68

501 14 2
                                    

(2 gün sonra)

Asır'dan:

Evet, şunu fark ettim ki Asel'e hangi sebeple olursa olsun ihanet etmem, edemem.
Eskiden olmuş şeyleri anlayabilir, eski çünkü.

Siz: Asel'e istediğini gönder, istediğini yap. Emin ol Asel senin dediklerine itibar etmeyecektir Ahu.

Ahu: İtibar edip etmemesi umrumda mı sanıyorsun? Hiçbirinizle konuşmayacak.

Siz: Seninle sevgili olacağımı sanmışsınÇok yazık.

Ahu: Eğer burada illa birine yazık olacaksa bu kişi sensin.

Ahu'nun mesajına cevap vermedim ve mutfakta yemek yapan Asel'e arkasından sarıldım.

Asel'den:

Son 1-2 gün zor geçti. Bunları, olanları düşünürken Asır'ın arkamdan sarılmasıyla irkildim.

"Asır yemek yapıyorum."

"Bana ne," dedi ve boynumu öptü.

Ürperdiğimi hissettim ama bir tepki vermedim.

"Asel bana güveniyor musun?"

"Bilemiyorum Asır," dediğimde geriye çekildi.

"Nasıl yani Asel," dedi ve sandalyeye oturdu.

Elimdeki bıçağı bırakıp gözlerimi kapattığım sırada telefonuma art arda mesajlar gelmeye başlamasıyla elim masanın üzerindeki telefona gitti.
Aynı şekilde Asır'ın da.

Telefonu ondan önce alıp mesaja baktım.

Sinirle nefes alıp verdim.

"Ahu mesaj atmış ne alakaysa. Şiddete meyilli değilim ama ben bu kızı döverim."

"Ben bakayım mı mesaja," dedi Asır telaşla.

"Gerek yok," dediğimde Asır hızlıca, "Ben bebeklerin yanına gidiyorum," deyip ayrıldı.
Mesajı açtığımda ellerimin titremesine engel olamayarak telefonumu düşürdüm. Daha sonra da kendim olduğum yere çöküp ağlamaya başladım. Ahu daha sonra bir de ses attı.

"Kocana veremediğin zevki ben ona daha öncesinde verdim."

Asır bir anda mutfağa girdi.

"Asel," dedi usulca.

Ayağa kalktım, telefonu yerden alıp yavaşça ona doğru yürüdüm.

"Anlat Asır! Anlat ki duyduklarım, gördüğüm fotoğraflar silinsin şu aklımdan!"
Gördüklerimi unutayım! Anlat! Söylesene, bir şey söyle susma Asır, bunlar ne!" Dedim ve onu birkaç kere itledim.

"Asel bir dakika bekle."

"Neyi bekliyeyim Asır, dur bak ses attı bir de," dedim ve Ahu'nun attığı sesi ona dinlettim.

Dudağını ısırdı.

"Asel açıklamama izin verecek misin?"

"Ben sana her inandığımda kalbim acımasın artık," dediğinde bebeklerin ikisinin de ağlama sesi geldi.

Hızlıca onların yanına giderken Asır beni tutup kendine çekti ve sarıldı.

"Bırak beni!" Diye bağırdım.

"Şşhh sus. Vahşileştin yine."

"Kes sesini Asır! Bebekler ağlıyor, sal beni!"

"Asel 7 sene önce o fotoğraflar."

"Ne?"

"Evet."

Ağlamam neredeyse durmuştu.

"Git al, bebeklerin yanında telefonum. Oku bütün mesajları."

"İstemiyorum! Bırak beni!" Diye bağırıp itledim ve bebeklere bakmaya gittim.

Ben onların yanına gidene kadar Açelya susmuştu. Hazal hâlâ ağlıyordu. Onu kucağıma aldığımda ben de ağlamaya başladım.
Asır gelip bana yine sarıldığında ağlamam şiddetlenmişti.
Hazal'ı kucağımdan alıp susturdu.

"Güzelim bir sakin olsana sen."

"Bana güzelim deme!"

"Asel sessiz ol, bebekler uyanacak."

"Çok aptalım," dedim duyulur-duyulmaz sesle.

"Asel'im, güzelim bana baksana."

"Bakmıyorum."

"Asel dedim ama," dedi ve ben ayağa kalkarken kolumdan tutup yatağa oturttu.

"Asel gider sandım."

"Umrumda mı?"

"Umrunda olmasa da anlatıcam."

"İyi."

"Bak beni tehdit etti. Dedi ki eğer benimle sevgili olmazsan Asel'e atarım fotoğraflarımızı. Ben de sen ona değil de bana inanırsın sandım. Sen bana hiç inanmıyorsun."

"Aldatıyorsun sandım."

Asır yüzünü düşürüp bana baktı.

"Ben ikizlerimin annesini çok seviyorum," dedi ve Hazal'ı yatağa koydu.
Artık oturabildikleri için problemleri yoktu.

"Farkındayım, şüpheli davrandım biraz."

"Asır o kadın ya çocuklarıma bir şey yapsaydı? Evimize kadar girdi."

"Cesaret edemedim söylemeye sana."

"Asır ben daha fazla bir şey duymak istemiyorum şuan, gerçekten.''

''Özür dilerim.''

''O kadının çocuklarıma dokunduğu her an aklıma geldiğinde delirmek üzere oluyorum Asır.''

''Haklısın.''

''Beni ondan uzaklaştırmaya çalışabilirdin.''

Derin nefes verdiğinde bana verdiği söz aklıma geldi. 

''Söz ver, asla birbirimizden bir şey saklamayacağız'' demişti bana. 

Gözlerimi silip zoraki güldüm, ''Asır sen bana söz vermiştin.''

''Ne sözü?''

''Asla birbirimizden bir şey saklamayacağız demiştik.''

''Hayatım, kapatalım mı konuyu?''

''Sen kapat. Ben alışkınım zaten her şeyi içimde halletmeye, boş ver.''

''Asel yapma böyle,'' dediğinde ben sesimi yükselttim, ''Ben bir şey yapmıyorum Asır.''

''Sessiz ol güzelim, Açe uyanacak.''

Gözlerimi devirip uyuyan Açelya ve beşikte oyuncağını yemeye çalışan Hazal'a baktım. 

''Ba-ba,'' dedi Hazal ve kıkırdamaya başladı. 

Asır elimi tuttu. 

''As...Asel ne dedi o,'' dedi gülerek. 

''Baba dedi''

Asır Hazal'ı kucağına alıp döndürdü. Her şeye rağmen gülümseyip Asır'a bir uyarıda bulundum, "fazla döndürme, yeni yemek yedirdim.

YAZ YAĞMURUM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin