Eudiksia benim konuşmama fırsat bile vermeden daha bir saat önce tanıştığı çocuklarımla çok iyi anlaşıp her biriyle farklı konularda derin sohbete dalıyordu. Klaus ise ara sıra konuşmaya dahil olup geride kalmayı seçmişti. Çünkü Sia'nın kalbini kıracak bir kelime etmesi bile bizim aramızda hiç olmadığı kadar büyük bir sorun yaratacaktı ve bunu biliyordu. Nim doktorluk hayallerini onunla paylaştığında Sia mesleğinden şikayet edip daha sonrasında da eğer doktor olursa pişman olmayacağını söyleyerek ikilemde bırakmıştı.
"Kaçıncı sınıfta olduğumuzu hatırlamıyorum ama doktorluğu istemeye başladığım zamandı. Biyoloji sınavından aldığım tek ve en yüksek nottu, Nerina hatırladın mı?"
"Evet yüzündeki o ifade hala aklımda. Hatta kurduğun cümle bile. - Yüksek almışım, sistem hatası mı var acaba? -"
"Çünkü imkansızdı ama bir gün öncesinden senin saatlerce sadece notları kulağımın dibinde bağıra bağıra söylemen işe yaramış."
"Yoksa dönem tekrarına kalacaktın Sia." Beni onaylayıp konuşmaya devam edebilmek için suyu içerek boğazını ıslattı. Bana bir şeyler anlatmaya çalışıyordu ama ne dediğini anlamadım.
"Anne, sen ne istiyordun?" Cassie'nin sorusuyla istemsizce gülmüştüm çünkü bunu Eudiksia dışında kimse bilmiyordu.
"Tarih dışında." Sia, Nim'in söylediği ile bana eliyle bir şeyler anlatmayı bırakıp şaşkınca bakmaya başlamıştı.
"Tarih mi? Dersini severek dinlerdik ama sebebi çok farklıydı." Umarım Klaus'un ona dönen yüzünden dolayı bu konulara girmezsin Sia.
"Neden şaşırdın? Annemin başka istediği bölüm mü vardı?"
"Evet Louis, annenin kod yazdığını ve bu alanda da oldukça başarılı olduğunu bilmiyor muydun? Okulun sistemini bile annen oluşturdu."
"Bundan hiç bahsetmedin."
"Çünkü konusu hiç açılmadı Klaus." aklına ne gelmişti bilmiyorum ama hem gülümsetmiş hem de daldırmıştı.
"Annem geçmişini bize pek anlatmıyor."
"Sevgili Cassie, annenin kara kutusu senin karşında duruyor. İstediğin her şeyi sorabilirsin, cevaplarım." Bu doğru. Benim hatırlamadığım anıları bile hatırlayabilirdi.
"Mesela aşağı yukarı bizim yaşlarımızdayken nasıldı?"
"Saat saat değişen bir hali vardı o yüzden kesin cümle kuramam. Mesela bazen neşeli olup herkes mavi boncuk dağıtırken bazen de yataktan çıkması için onu itmem gerekiyordu. Aynı şey aşk hayatı içinde geçerli. "
"Sia" yüzüme baktığında başımı hayır anlamında salladım çünkü o konulara girmesi demek gecenin sonunda Klaus ve Louis ile uğraşmam demek.
"Annemin babamdan önce aşk hayatını duymak istemiyorum." Tanrıya şükür, teşekkür ederim Louis.
"O halde odana çık Louis çünlü biz merak ediyoruz." Yapma Cassie.
"Cassie haklı Louis. Hatta Eudiksia mümkünse kahverengi gözlü esmer adamdan başlar mısın?" benim hakkımda bir şeyleri merak edip öğrenmek istemesine sevinmemin nedeni bu değildi. Bu şekilde, bu şeyleri öğrenmesine gerek yoktu. Buldun bilgi kaynağını sor tabii. Sonrasında yaşayacağı sinir krizleri ve uzun vadeli kıskançlıklarının adımlarını şimdiden duyuyor gibiydim.
"Klaus benimle gelsene biraz." hızla masadan kalkıp resim odasına çıktım. Bir süre sonra o da gelmişti. "Neden öğrenmek istemediğin şeyleri soruyorsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ECNADEYN
FantasyGeçmiş ve gelecek, aralarında bulunan zamanın kayıp insanları, kaybolan hayatlar, kaybolmak istenilen hayatlar, sessiz fırtınalar, öldüresiye nefret, nefretten doğan aşk, yüz yılları hiçe saydıran saniyeler, yıkılan imparatorluğun sebebi olan ve yen...