3.0

1K 54 24
                                    

Medya
Dora Arkan
..

Abimlerle beraber dağ evine geldiğimizde Bora abim yorgunluktan çoktan uyumuştu. Biz de Kaya abimle televizyon izliyorduk. Başım abimin göğsünde, gözlerim televizyonda açık olan belgeseldeydi. Abim bir yandan saçlarımla oynuyor, bir yandan da aklı dağıldığı her an dönüp başımdan öpüyordu. Başıma gelenlerden sonra beni daha çok yanından ayırmak istemediğini hissediyordum.
Abimin kolunun altından kalkıp doğruldum ve bacaklarımı, bacaklarının üstüne atıp yan oturdum.
"Abi?"
"Söyle güzelim."
"Şimdi bir şey sorucam ama gülmek yok."
"Böyle diyorsan kesin gülerim Dora."

Çizmeli kedinin masum bakışlarıyla baktım yüzüne.
"Ya ÖLÜRÜM SANA!" dedi ve yanağımdan öptü. "Söyle hadi, gülmeyeceğim tamam."
"Abim, Güneş abla, Haktan amca bir de sen..." dedim ve durdum. Abimin kaşları çatılmıştı, daha dikkatle dinliyordu beni.
"Ne olmuş abime, Güneş ablaya, Haktan abiye ve bana?"
"Biz düşündük ki-"
"Siz kim güzelim, Karan de de çıkıp gideyim buradan. Dövmeye."
"Ya abi hayır ya, ayrıca Karan'a şu gözle bakmayı bırakır mısın? Bana çok yardım etti."

Ayrıca artık müstakbel damadınız ama bunu bilmesen de olur tabii. Zaten önce Karan'a ısınman lazım ve bunun kolay olacağını hiç sanmıyorum.

"Beni ilgilendirmiyor Dora. Şu çocuğun konusunu da kapatalım, sinirleniyorum."
"Kendi kendine açtığım konuya sinirleniyorsun, ben bir şey yapmadım."
"Sen ne soracaktın?"

Göz devirdim ve devam ettim.
"Biz derken hepimiz işte. Düşündük ki, siz dördünüz acaba yasa dışı işler çeviriyor olabilir misiniz?"

Abim önce ciddi ciddi suratımı inceledi. Sonra ağzını araladı ama Bora abim uyanmış ve bizi dinliyordu. Bu yüzden o konuşmadan kendi aldı sözü.
"Eveeett, bu kadar sohbet yeter. Ben biraz Dora'yı ödünç alayım. Yoksa işler iyice saçmalamaya başlayacak."
"Birincisi abi, Dora'yı ödünç bile vermem. İkincisi," dedi ve bana döndü. "Bir illegal işler yapmadığımız kalmıştı, onu da sizin sayenizde yapmışız bile güzelim. Hayal gücünüze hayran kaldım." dedi Kaya abim yüzümü incelerken. "Ve ben şu suratının halini gördükçe gerçekten illegal işlere bulaşmama ramak kalıyor." Önce yüzüne öfke oturdu sonra da duygusal bakmaya başladı. "Çok acıyor mu? YA BİZ SENİ NASIL BU HALE GETİRMELERİNE İZİN VERDİK? Uzun bir süre kendimi affetmeyeceğim." Abim üstünde yanık izleri olan elimi avcunun içine aldı. Biri su toplamış, diğerleri de patlamıştı ve yavaştan kabuk bağlamaya başlamışlardı. "Bir de elinin üstünde sigara söndürmüş orospu çocuğu! Gördün mü bunları sen abi?" dedi abim ve direkt Bora abimle göz teması kurmaya başladı.
"Gördüm ve elimizden kaçırdığımıza bir kere daha pişman oldum. Bulduğumda her beklettiği gün için ayrı döveceğim."

Bora abim çalan telefonuyla sustuğunda Kaya abim duygusal bakışlarıyla birlikte beni öpmekle meşguldü.
"Kaya!"

Abim telefonu kapatıp öfkeli gözlerle bize döndüğünde ben sadece ne olduğunu anlamaya çalışıyordum.
"Gitmemiz lazım. Başka bir şey dilesem olurmuş."
"Dora'yı burada tek bırakmayacağız di mi?" dedi Kaya abim endişeyle.
"Saçmalama, Karanlara bırakacağım."
"Ne!?" dedik Kaya abimle aynı anda.
"Şu an Dora'yı koruyabileceğine en çok inandığım ilk dört isimden birincisi Karan. Diğerlerine bırakamayacağımızı biliyorsun. Hepsinin ailesi yanlarında ve kimseyi bulaştırmak istemiyoruz. Karan yeterince bulaştı zaten."
"Delireceğim, sorun zaten evde tek oluşu!" dedi Kaya abim ama aynı anda çıkmak için ceketlerine ilerlediler. Kaya abim benim montumu ve kaskını alırken,
"Hadi güzelim gel!" dedi.

Abimle motorun yanına geldiğimizde önce montumu giymeme yardım etti, sonra da  motorun arkasındaki diğer kaskı çıkardı. Ben de kafama takması için önünde duruyordum.
"Abi kötü bir şey mi olmuş?"
"Hayır güzelim, ama olayla ilgili bir gelişme olmuş. Muhtemelen arayan Haktan abiydi. Biz şimdi gidip öğrenirken sen de MAALESEF Kİ Karanlara gideceksin. Ve uslu dur küçük hanım. 1 metreden fazla yaklaşırsa tükür, daha çok yaklaşırsa tekmele, daha çok yaklaşırsa kafa at."

ABİLERİM (texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin