7. Hafta 7. Gün--52

647 20 0
                                    

"Asel'im ben çıkıyorum."

"İyi işler hayatım."

"Kızlarıma iyi bak."

"Kız olup olmadıkları belli değil ki."

"Olsun, belli olana kadar kızım diyeceğim."

"Haha peki," dedim ve gittiğinde kapıyı kapattım.
Salona gelip masamın üzerinde duran, konusu anne karnındaki bebek gelişimi olan kitabı alıp bebeğin 7 haftalık olunca ki belirtilerini sesli okumak için açtım.

"Hafta 7: Karnınızda hafif ağrılar hissedebilirsiniz. Bebeğin elleri ve ayakları bu hafta oluşmaya başlıyor, ancak bunlar küçük ördeklerinki gibi perdeli. Bu perdenin kaybolması birkaç haftayı alacak. Beynin yapıları daha karmaşık bir hal alır. Bu zamana kadar bebeğin yüz özelliklerinin ana hatları ortaya çıktı.
Bebek: yaklaşık bir yaban mersini boyutunda."
Bunu okurken kendi kendime konuşmayı da ihmal etmedim, "Ama benim iki yabanmersinim var," dedim şapşalca gülerek.

Sayfanın bu yazılarını fotoğraf çekip Asır'a yolladım.

Siz: İki yabanmersini de babalarını çok merak ediyor olmalılar💕

Telefonu bırakıp kitabı okumaya devam ediyordum ki karnıma giren hafif fakat ani kramp beni biraz korkutmuş olsa da birkaç dakika sonra geçti. Kitap okumayı kesip daha önceden aldığım resim defterimi çıkardım. İçindeki göz çizimlerine baktığımda geçmişi de anımsamadan edemedim.

*** ''Asel bak elini öyle tutmayacaksın kızım, resim öyle çizilmez.''

''Seni çizicem ben.''

''Önce öğrenmen lazım güzelim.''

''Tamam babacım.''

''Bak şimdi, eğer göz çizmek istiyorsan ilk önce kalemi doğru tutman lazım.''

''O nasıl oluyor öyle kii?''

''Biz sana bunu teyzende öğretsek, evden çıkmamız gerekiyor şuan, geç kalacağız kızım.''

''Tamamm,'' diyerek heyecanla oyuncak bebeğimi alıp annemin ve abimin elini tutup dışarı çıkıp arabaya bindik. Ne ben, ne abim, ne babam, ne de annem birbirimizle son yolculuğumuz olduğunu bilmiyorduk. Kaza anında yanımda oturan annemin ve abimin bana siper oluşu, arabadan çıkan duman, babamın kan olmuş yüzü ve son sözlerini söylediği sesi. Gözlerimi açtığımda ilk önce her şey bulanık fakat görüşüm düzeliyor, Annemin yanağını okşuyorum.

''Anne.''

Annem ses vermiyor.

"Baba!" Diye bağırıyorum korkuyla ve ağlamaya başlıyorum.

Babamdan belirsiz sesler geliyor. Dikiz aynasından bakıyorum yüzüne, acısına rağmen daha fazla korkmamı istemediği için gülümsüyor.
Sonra ise ambulans sesleri geliyor, bayılıyorum. ****

Vanilyanın vazoyu düşürmesiyle daldığım resim defterini ve kalemi yere fırlatıp mutfağa bir şeyler yedim.

Ah, aşk böceğine döndüğüm için Asır'a dolaptaki 4 ekler tatlıdan en az bir tanesini bırakacağımı sandıysanız yanılıyorsunuz. Tabii ki hepsini ben yiyeceğim. Çünkü neden yemiyim?

Dolaptan çıkardığım ekler tatlıları yiyip elimi karnıma koyup gülerek konuştum, ''Annecim siz böyle olmayın olur mu, eğer kızsanız ileride evlendiğinizde kocanıza tatlı bırakın.''

YAZ YAĞMURUM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin