Acı neydi acı ne demekti? Sözlük tanımıyla kırıcı, incitici, sert. Ya aşk ne demekti? Herkes farklı tanımlardı aşkı. Bana göre de acının eş anlamlısı olmuştu.
Hayatım hep mücadelelerle geçmişti çoğu insanın da olduğu gibi. Aşktan söz edildiğinde öylesine bir duygu gibi düşünüp kendimi bu savaşa hiç hazırlamamıştım. Evet aşk resmen savaşmaktı. Kırıldığında severken sevmiyormuş gibi yapmak mesela. Çok zor olmuştu benim için. İlk defa o kadar ayrı kalmıştık onunla. Çok acı bir şekilde barışmıştık sonra. Kaybetme korkusu girmişti devreye. Hiçbir şeye benzemiyormuş aşık olduğun insanı kaybetme duygusu. Onu bir daha göremezsem ne olur diye düşünmek bile nefesimi keserken gözümün önünde tam iki yerinden vurulmuştu mesela. Bembeyaz gömleğinin her yeri kan olmuştu. Onu bir daha göremezsem ne olur diye düşünmediğim tek bir an yoktu. Sadece o değil ya ben gidersem bu dünyadan diye de düşünürdüm. Onun da eşiğinden dönmüştüm. Anasonların arasında kendi kanımda boğulacağımı hissetmiştim.
Üstümde ağır sorumluluklar olduğunu hissettiğim bir dönemde aşık olmuştum ona. Çok zor olmuştu benim için. Kendimle savaş vermiştim çünkü. Sevdiğimi aşık olduğumu anlamıştım ama hem kendime hem de ona acı çektirmiştim. Bunu ona anlattıktan sonra onu başka bir kadınla samimi konuşurken görmek bile canımı çok yakmıştı. O kadar kısa sürede daha önce hiç tatmadığım duyguları tadacak kadar sevmiştim onu.
Aşkın en zor yanlarından biri de onun kalbini kırdığını fark ettiğin andır. O saçma mektubu ona ait sanmamla belki de onu en çok kırdığım an olmuştu. Ya da o benim için yarışma biter bitmez gelip benim evimde kaldığı zaman yine o evin önünde onu sevmediğimi söyleyip terk ettiğim andı belki de. Onarmak zor olmuştu tabii ki.
Kırdığın kalbi onarmak, kalbinin kırıldığını hissetmek, başka sorumlulukların altında ezilmek, kaybetme korkusu... Şimdi bunların hepsinin önüne geçen bir duygu vardı içimde. Bebeğimizi koruyamama korkusu... Belki de hayatımda hissettiğim en içimi yakan duyguydu. Hani der ya Sezen Aksu "Küçüğüm daha çok küçüğüm bu yüzden bütün korkularım." .
Poyraz girseydi şimdi şu kapıdan içeri. Alsaydı bütün korkularımı içimden. "Bebeğimizi koruyacağız Ayşe ona hiçbir şey olmayacak merak etme." deseydi. Ben de sanki o geleceği görüyormuş gibi o bir süper kahramanmış da ona hiçbir şey olmadan bizi koruyacakmış gibi sığınsaydım göğsüne.
"Ayşe niye bakıyorsun öyle yüzüme. Şaşıracağını biliyordum da dakikalar boyunca suratıma ifadesiz ifadesiz bakacağını düşünmezdim."
Suratına tükürdüm.
"Allah belanı versin! Ne istiyorsun sen benden?"
Cebinden bir mendil çıkarıp sildi yüzünü.
"Hamileymişsin. Riskliymiş. Ben de burda gözümün önünde kalmanı uygun gördüm."
Sinirle güldüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Değmesin Ellerimiz ~AYRAZ~
Novela Juvenil"Sevgi her şeyi çözer Ayşe." "Her şeyine güvendiğim için Poyraz diyorum."