Dünyanın bir haber olduğu büyük bir projenin merkezinde bulunan, masum bir denek.
Hiçbir suçları yokken, ceza çekmek zorunda kalan iki ajan.
Alec ve Jace başlarına nasıl bir bela geleceğinden habersiz görevlerinini sonunda, tahmin edemeyecekleri bü...
Parodi bölümüme hala mesajlarınızı bekliyorum. Yeni bölümü düşündüğümden hızlı yazdım ve uzun bir bölüm oldu. Bölüm adı da içeriğini ele veriyor. Alev alınacak bir bölüm oldu, yorumlarınızı bekliyorum *-*
"Bu konuyu açarsak gidemem, Magnus. Gitmezsem de, dış kapıyı yumruklama ihtimalle var. Benim gitmem daha iyi."
Magnus, Alec'in başını kendine doğru çekerken, bir kez daha dudaklarını öptü.
"O halde seni bekleyeceğim."
"Beklemelisin, meleğim."
〽〽〽
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Alec, içten içe hissettiği açlıkla Magnus'u son kez öperken, yataktan uzaklaşmak için büyük bir çaba gösterdi. Yinede bakışlarını henüz Magnus'un üzerinden çekebilmiş değildi. Son günlerde yaşadığı tüm karmaşa ve iç savaş bir anda son bulmuştu. Kaybetme korkusunun verdiği his devam ediyor olsa da, Alec yine de onunla mutlu hissediyordu.
"Hala gidemedin."
"Hemen gidiyorum."
Üzerine çeki düzen veren Alec, vakit kaybetmeden evden ayrıldı. Birim tarafından alınan dairenin zilini çaldı. Karşısına çıkan ilk yüzün Jace olmasına şaşırmazken, onu iterek eve hızlıca giriş yaptı.
"Ne acelen var, Alec!"
Jace, arkasından gelirken konuşmaya devam ediyor olsa da, Alec onu şimdilik dinlemiyordu. Oturma odasına girdiği anda da, tüm soru odaklı bakışları üzerinde hissetti.
"Magnus'u sorgulaman uzun sürdü." diyen Isabelle'in ardından, Clary, "Magnus iyi mi? Yanına gitmemi ister misin?" diye sordu. Alec ise, Magnus'un yalnız kalmak isteyeceğini bildiğinden, anlatacaklarından önce açıklama yapmak zorunda kaldı.
