Gölge

275 29 121
                                    

Bölüm şarkısını dinlemenizi öneririm *-* Bu aralar ilham kaynağımdır. Hatta Perilere bile başlarsam sebebi olacak :D

Bölümün sonlarına doğru ateşli bir kaç kısım var. Okumak istemeyenler o kısımların başında bırakabilirler.


Keyifli okumalar ♥



Alec, Magnus'un masum isteğini kabullenirken, ona daha sıkı sarıldı. Saçlarını okşarken, daha da rahatlamasını istiyordu. Hastanede gördüğü hali açıkça onu endişelendirmişti. Ama hala ağlamıyor oluşunun, iyi bir şey olduğunu düşünmek istiyordu.

Bir süre sonra kulağına Magnus'un düzenli nefes alışları ulaştığında, Alec, gülümseyerek yan dönmelerini sağladı. Üzerindeki bedenden rahatsız olmak istemese de, uyuştuğunu hissediyordu.

Magnus, yan döndüğü anda tekrar üzerine doğru gelirken başını göğsüne, elini göbeğine koyarak onu kendine çekmişti. Uykusunda bile kendisine ihtiyaçla sarılan bu adamı nasıl hak ettiği düşünen Alec, kendi kendine sırıtarak gözlerini yumdu. Luke ile kavga etmek onu da fazlasıyla yormuştu.  


Magnus masanın üzerinde dizili olan dosyalara bakarken, elinde tuttuğu içki bardağından bir yudum daha aldı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Magnus masanın üzerinde dizili olan dosyalara bakarken, elinde tuttuğu içki bardağından bir yudum daha aldı. Resmen tüm sinirleri gerilmiş halde, kapana kısılmışlık hissini bertaraf etmeye çalışıyordu. Şimdilik başarılı olamadığını kabul etmek zorundaydı. 

Raphael, karşısında sinir krizi geçirmek üzere olan adama gözlerini devirirken, sakince konuştu. 

"Biraz daha sakin olamaz mısın, Magnus?"

"Olamam. Olmayacağım. Sana bir emir verdim, Raphael. Bu dosyalarda bulunan insanlar hiç bir işime yaramaz."

Magnus'un öfkesine, benzer şekilde karşılık veren Raphael burnundan soluyordu. 

"Pazardan elma seçmeye göndermiyorsun, Magnus. Ne yapmamı bekliyorsun? Babanın tüm imkanlarını zorluyorum. Şimdilik istediğin sürede bulabildiğim kişiler bunlar, beğenmiyorsan babana başka birini göndermesini söyle."

"Ayak işlerini senin yapmandan hoşlanıyorum, Raph. Bu işten öyle kolay kaçamayacaksın. Her neyse, getirdiklerinle işe başlayalım. Belkide işimize yarar birkaç beden buluruz. Gerçi senin olduğun yerde işe yarar bir şeyler bulmak zordur."

Magnus, Raphael'in yüzündeki bezgin ifadeden mutlu olurken, içkisini daha keyifli bir şekilde yudumladı. İşin gerçeği kapana kısılmışlık hissini yaratan kişide, bir başkası değildi. Kendi planlarından geri kalmaktan gerçek anlamda nefret ediyordu. Resmen kendi düşünceleri arasında kapana kısılıyordu. Yine de bundan kurtulması o kadar da zor olmamalıydı. 

Innocent Poison {MALEC}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin