8.5

362 26 41
                                    

1 HAFTA SONRA

"EZGİ SENİN BUNDAN HABERİN VAR MIYDI?" dedi Bora abim Ezgi ablaya sadece üçümüzün olduğu salonda.

"Vardı ve söylemek gibi bir düşüncem hiç olmadı!"

"SİZ BENİMLE TAŞAK MI GEÇİYORSUNUZ LAN!?"

Bora abimin sesini duyan Kaya abim içeriye geldi.

"EZGİ'YE NE BAĞIRIYORSUN ABİ? GİT SAKLADIĞI ŞEYLER, KENDİ BOYUNDAN UZUN OLAN KARDEŞİNE BAĞIR!"

"EZGİ'NİN DE HABERİ VARMIŞ!"

"Anlamadım?" dedi Kaya abim hayalkırıklığı dolu gözleriyle Ezgi ablaya dönerken.

"Benim de vardı." dedi Güneş abla da içeriye girdiğinde.

"HAYIR, SİZİN CİDDEN BENİM AKLIMLA ZORUNUZ VAR!"

Kaya abim hala Ezgi ablaya bakarken sabır eşiğim çoktan aşılmıştı.

"YETER! Her şeyin en iyisini bildiğinizi sanıyorsunuz her seferinde. Şu an sakladığımız olaya sinirlendiğinizi de hiç düşünmüyorum. Sizden saklamamızı yediremiyorsunuz sadece." dedim ve Bora abime döndüm. "Ve abi, eğer duymak istiyorsan ben Karan'ın tarafındayım. Buna göz yuman ve en başından beri saklama düşüncesi olan kişi de benim. Mümkünse canınızdan çok sevdiğiniz eşlerinize bağırmak yerine, benim gibi olmayı deneyin. Karşınıza alacağınız biri varsa o da sadece benim."

"Senin gibi mi olalım? DALGA MI GEÇİYORSUN SEN BİZİMLE DORA!?" 

Kaya abimin öfkesi fazlaydı ama şu an ortamda bu konumda olan tek kişi o değildi.

"SENİN GİBİ OLUP KATİL BİRİNİN YA DA BUNU BİLİP SAKLAYAN İNSANLARIN ELİNİ Mİ TUTALIM?"

"KARAN KİMSEYİ ÖLDÜRMEDİ ABİ! BUNA İNANMAK NEDEN BU KADAR ZOR? KAÇ SENEDİR TANIMIYOR GİBİ KONUŞUYORSUNUZ VE BURAYA GELMİŞ BANA KARAN'I KÖTÜLÜYORSUNUZ! SİZ HARİÇ HERKES FARKINDA BUNUN. BABAM DAHİL!" 

Durup derin bir nefes aldım ve konuşmama sakin bir ses tonuyla devam ettim.

"Ve eğer birini öldürmüş olsaydı bile elini tutardım."

"Busun işte!" dedi Kaya abim sinirle ve Ezgi ablaya döndü. "Ve sana da gerçekten inanmıyorum Ezgi."

"Sen mi bana inanmıyorsun Kaya? Önce kendi yaptığınıza bakın siz! Bir daha da sakın, sakın benimle iletişime geçme." dedi Ezgi abla evden çıkmak için adımladığında Güneş abla da Bora abimi ittirip Ezgi ablanın peşinden gitti. 

İkisi de evden çıkınca abimlere döndüm. 

"O gün geldiğinde, yani Karan'ın gerçekten suçsuz olduğu kanıtlandığında, gelip mahcup yüz ifadelerinizle karşımızda süt dökmüş kedi gibi oturacağınıza eminim. Her şeyimle eminim buna. Ben yine sizi affederim hatta Karan bile sizi affeder ama önce siz kendinizi, sonra da o sözde canınızdan çok sevdiğiniz eşleriniz hatta..." dedim ve Bora abime döndüm. "...hatta bir aralar onun için beni karşına alıp üstüme yürüdüğün eşin seni, sizi affeder mi onu bilemiyorum. Zaten her şey için çok geç olacak. Bugünün tarihini not alın, ailenin gerçek anlamda parçalandığı gün, diye."

..

"Dora gerçekten ben yapmadım." dedi Karan gözlerime yardım ister gibi bakarken. "Abinler benim yaptığımı düşünüyor."

"Onların ne düşündüğü kimin umrunda? Karan, hatta ben düşünmüyorum direkt eminim senin yapmadığına. Biliyorum yapmazsın. Yapmış olan bile burada senin yanında olurdum ama yapmadığını biliyorum. Söz veriyorum kanıtlayacağız, sadece biraz daha sabret olur mu? Keşke ben de seninle orada beklesem." dedim gözlerimden ona olan sonsuz güvenim okunurken. 

"Şu konumda birinin bana inandığını bilmek ne kadar iyi geliyor tahmin edemezsin."

"Sadece ben inanmıyorum. Annem, babam, yengemler. Hepimiz senin yanındayız ve eminiz. Abimleri düşünme bile. Çok pişman olacaklar ve o zaman her şey için çok geç olacak. Bizi karşılarına almaları çok yanlıştı."

"Bir yandan haklılar da. Tüm her şey beni gösteriyor."

"HAKLILAR MI? Saçmalıyorsun. Onlar hariç tüm ailemiz sana inanıyorken yaptıkları mantıklı değil Karan."

"Ziyaret saati bitti!" dedi kapıdaki görevli.

Oturduğumuz yerden kalkarken Karan'a şimdilik son kez baktım.

"Beni hissetmek istediğin her an kalbindeyim. Umudunu asla kaybetme, çünkü suçsuzsun ve biz bunu kanıtlamak için her şeyi yapacağız. Seni çok seviyorum."

"Ben seni daha çok seviyorum Dora. İyi ki sen..."



ABİLERİM (texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin