geç kalan doğum günü hediyesi

1.9K 242 83
                                    

Galeride işlerini bitiren Jeongin ve Minho da birlikte kahveciye indiler. Siparişlerini verip Jisung ve Chan'ın yanına geçtiler.

Minho hemen Jisung'un yanına oturup sandalyesini Jisung'un sandalyesine adeta yapıştırdı. Böylece bol bol temas edebilirlerdi, içinden yaptığı küçük hesaplara güldü kendi kendine.

"Bizi mi çekiştiriyordunuz, neden biz gelince sustunuz" dedi Jeongin gülerek..

"Böyle anlarda neden Hyunjin'in sevgilisi olduğunu çok daha iyi anlıyorum" dedi Jisung da ona karşılık kahkahalar atarak.

"Ya hatırlatma bir kaç gündür doğru dürüst görüşemedik zaten, özledim Hyunjin'imi" dedi Jeongin üzülerek.

"İşimiz bitti aslında, bir kaç gün izin yap sen de" dedi Minho Jeongin'e.

"Cidden mi hyung, o zaman ben kaçar, gidermem gereken bir hasret var" diyip heyecanla ayaklandı.

"Hyunjin'i de çağır biraz birlikte oturalım" dedi Jisung onu durdurup.

"Gelemez ki, kurs veriyor sonra da yetiştirmesi gereken tablolar var onlarla ilgileniyor" dedi Jeongin omuz silkip.

"Sen nereye gidiyorsun o zaman" dedi Chan da gülerek dahil oldu.

"Ona küçük sürprizler hazırlamaya" dedi uzata uzata. Bu haline hepsi güldü, Jeongin de onlarla vedalaşıp yanlarından ayrıldı.

Şimdi üçü kalmıştı masada. Minho abisinin kendisini neden çağırdığını çok iyi tahmin ettiği için gerilmişti, bir süre öylesine sohbet ettiler.

Chan, Minho'nun açmasını beklediği konuyu açmayınca Minho da şaşırmadan edemedi. Bir süre sonra kalkması gerektiğini söyledi gitmeden önce son kez Jisung'a dönüp hafifçe gülümsedi, Jisung da hemen karşılık verdi ona. Ardından Minho ve Jisung'u başbaşa bıraktı.

"Neler konuştunuz" diye sordu Minho başını Jisung'un omzuna yaslayarak.

"Aşk hayatımızı" dedi Jisung gülerek.

"Abimin aşk hayatı mı varmış" dedi Minho dalga geçip.

"Seungmin'le deneme kararı almışlar" diye cevap verdi Jisung da.

"Cidden mi" diyip heyecanla kafasını kaldırdı yaşlandığı omuzdan.

"Evet" diye kafasını salladı Jisung da mutlulukla.

"Sonunda" diyip derin bir nefes verdi Minho da, tıpkı Jisung gibi o da çok mutlu olmuştu.

"Neden bu kadar kopuksunuz" diye sordu Jisung üzülerek.

"Kopuk mu, hayır değiliz" diye itiraz etti Minho ona.

"Ama bunu bile benden öğrendin" dedi Jisung Minho'nun elini tutup.

"Dönemsel bir şey, yoksa kopuk değiliz" dedi Minho yanağını öpüp.

"Hyung bana annenden bahsetti" dedi tereddüt ederek.

"Ben de neden kendisi konuyu açmadı diyordum" dedi sinirli bir şekilde.

"Minho kızılacak bir şey yok ki, hyung haklı, annen hasta ve hep seni soruyormuş Chan hyunga, yıllardır da görüşmüyormuşsun bir iki saat vakit ayıracaksın sadece" dedi iki elini de elleri arasına alıp yüzünü ona dönerek.

"İşlerim çok yoğun bu aralar" dedi Minho Jisung'un gözlerine bakamıyordu.

"Daha demin gözlerimin önünde işiniz kalmadığı için Jeongin'e izin verdin" dedi Jisung sakince, yalan söylediği için onu suçlamıyordu.

"Jeongin'in işi kalmadı ama benim hala işim var, fotoğrafları bilgisayardan düzenlemem gerekiyor" dedi ama hala Jisung'un gözlerine bakarken gözlerini kaçırıyordu.

dandelions, minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin