2.5

1K 53 8
                                    

Medya
Kaya Arkan
..

Alarmım çalınca gözlerimi açtım. Gece boyu uyuyamamıştım. Hem de beş dakika bile. Elimi yüzümü yıkayıp aynadaki yansımama baktım. Gözlerim altı kızarmış, üstüne şişmişlerdi. Açmaya zorlasam bile aslında açılması gereken kadar açılmıyor, yarım kalıyordu. Rengim solmuş, enerjim kaybolmuştu. Saçlarım dağınık bir topuz yapıp çok da önemsemedim. Sadece kahküllerimi düzelttim. Vücudumda en önem verdiğim yerim kahküllerimdi.
Odama gidip formalarımı giydim ve aşağı indim. Herkes sofradaydı.
"Günaydın."
"Günaydın kızım da bu halin ne senin?"
"Ne varmış annecim halimde?" dedim gülümseye çalışarak.
"Bir şey yok kızım."

Anneme de olanları anlattıkları için her şeyin bilincindeydi ve bize ne kadar yansıtmamaya çalışıyorsa aynı şekilde üstümüze de gelmemeye çalışıyordu.
Kahvaltımı kimseyle konuşmadan hızlıca yapıp dişlerimi fırçaladım ve hızlı adımlarla evden çıkmaya yeltendim.
"Küs müyüz?" dedi Bora abim arkamdan.
"Hayır, neden küs olalım ki?"
"Dün bağırdığım için."
"Ne zaman bunun için küstüm?"

Kapıdan çıkıp Atakan'la karşılaştım. Burada beklediğini zaten biliyordum.
"Ne oldu lan sana?"
"Gece uyumadım. Bir an önce okula gidelim de uyuyayım."

Neden uyumadığımı sorgulamadı, çünkü hepsi biliyordu. Böyle bir durumda düşünmememi kimse beklemiyordu benden.
..

Sınıfa gittiğim gibi kafamı sıraya koydum ve uyudum. Alttan ayağıma dokunulmasıyla kafamı kaldırdım ve ikinci dersin bitmesine 5 dakika olduğunu gördüm. Üçüncü ders müzikti ve müzik sınıfına inmemiz gerekiyordu. Yine de arkamı döndüm ve Araz'a doğru konuştum.
"En azından ayağımı dürterek uyandırma, olur mu?"
"Ben uyandırmadım. Ve ben seni dürtmüyorum Dori."

Gözüm Karan'a döndü. Tabii ki de oydu. Bunu ilk yapan da oydu zaten.
"Doğru, artık tek oturmadığını unutmuşum. Hatta dünyanın en gıcık insanıyla oturduğunu da unutmuşum." dedim ciddi bir tavırla ama gülmemek için dudağımı ısırıyordum. O benimle uğraştığı için ben de onunla uğraşmak istiyordum.
"Kusura bakmayın hanımefendi, bir dahakine uyandırmak yerine biz derse inerken seni burada bırakırız."
"Teneffüs diye bir şey var, 5 dakika 5 dakikadır. O süre boyunca ne kadar enerji depolardım bilemezsin..."

Cümlemi bitirdiğimde zil çaldı.
"Evet en azından böyle çene çalıp başımı ağrıtmazdın. Benim hatam, üzgünüm."

İkimiz de birbirimizle deli gibi uğraşıyorduk ve bu benim hoşuma gidiyordu.
..

Işıl'la kantinden dönüp müzik sınıfına girdiğimizde Karan tanımadığım, bizim sınıftan olmayan bir kızla konuşuyordu. Uzun bir süre inceledim ama sonra yerime geçip oturdum ve bakmamak için kendimi zorladım. Kıskançlık duygumun içime yerleşmesi ne kadar normaldi bilmiyorum ama olmaması gerekiyordu.
Ders zili çaldığında kız sınıftan çıktı. Karan büyük ve sağlam adımlarıyla yanıma oturdu.
"İznin vardır diye düşünüyorum." dedi.

Kaşlarımı çattım ve anlamamış gözlerle yüzüne baktım.
"Yanına oturmama izin var mı?"
"Atakan'a sorman lazım onu. 2 senedir o kullanıyor burayı."
"Atakan!" diye bağırdı kapıda dikilen Atakan'a. "İzninle yerini ödünç alıyorum."
"Al senin olsun kardeşim."

Grubun diğer üyelerinin aramızı yapmaya çalıştıklarına her şeyimle eminim ama çaktırmıyorum.
"Bak ödünç bile vermedi, direkt bana verdi yerini."
"Satıcı." dedim gözlerimi devirirken.

ABİLERİM (texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin