kızgın bir şekilde Metin beye baktım. Kolunu göğsünde birleştirmiş bana bakıyordu.
Ulan hayırdır! Niye beni durdurdun.
"Duyduğuma göre urazla ilgili gerçekleri biliyormuşsun!" Diye kızgın bir şekilde konuştu.
Acaba tuvalet ne tarftaydı büyük sıçtım!
Böyle boş boş suratına baktım. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Kaçsam nasıl olur? Diye düşündüm. Denemeden bilemezdim tam kaçıyordum. Metin beyin bana gelmesi ve kolumu tutması bir oldu.
Sayın organlarım biz büyük bir tehlikedeyiz. Bizi ancak beyin kurtarır. Hepiniz ona yalvarın.
"Tanrı benim yanımda. Dün gece uraza bakmaya gelmeseydim sizin konuştuklarınızı duymayacaktım."
Kahretsin zaten şans benden yana olsaydı altın olmayan dişlerimi kıracaktım.
Lan sen iyi misin?
İç sesim ben hiç iyi değilim. Hep burada kalıcakmışım gibi görünüyor. Dün gece uraza buradan gidelim demiştim. Şimdi bu adam bunu da duymuştur. İyi ki çenemi tuttum da daha fazla metin bey hakkında kötü konuşmadım. Yoksa ben diğer dünyayı boyluyordum.
"Kimseye demem." Dedim. Dalga geçercesine güldü. Böyle gülme korkuyorum.
"Mesleğimi tehlikeye atamam! O yüzden burada kalmaya devam edeceksin!"
Sabır sabır! Lan sen kimsin benim adıma karar veriyorsun. Bu uraz niye gelmiyordu. Beni kurtarmıyordu.
Yazıklar olsun!"Bakın sözleşmeyi kendiniz yırtınız ve bitti. Gidiyorum! " Diye ses tonumu yükseltim Uraz duysun diye. Ulan hain insan evladı kulağına su mu kaçtı? Duy beni...
"Gidemezsin!" Diye tekrar etti.
Sakın olacaktım. Keşke dün gitseydim niye bir gün fazla kalmıştım.
Siktir git!"Güle güle" dedim ve kapıya doğru gidince bir anda dondum. Evet bildiğiniz dondum sanki biri beni yönlendiriyordu.
"Şimdi valizini al ve odana çık!" Dediği şeyleri hemen yaptım ve odama gelinceye kadar metin beyde peşimden gelmişti. Parmağını şıklatığında kendime geldim. Ben ne ara bu odaya geldim?
"S-siz" dedim. Sanki normal bir şey yapmış gibi bana baktı.
"Yapmam gereken bir proje var ve bu patlayacak! " Bu adam kesinlikle hastaydı. Kafayı bozmuştu!
"Siz ne diyorsunuz! Kafayı mı yediniz!"
Bence bu bir işareti ve onun hakkında ne düşünüyorsam söylemeye karar verdim.
"Yasal dışı şeyler yaptınız ve uraza yaptığınız her şeyin bedelini ödüyeceksiniz! Bana yalan söylediniz siz onun öz babası değilsiniz!"
Yüz ifadesi hiç değişmedi.
"Bu neyi değiştirir! Evet benim yüzümden Uraz çok acıya maruz kaldı. Onu mutlu etmek için elimden geleni yapıyorum."
Sinirli bir şekilde yerime oturdum.
"Mutlu değil! Sizin yüzünüzden geleceği yok oldu! Bu evden hiç çıkmıyor!" Diye sesimi yükseltim."Bak Uraz benim için çok önemli" dedi.
Alayla gülümsedim.
"Tabii önemli olur sonuçta sizin için deney faresi"
İçimdekilerini böyle rahat bir şekilde dökmek ne kadar güzeldi. Gitmek için ayağa kalktım ama yediğim darbeyle dengemi kaybettim ve yere düştüm... Galiba başım kanıyordu ve gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu. O değilde kan sıvı mı akardı?
***
"Leyla Leyla!" Diye bir ses duyuyordum. Kim bana sesleniyordu? Hiç tanıdık olmayan birinin sesine benziyordu.
Gözlerimi açtığımda kendi evimdeydim. Ay odamı çok özlemiştim. Böyle sevimli sevimli odama baktım. Hatırladığım şeyle metini doğuran ebeye küfür ettim. Bu ebelerin hali ne olacaktı? Tüm iyi niyetleri bir bebek dünyaya getirmek ama küfür edilerek hayatları geçiyordu. En son metin denen sülük kafama bir şey atmıştı.Evde sucuk kokuyordu. Ne alakası var?
Odamın kapısı açıldı ve babam mutfak önlüğüyle karşımda duruyordu. İçimden besmele çektim. Noluyor amına koyduğum!
"Günaydın güzel kızım... Kahvaltı hazır!"
Bir dakika babam bana ne dedi?
Kızım dedi! Beni hatırlıyordu. Şaşkınca etrafıma baktım hala kendime gelemiyordum."Baba" dedim. Şaşkın bir şekilde ilk defa baba diyormuş gibi hissetim.
"Efendim kızım" dedi.
Ciddi ciddi şuan burada ne oluyordu?
"Ben kimim?" Diye sordum eliyle alnıma dokundu."Kızım sen iyi misin? Kaç saattir uyanamadın. Uykun genelde ağır değildir."
Dağınık olan çalışma masamı gösterdi.
"Dün ders çalışırken galiba yoruldun."
Dün mü? Sakin olacaktım. Banyoya girip elimi yüzümü yıkadım. Aynadaki yansımama baktım. Resmen çökmüş gibiydim. Salona geçtim hazır olan kahvaltıya aval aval baktım.
"Kızıma sucuklu yumurta yaptım sen seversin."
Her şey normal gidiyordu. Uzun süre uyuduğumu düşünüyordum. Gördüklerim bir rüya olamazdı. O eve gidecektim. Belkide babam bu oyunun içindeydi ben kimseye güvenemezdim. O metin denen adamdan her şey bekliyordum. En son kafam kan olmuştu. Elimi başıma götürdüm ama hiçbir yara yoktu.
"Leylam sen iyi misin?" Babam endişeli bir şekilde bana bakıyordu. Bu anın olmasını çok beklemiştim.
Yaşadıklarım bir türlü kafamdan gitmiyordu. Bence ben tuhaf bir rüya gördüm ve etkisinden hâlâ çıkamadım.
"Okula geç kalacaksın?"
Ben okul mu okuyordum! Benim niye bundan haberim yoktu.
"Nerde okuyorum?" Diye sorduğumda babam kahkaha atıp gülmüştü.
"Üniversite kızım... Cidden çok çalışmak sende kafa yaptı. İstersen bugün okula gitme."
Babam hasta olmadan önce üniversiteye gidiyordum ama o hasta olunca bende bırakmıştım ama şimdi!
Kapı çalınca gidip açtım. Gelen benim arkadaşım Pelindi.
"Rıza amca hâlâ bu hazır değil!" Diye sitem etti.
Her şey eskisi gibi gidiyordu.
Pelin hiç rüyama gelmemişti. Pislik niye rüyama gelmedin? Diye kızacakatım sonra kendime engel oldum. Benim kafam çok ağrımaya başlamıştı. Askılıkta duran çantamı aldım. Babam arkamdan bir şeyler dedi ama duymadım. evden çıktığım gibi koşmaya başladım. Kafamdaki soru işaretlerini durdurmam lazımdı. Taksiye bindim ve rüyamdaki ev adresine geldim. Yaşadıklarım bir rüya olamaz. Bazı rüyalar sadece bir defa görülür. Bu rüya benim için bir ilkti. Ben rüya görmezdim hep uyuduğum zaman karanlık vardı.Rüyamdaki adrese gelince ortada hiçbir ev göremedim. Yere çömeldim. yaşadığım her şey gerçekten bir rüya olabilir miydi?
Devam edecek
Güzel okurlarım kitabın bittiğini kim söyledi? İkinci kitap buradan devam edecek ve iki hafta sonra bölümler atılacak...
Bu yeni bölümü nasıl buldunuz?
Okurken şaşırdınız mı?Daha heyecan dolu bölümler sizi bekliyor. Bende bu iki hafta içinde hiç durmayacağım hem eski bölümler yenilenecek hem de yeni bölümler yazılacak...
Kısa bir not: Bakın bu kitabın +18 olduğunu belirttim. Bu kitabı okurken böyle sahneler olması normal yanii siz ne bekliyorsunuz? Bazı okurlarım için bu sahneler ağır gelmiş... Kitabı okumadan önce tanıtımına bir bakın:)
Neyse hepinizi ayrı ayrı seviyorum...
Kendinize çok iyi bakın!
Başkaları için kendinizi üzmeyin çünkü siz daha değerlisiniz... Nokta!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUNCAK BEBEK
Romance+18 İÇERİR! "Soyun!" Şimdi ben ne yapacaktım? *** Leyla işe ihtiyacı olan bir genç kızdı ve Her şey gördüğü bir gazete ilanıyla başlamıştı. "OĞLUMA OYUNCAK BEBEK OLUR MUSUNUZ?" bu iş ilanıyla o eve gitmişti. Karşısında duran adamı dinliyordu. "Uraz...