"Aseel! Kış uykusundamısın kızım ya!"
Uykumun en güzel yerinde abim Çakır'ın beni sevgiyle (!) Uyandırmasıyla bölündü.
Uyku sersemliğimin geçmesi için yatağa oturdum. Aradan 2 dakika geçmeden abim kapıma alacaklı gibi vurmaya başladığında oflayarak kapıyı açtım.
"Abi noluyor sabah sabah ya!"
"Ee hala hazır değil misin sen?"
"Neye hazırlanacaktım ki?"
"Kafan nerde senin acaba? Okula tabi."
"Unutmuşum ben onu ya," deyip ofladım.
"Hızlı ol, şu andan itibaren 10 dakikan var."
"Off tamam abi ya."
"Hadi Prensesim," diyip hızlı adımlarla aşağı inmek için merdivenlere ilerlerken çalan telefonunu "Efendim Kuzgun," diye cevapladı.
Beni kendi kardeşi gibi gören, beni seven biriydi Kuzgun abi.
Birde Asır ve Asaf abi vardı.
Asaf Abi ile daha yakındık çünkü o diğerleri gibi sert bir adam değildi. Daha uyumlu, sevecen,esprili bir adamdı daha rahat sohbet edebiliyordum onunla.
Ve Asır, hiç abi gibi görmediğim, çocukluğumdan beri aşık olduğum adam.
Asır ben küçükken de hep farklıydı mesela benim için.
Abim, Asaf,Kuzgun bana çirkin gelirken, Asır iste tam tersi! Yakışıklı gelirdi bana.O benim hep heyecanımdı.
"Anne asır gelicek saçımı yapar mısın?"
"Abi şekerlerimi neden yedin onları Asıra saklamıştım!"
Abim ise bu dediğim şeylere fesatlık yapar, yeri gelir söylenirdi bana.
Bunları düşünürken hızlı bir şekilde kombin yapıp hazırlandım.
Lise son senemdi bu sene ve bugün ilk gündü. Açıkcası okulu özlemiştim çünkü bu yaz tatlinde bizimkilerin işleri sebebi ile tatil yapamamış, gündüzleri tek başıma evde otururken akşamları da 4 erkekle(abim ve çetesiyle) yine evde oturdum.
1 ay sonra 18 olunca kurtulacaktım onlardan. Tek başıma tatile gidebilirdim artık değil mi? Her zamanki gibi "Çocuksun sen daha dediklerinde de, ben "Artık 18 oldum" diye bağıracaktım yüzlerine. Biliyorum saçma geliyor size ama ben de bunaldım canım..
Aşağı indiğimde her sabah olduğu gibi kahvaltı masasında 4 yakışıklı yoktu..
Derken dış kapıdan Asır girdi eve
Her zamanki gibi onu görünce yüzümde kocaman gülümseme ile
"G...Günaydın diğerleri nerde," dedim sırıtarak.
O da her zamanki somurkan haliyle, "Erken çıkmaları gerekti. Benim de işim var acele et abin okula bırakmamı istedi seni," dedi ve kapıya yöneldi.
Böyleydi işte günaydın demeye bile tenezzül etmez, gerektiğinden fazla cümle kurmazdı bana karşı
"E ben daha kahvaltı etmedim ki."
Bezmiş,sıkılmış bir surat ifadesiyle yeniden derin bir nefes verip,"Okulda yersin o zaman," dedi.
"Peki çıkalım"
Bu sefer kırılmıştım. Ne kadar umursamaz davransa da açken arabada midem bulandığını biliyordu ama yine de 5 dakika kahvaltı etmemi bekleyemiyordu.
Asır ne kadar zaman geçerse geçsin kalbimde yara olarak kalıcaktı..
Arabada sessizlik hakimken artık bunalmıştım.
"Asır Abi müzik var mı?"
Evet, abi diyordum 10 yaşımdan beri. Diğer yaşlarımda Asır dememe karışmayan abim 10 yaşımdayken "Asır'a abi de büyüdün, çocuk değilsin artık." demişti. O zamandan beri de abi diyordum işte. Daha o yaşımda abimin beynimi abi diye kodlandırmasına rağmen kalbim onu çoktan en derinlerine hapsetmişti bile.
"Yok müzik falan."
"Neden?"
"Sevmiyorum."
"Peki"
Okula geldiğimizde arabadan indiğimde Asır'a el sallamam için elimi kaldırdım ki birden gaza basıp gitti.
Elimin havada kalmasına küfür ederek okula yürümeye basladım.
Asırın bu davranışından moralim bozulmuştu. Müdürden sınıfımı öğrenip gördüğüm ilk sıraya oturup kafamı sıraya koydum. Yaptığı şeyler ciddi ciddiye beni çileden çıkarıyordu. Gözlerim dolmaya başlamıştı bile. Yukarı bakıp gözyaşlarımı durdurmayı denedim ama işe yaramadı. Çantanın içinden bir peçete çıkarıp sildim. Diğer insanlar da sınıfa girmeye başladığında okulun lavabosuna hızlıca gittim. Aynadaki görüntüme baktım.
"Ağlamayacaksın Asel artık ağlamayacaksın," dedim kendi kendime tebessüm etmeye çalışarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAZ YAĞMURUM (TAMAMLANDI)
ChickLitAilesi tarafından türlü yaralar açılan, Birbirinin ailesi olmuş 4 Erkek ve 1 kız. Asır, Çakır, Kuzgun, Asaf ve Asel. Peki, Asel senelerdir Aşık olduğu Asır'a aşkını itiraf ederse ne olur? -Kafa dağıtmak için yazılan bir kurgudur- Başlangıç: 03.05...