Önceki bölümü okuduğuna emin ol.
Jisung'un babası eve gelince, Jisung ona da harfleri öğrendiğini göstermişti.
Tabiki babası da Minho ve annesi gibi buna çok şaşırmıştı. Daha küçük olmasına rağmen harfleri öğrenen oğluyla gurur duyup onu öpmüştü.
Jisung'un annesi ve babası Jisung'un okul durumu için bir pedagog ile görüşmeye karar vererek randevu aldılar. Jisung'un bu görüşmesi sonucunda Jisung isterse okula başlayabileceğini öğrendi.
Okula başlaması demek Minho'yla okula gidip gelmesi, normalde gün içinde göremediği vakitlerde artık tenefüslerde görebileceği anlamına geliyordu.
Annesi ve babası Jisung'a okula başlamak isteyip istemediğini sorduklarında bir saniye bile düşünmeden başlamak istediğini söyledi.
Jisung ile görüşen pedagog üstün zekalı çocuklar ile mi yoksa normal eğitim mi kararını Jisung'a sormalarını önermişti.
Bunun üzerine Mina Jisung'a iki eğitim türünün de artılarını ve eksilerini saydı.
Fakat Jisung'un kafası karıştı hangisini seçerse Minho ile aynı okula gidecekti bilmiyordu.
"Anne hangisini seçersem Minho'nun okuluna gideceğim." dedi.
Mina bunu bekliyordu bu yüzden"Bebeğim şu an eğitimin daha önemli Minho'ya göre değil kendine göre karar ver lütfen." dedi.
Jisung yanaklarını şişirip düşünmeye başladı. Eğer üstün zekalı çocukların sınıfına giderse daha az arkadaşı olacaktı. Bu da daha az konuşacağı anlamına geliyordu. Bu Jisung için tam bir kabus olurdu. Bu yüzden normal eğitimi seçti. Orada kendinden büyük arkadaşları olacaktı ama bu önemli değildi. Jisung onlarla da arkadaş olabilirdi.
"Anne büyük çocukların sınıfına gitmek istiyorum" dedi.
"Tamam bebeğim öyleyse yeni dönem de okul kaydını yaptırırız."
Jisung Minho'nun okulunu seçip seçmediğini merak ediyordu. Meraklı gözlerle annesine bakarak "Minho'nun okuluna mı" dedi.
Annesi "Jisung aslında biz senin özel okula gitmeni istiyoruz" dedi.
Özel okul da ne demek diye düşündü Jisung. "Anne özel okul ne demek" dedi.
Mina bunu Jisung'a nasıl açıklayacağını düşündü. "Yani bazı okullara para vermeden gidilir, bazılarına ise para vermen gerekir para verdiğin okullar özel okullar olur, orada daha iyi bir eğitim alabilirsin" dedi.
Jisung, Minhoların zengin olmadığını biliyordu, ona ailesi hiç oyuncak almazdı. Öyleyse Minho özel okula da gidemezdi, Minhosuz bir okula gitmenin ne anlamı vardı ki.
Bu yüzden hemen itiraz ederek "Hayır ben özel okula gitmek istemiyorum çok mutsuz olurum ben Minho'nun okuluna gitmek istiyorum" dedi dudaklarını büzerek.
"Tamam bebeğim, biz yine de babanla konuşalım seninle tekrar konuşuruz" dedi.
Mina tekrar konuşmalarının sonuç vermeyeceğini çok iyi biliyordu. Jisung çok inatçı bir çocuktu ve Minho'ya çok bağlıydı yine de tekrar şansını denemek istedi.
"Hayır anne, ben Minho'nun okuluna gideceğim yoksa okula gitmem" dedi kollarını birbirine bağlarken.
Annesi Jisung'un sevimliliğine karşı koyamadan gülümsemeye başladı. Onu kucağına çekerek saçlarını karıştırdı.
"Tamam tamam, hem Minho sana okulda göz kulak olur, bizim yaptıramadıklarımızı bile sana yaptırabiliyor nasıl olsa" dedi.
"Hiç de bile ben sizin dediğiniz her şeyi zaten yapıyorum" dedi annesine karşı çıkarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dandelions, minsung
Fanfiction...ardından serçe parmağını uzattı. "tamam öyleyse bana söz ver, büyüyünce evleneceğiz eğer sözünü bozan olursa ceza olarak bir kutu çikolata alacak" dedi.