SOLMUŞ MÜREKKEP

BÖLÜM 22 - ANAHTARLIK 3

Ay hello nasılsınız? Bu bölümden sonra Film Gecesi bölümleri gelecek. Benim yazarken en çok eğlendiğim bölümdü. Sonrasında Can Eroğlu bölümü gelecek ki öncesinde yine çekiliş olacak :)

Ayrıca kitabımız hakkında ilk duyuru yapıldı! Çok heyecan gerçekten! Sizlerle buluşturmak için can atıyorum.

Yorum ve oylarınızı bekliyorum!

Seviliyorsunuz

-M

👻

Geceyi nasıl gündüz ettin diye sormayın çünkü edemedim. Bir o yana bir bu yana dönüp dururken uyuyamadım. Sonunda zihnimi meşgul etmek için gece lambamı açıp test çözüp konu tekrarı yaptım. Başta adapte olmak çok zordu ama sonra kendimi kaptırdım ve saatlerce test çözdüm. Neyse, en azından yararlı bir şey olmuştu. Alarmım ötünce de ders çalışmayı bırakıp hazırlanarak evden çıkmıştım.

Apartman içinde Devrim'e denk geleceğim korkusuyla depar atarak koşmuştum. Şükür denk gelmedim ama bu gelmeyeceğim anlamına da gelmiyordu. Ve beni bulmak için elinden geleni yapacaktı. Hayır, Can ile konuşsa foyam ortaya çıkardı. GAL'dan olmadığım anlaşılırdı. Ahmet'e âşık olan biri olarak kendimi belli ediyordum.

Kafamda sorularla durağa geldiğimde Ahmet, Can ve Devrim'in çoktan geldiklerini gördüm. Helya hâlâ Ahmet'in yanındaydı. Elinde telefonuyla insanlara bakıp dururken gerçekten Bitmoji'ye bakarak Naz'ın kim olduğunu bulmaya mı çalışıyor diye düşündüm.

O kafayla yapardı.

Gözlerimi devirmemek için kendimi zor tuttum. Kulaklığımı takıp müzik dinliyor gibi yaparak durakta her zamanki yerime geçtim. Buradan bakınca üçünü de görebiliyordum. Can kaldırıma oturmuş telefonuyla uğraşıyordu. Ahmet yorgunca yere çömelmişti. Devrim ise sırtını durağa yaslamış ve Kiralık Konak kitabını okuyordu.

Benim en sevdiğim ve diyaloglarına kadar ezberlediğim kitap.

Bu tesadüfe şaşırsam da Edebiyat dersinde bunu işliyorlardır diye düşünerek üzerine durmadım. Ama üçüne baktığımda aynı hizada duruyorlarmış gibi hissettim. Telefonumu çıkarıp uygulamadan Nazlı hesabına girdim ve kamerayı açtım. Üçünü de kadraja alırken bir oturmuş biri çömelmiş diğeri ayakta olduğu için boy hizalamasının güzel durduğunu fark ettim.

Dayanamadım, fotoğraflarını çektim.

Üçüne de Nazlı hesabından fotoğrafı gönderdim.

Nazlı: Ortaokulun deli üçlüsü tekrar aynı kadrajda.

Üçüne de bildirim gelirken telefonları aldılar ve gönderimi açtılar. Aynı anda bana baktılar. Bundan rahatsız olup başımı geri çektim ve onlara sırtımı döndüm. Uygulamaya girdiğimde üçünün de ekran görüntüsü aldığını fark ettim. Bu da beni gülümsetti. Ne kadar şey yaşarlarsa yaşasınlar birbirlerini sevmekten vazgeçemezlerdi.

👻

Okula geldiğimizde Can yanımda sessizce yürüyordu. Önümüzden giden Ahmet'e bakıp duruyordu. Arkadaşını ne kadar özlediğini fark edebiliyordum. Ama inadı daha ağır bastığı için de gitmiyordu. Ahmet'in ki de nasıl bir aşksa karşısına arkadaşını alabiliyordu. Eğer Fake Naz iş görüp Helya'yı ikna ederse Ahmet ile Can'ın arası düzelirdi. Belki sonrasında Fake Naz olarak Ahmet'e gerçekleri anlatırdım. O zaman BAL'dan olduğum anlaşılırdı ama sorun yoktu.