Uraz elimi tutmamıştı.
Şerefsiz herif sen kimsin ki benim teklifimi reddediyorsun.Onu takmadan ben tek başıma dışarı çıktım ve yağmurda dans etmeye başladım. O da ancak beni uzaktan izlesin.
Bilerek ona inat daha çok kıvırtıyordum.
Çatla patla!
Yağmur beni baya ıslatmıştı.
Uraza baktığımda gülerek beni izliyordu. Biraz daha dışarda kalsaydım üşütürdüm. Eve geçince direk odama gitmiştim. Soğuktan dudaklarım titriyordu.Üstüme siyah bir tişört ve altıma gri renginde bir tayt geçirdim.
Saçlarımı da havluyla kurutum.Karnım acıkınca gidip kendime özel atıştırmalığımı hazırladım. Kendime göre gizli bir tarifim vardı. Salatalığı elime aldım.
Bana bak sebze seni uzun zamandır yemedim.Ağzım sulanmıştı.
Salatalığı ilk önce yıkadım sonra güzelce yuvarlak şekilde doğradım. Zeytin yağını elime alınca biraz salatalıkların üstüne döktüm biraz baharat falan ekledim.Tabağımı alarak salona geçtim.
Çatalı salatalığı batırdım ve ağzıma koydum.Tuzunu falan mükemmel tuturmuştum.
Bu salatalığın küt küt sesini seviyorum.
Gözlerimi kapatıp, çatalı tabağa batırıyordum ama sanki çatalı boşluğa batırıyordum. Gözlerimi açtım.Tabak yoktu!
Etrafıma bakınca Uraz arkamdan gülüyordu ve salatalık tabağım onun elindeydi.
Bir an kaybolunca aklıma neler neler geldi. Tövbe tövbe!
Uraz Eline bir tane salatalık alıp ağzına attı.
Ya ben onu kendime hazırlamıştım!"Bunun tadı berbat! Miden neden bu kadar zevksiz!" Diye konuştu. İlk önce ağzındaki lokmayı bitir.
Söylediği cümleler beynime bir isyan gibi yayılmıştı. O benim güzel karışımıma berbat mı dedi!
Onunla kalmayıp, benim güzel mideme zevksiz mi dedi! Ulan ağzına sıçarım senin!
Ayağa kalktım sevimli bir şekilde ona baktım.
"Robot bebek beğenerek yiyor." Dedim.Hem berbat diyor hemde hepsini midesine götürüyor!
Zıkkım olsun!
Uraz birden öksürmeye başlayınca hemen gidip sırtına vurdum. Ciddi ciddi boğazında kalmıştı. O kadar mı içten beddua ettim!
***
Uraz odasında uyuyordu. O tilki aklından Allah bilir neler geçiyordu. Bende biraz evi dolaşıyordum. Bu evin değişik odaları vardı.İlk defa gördüğüm odaya bakıyordum. Kilitliydi. Kilitli kapıları çok iyi açabilirdim. Odama gidip bir kart aldım ve gelip kapıyı onunla açtım.
Benim için Çocuk oyuncağıydı!
Odayı görünce durduğum yerde kaldım. Odanın içi para doluydu.
Allah'ım bu ne!Kapıyı arkamdan kapatım.
Paraların içine daldım. Bu nasıl olabilir? Bunlar bu kadar zengin miydi? Of be!Paraları havaya atıyordum oynuyordum. Görgüsüzlük işte ilk defa görünce ne yapacağımı bilemedim.
İki yüzlükler havada uçuşuyordu. Parayı elime aldım ve havaya kaldırdım.
Bu kadar paranın gerçek olduğuna inanmakta güçlük çekiyordum.
Resmen paralara sırıtarak bakıyordum bu paralar gerçekti.
Kasaya niye koymamışlar? Bunlar kafayı mı yedi! Bu kadar para buraya bırakılır mı?Ya metin bey beni deniyorsa?
Hemen tuttuğum paraları bıraktım ve odadan çıktım.
Para kasaya yetmemiş galiba o yüzden odaya koymuşlardı. Başka açıklaması yoktu.Urazın odasına gittim. Sayıklıyordu.
"Anne gitme!"
Sıçrayarak uyanmıştı beni görünce hemen yüz ifadesini düzelti.
Ama benden kaçar mıydı? Asla!"Robot bebek iyi misin diye sormak istiyor."
Üstündeki örtüyü öfkeli bir şekilde itti ve banyoya gitti.
Eyvah bu şimdi iki saat çıkmaz.
Uraz yokken gidip banyosuna bakmıştım ama saklanacak bir yer yoktu. Kamera falan mı koysaydım? O kadar saat banyoda ne yapıyordu merak ediyordum.Kamera falan yok Leyla!
Unut.
Bu bir kere suç.Urazın odası çizdiği tablolarla doluydu bir tanesine örtü koymuştu. Gidip baktığımda bir de ne göreyim?
Bu benim gittiğim paralı odaydı!
Odayı aynı şekilde çizmişti. İlk önce kendime gelemedim sonra yutkundum.Acaba daha iyi çizmek için mi o paraları oraya koymuştu? Yoksa Uraz çizerek mi oluşturuyordu?
Kafayı yemek üzereydimSevgili okuyucularım benim klavyem biraz dengesiz yazdığım kelimeleri bozuyor. Yanlış gördüğünüz bir kelime varsa bana bildirin rica ediyorum...
Bölümü nasıl buldunuz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUNCAK BEBEK
Romansa+18 İÇERİR! "Soyun!" Şimdi ben ne yapacaktım? *** Leyla işe ihtiyacı olan bir genç kızdı ve Her şey gördüğü bir gazete ilanıyla başlamıştı. "OĞLUMA OYUNCAK BEBEK OLUR MUSUNUZ?" bu iş ilanıyla o eve gitmişti. Karşısında duran adamı dinliyordu. "Uraz...