Evsiz

43 3 0
                                    

"Benimle inatlaşmak bugüne kadar kimseyi bir yere vardırmamıştır" dizimi onun üstünden çekip ormana daldım. Çok geçmeden kolumdan tutup vampir hızıyla bir eve getirmişti. Tek katlı bir mahalle eviydi.

"Evinde olduğunu söylemiştim. Git hadi!" kokumu ittiğinden hiç durmadan kapıya vurdum. Yüzüp gelmişim gibiydim.

"Nerina... Tanrım bu ne hal... Lütfen içeri gel"

Yüzündeki morluklar ilk farkettim şeydi ve dudağının neredeyse soyulmuş olması.

"Olanlar için özür dilerim"

"Park için mi? Sorun değil. Kötü bir zamanlamaydı."

"Klaus'un sana zarar vereceğini bilmeliydim" işte yine olmuştu. Damarları ve kanı adeta bana sesleniyordu.

"Klaus ile konuştuğumu hatırlıyorum ama ondan sonrası yok. Sonra bir uyandım bu halde evin önündeyim" nasıl yaptıysa ona bunu unutturmuştu. Üstüme kalın bir şal getirdiğinde boynu dudaklarıma değiyordu.

"Buraya neden geldin?" bilerek benden ayrılmıyordu. Scott, ölümüne yaklaşıyorsun.

"Bilmiyorum" eliyle ıslak saçlarımı geriye attı. Artık kendimi tutamayacağımı anladığım an onu hafifçe kendime çektim.

"Bunun için çok özür dilerim" yüzüm gerilip dişlerim çıktığında onun elini belimde hissetmiştim. Dudağıma ulaşmaya çalışırken yanağıma dokunmuştu ve bu iki hareketi midemi bulandırmıştı. Ellerini yanında sabit tutup kana odaklandım. Kan dudağıma değdiğinde onun canınının yanması umrumda olmadı. Ellerimi çekip boynunu dişlerime bastırdığımda bacaklarımdan kendine çekmeye çalışmıştı. Bu hareketi ile sinirlenip daha fazla çekmeye başladım ve sonunda acıyla çığlık attı.

"Canımı yaktın!" yüzüme baktığında onun nerdeyse kan gölüne dönmüş boynunu gördüm."Bu nasıl bir fantezi?" söyledikleri umrumda değil. Hala akan kanı istiyordum. Ama korkmak yerine ellerini yüzüme koyduğunda dudağıma doğru uzanmıştı. Artık kan çekici gelmiyordu. Hatta şuan kusmak üzereyim. Onun göğsüne vurup uzaklaştırmak istemiştim ama gücümü unutum vurduğumdan dolayı onu fırlatmıştım.

"Özür dilerim"

Koşarak evden çıkıp ormanın girişine kusmuştum. Kandan dolayı değildi. Onun ellerinin bana değmiş olmasındandı. Kendimi topladığımda Klaus elinde tuttuğu bileği göstererek ormana fırlattı. Üstündeki kanının kokusunu hemen almıştım.

"Ne yaptın sen?"

"Bunu yapmayı planladığın anda onu öldüreceğimi biliyordun."

Mahvetmiştim. İnadım yüzünden birnin canına kıymıştım.

"İçini rahatlatacaksa onun adı meclis listesindeydi. Onu kullanacaklardı."

Bir şey demeden eve geri döndüm ve günler sürecek hissizliğe başlamıştım.

Nim'in yanına kıvrılmıştım. Uyurken bile beni tanıyıp hemen satılmıştı. Uyanana kadar saçlarıyla oynadım.

Sabah, güneşin ışıklarıyla uyanmıştı.ilk baktığında beni farketmese de sonrasında hemen sarılmıştı.

"Kahvaltıyı ben hazırlarım anne" yataktan çıkıp aşağı indiğinde bende peşinden gittim. Ona yardım edip diğerlerinide getirdiğiöde kahve yapıp içeir koltuğa oturdum. Kısa kısa gülmeyi başarıyorum ama hepsinin karşısında gülümsemek zordu.

"Anne bugün elemeler var beni izlemeye gelir misin?" Cassie mutfağın kapısına yaslanmış bana bakıyordu.

"Söz vermiyorum hayatım ama gelmeye çalışacağım."

ECNADEYNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin