Dünyanın bir haber olduğu büyük bir projenin merkezinde bulunan, masum bir denek.
Hiçbir suçları yokken, ceza çekmek zorunda kalan iki ajan.
Alec ve Jace başlarına nasıl bir bela geleceğinden habersiz görevlerinini sonunda, tahmin edemeyecekleri bü...
Alec, Magnus'un sesiyle başını çevirdiğinde, elleri kanlı haldeki adama baktı. Neler olduğunu ise anlamıyordu.
"Bunu neden yapıyorsun?"
"Deneyimiz devam etmeli, Alec. Sende harika bir kobay olacaksın."
〽〽〽
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Alec'in duydukları karşısında gözleri irileşmiş, ne diyeceğini bilemez hale gelmişti. Magnus'un ayağını, sırtına daha sert bastırması yüzünden, nefes almasıysa giderek daha da zorlaşıyordu. Ayak bileğine dolanmış zincirde hareketlerini kısıtlarken, Magnus'un kahkahası, kurtulmak için yalvaran insanların sesini bastırıyordu.
"Hazır mısın, Alec?"
Alec, neye hazır olması gerektiğini bile bilmeden, başını hafifçe yerden kaldırdı.
"Ne yapmaya çalışıyorsun?"
Alec, sıktığı dişlerinin arasından zoraki bir şekilde konuşurken, boynuna yaklaşan nefesle başını diğer tarafa çevirmeye çalıştı. Boynuna batırılan iğnenin ardından, tüm bedeninin zangır zangır titrediğini hissediyordu.
〽〽〽
Alec, yaşadığı şokun etkisiyle gözlerini aralarken, kendisine sarılı olan bedeni üzerinden iterek, altına aldı. Elleri öfkeyle, Magnus'un boynunu sararken, boğazını sertçe sıkmaya başladı. Öfkeyle burnundan solurken, bir yandan da bağırıyordu.
"Sen! Bana ne yapıyorsun!"
Magnus, korkuyla gözlerini açtığında boynunu saran ellerden kurtulmak için çırpınmaya başladı. Alec, ellerinin baskısını giderek arttırırken, Magnus'un yüzü giderek koyulaşıyordu. Çaresiz çırpınışlarıyla, boynuna sarılı elleri uzaklaştırmaya çalışsa da, Alec'in gücüne karşı başarılı olamıyordu.
Göz yaşları hızla yanaklarından süzülürken, "Alec." diye acıyla inledi. Alec, saniyeler sonra bir anda transtan çıkmış gibi Magnus'un yüzüne dehşetle bakarken, ellerini hızla geriye çekti. Ne yapıyordu? Ne yaptığını kesinlikle bilmiyordu.
