7.9

507 34 23
                                    

4 SENE SONRA

Bu sefer sıra bana gelmişti ve o zamanlar bile o kadar heyecanlıyken şu an içimdeki heyecanı az çok tahmin edebiliyorsunuzdur. Şaka yapıyorum, hiç olmadığım kadar umursamaz ve rahatım.

"Kızım eksik bir şeyin yok di mi?" dedi annem telaşla, gelinliğimin arkasını kapatırken.

"Yok anne, ama önemli de değil. Çünkü bu kadar gerilmemize gerek yok. Düğün benim değil mi? İstersem pijamayla çıkarım. Kimseyi ilgilendirmez. Ben milleti eğlendirmek için yapmıyorum bunu."

"Tamam kızım, haklısın da yine de bu umursamazlığın yüzünden birazdan katil olabilirim. Haberlere çıkarız, annesi düğününde kızını öldürdü diye."

"Aman anne, aklından bile geçirme. En mutlu günümde buna izin vermem. Bence oldum, abartmayalım!" dedim annemi öperken.

"KIZIM DUR! Makyajım bozulacak."

"Aşk olsun anne ya, makyajın benden daha mı değerli?"

"Şu an farkındaysan seni veriyoruz. Yani evet artık makyajım daha değerli." dedi gülerek ve o da beni öptü.

Kapının çalmasıyla ikimiz de kapıya doğru yöneldik.

"Hazırsan geleyim mi?"

Karan'ın sesi.

"OLMAZ! Düğün başlamadan damat gelini göremez!" dedim gülerek.

"Abinlerde böyle bir gelenek yoktu, nereden çıktı şimdi?"

"Abimler gelin değildi çünkü." 

Aşırı mutluydum ve bugün başımıza nasıl bir terslik gelirse gelsin moralimin bozulmasına izin vermeyecektim.

"Gel oğlum gel, dalga geçiyor." dedi annem ve kapı açıldı. 

Karan'ın yeşil gözleri takım elbisesinin yanında cam gibi parlıyordu ve gülümsemesi her şeye değerdi. Tam o an verdiğim bu kararın bir kere daha doğru olduğuna karar verdim. Her hareketiyle bunu kanıtlasa bile, bunu her seferinde hissettirmesiydi belki de onu doğru kişi yapan. 

Karan yanıma geldi ve alnımdan öptü.

"Çok güzel olmuşsun. Düğünü yapmasak mı?"

Dediği şey hepimizin kahkaha atmasına sebep oldu ve biz çıkmayı düşünürken diğer herkes birden doluştu odaya. 

"Aaa ama böyle olmaz ki. Gelenekleri bozuyorsunuz siz."

"HALAAA!" diyerek yanıma geldi İdil. 

Abimin 4 yaşındaki kızı. Amcasına değil, bana düşkün. Bunun savaşını çok vermiştik.

"Çok güzel olmuşsun İdil! Sen mi evleniyorsun yoksa!"

"DORA! Evlenmek falan demeyin kızıma. O evlenmeyecek." dedi Bora abim.

"Benim için de öyle diyordun abi."

"Sen hala evlenebileceğini mi sanıyorsun?" dedi Kaya abim de gülerek. "Düğününü mahvedeceğiz."

"Biz izin verirsek tabii." dedi Güneş abla.

"Bunları erken evlendirdiğiniz iyi olmuş, biz onlara sahip çıkarız. Siz rahat rahat evlenin." dedi Ezgi abla da gülerek. 

"Göz kamaştırıyorsun kızım!"

"Teşekkür ederim babacığım. Ama neden sadece ben evleniyormuşum gibi davranıyorsunuz." 

"Karan'ı dışardayken yeterince şımarttık, merak etme sen." dedi babam da gülerek. 

"EE DORU! NASIL OLMUŞUM EŞEK!?"

"Dilim tutuldu abla, konuşamıyorum."

"Ulan Doru, ben senin yaşındayken..." Kahkaha attım. "Şaka yapıyorum, evleniyorum diye yaşlı ağzı konuşmayacağım. Ben genç ve çıtır bir halayım. Di mi İdil?"

"BİZSİZ PARTİ Mİ VAR!?" diye içeriye girdi Atakan.

"Düğünü gelin odasında mı yapsaydık ya?" dedim gülerek. 

"ÇOK GÜZELSİN DORA!" dedi Işıl bana sarılırken.

"Sen de çok güzel olmuşsun."

"Doricik, bu günleri görecek miydik cidden ya?" dedi Araz yalandan ağlama numarası yaparak.

"Bunu bir de senin düğününde konuşalım Araz."

"Yaşlı bir nene olsan bile bizim Dori'mizsin." dedi Oğuz gülümseyerek.

"Hep de öyle olacak." dedi Karan da.

..

ARKADAŞLLLLAARRR! ELİMDEKİ KURGUYU BİTİRDİM VE DELİ HEYECANLIYIM. AKŞAM TANITIM DAHİL 3 BÖLÜM BİRDEN ATACAĞIM. YORUMLARINIZ İÇİN ÇOK HEYECANLIYIM. O YÜZDEN LÜTFEN BURAYA KADAR OKUYAN OKUYUCULARIM DA, O KURGUMA BİR ŞANS VERİP OKURSA BİR DE FİKİRLERİNİ PAYLAŞIRSA ÇOK SEVİNİRİM. SİZİ SEVİYORUM ÖPTÜMMMMUUAAHHHH💗

AKŞAMI BEKLEYEMEYECEĞİM ATIYORUM BİLE GIFAEOŞJGREJGŞAE

ABİLERİM (texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin