Yeni bölüm geldi! E biz resmen son viraja girdik millet. Finale altı bölüm kaldı! Hazır mıyız. Veda edeceğimiz için ben aşırı duygusalım.
Neyse çok konuşmadan yorum ve oylarınızı bekliyorum diyerek gidiyorum!
Seviliyorsunuz
-M
♥️
"Sende röntgencilik meslek haline geldi herhalde," dedi sinirle. Tatlı tatlı sırıttım. Oysa Şebnem gidince kapıyı tıklatıp burada olduğumu ve Şebnem'i çıkarken gördüğümü ve ona bakarken anahtarı dışarıda unuttuğumu söyleyecektim.
"Güzel seviştiniz ama şimdi," diyerek olayı dalgaya almaya çalıştım.
"Çık hadi." Başıyla tamirhaneyi işaret etti. Oturduğum yerden kalkıp tamirhaneye geçtim. Önce diğer kapıdan çıkıp dışarıda unuttuğum anahtarı aldım. Tekrar tamirhaneye girdiğimde Devrim'i yere oturmuş önüne de altılı bira çıkardığını gördüm. Yanına oturarak bir tanesini açtım.
"Şebnem ile ne ara bu kadar içli dışlı oldunuz?"
"Yürüdü ben de müsaade ettim. Olay bu."
"Kızın nesini beğenmiyorsun? Yani kusur yok."
"Sevmiyorum. Zorla birini sevemezsin. Birini seviyorsan illa karşı tarafın da sevmesine gerek yok. İçinde yaşa bitsin işte!"
"Tamam oğlum neye böyle atarlandın?" dedim şaşkınca. Öfkeyle birasını bitirip tenekeyi buruşturarak fırlattı. Hıncını çıkartacak bir şeyler arıyordu. Anlaşıldı. Duygularını birine açma konusundaki fikrini bildiğimden dolayı yarayı kaşımadım. Konu değiştirmeye karar verdim.
"Bir gün altında yapar mısın?" diye sordum. Anlamayarak bana baktı. Gözlerimle arabayı işaret ettim.
"Arabayı kaldırıp altında da yapar mısın?" Doğru mu söylüyorum algılamayarak baktı ve sonra güldü. Çocuğun dengesiyle oynuyordum. Sırıtarak bir yudum aldım.
"Bir gün o arabanın altında yapacağım," diyerek arabayı işaret etti.
"Kafandaki o kızla," diyerek diğer bira kutusunu ona doğru uzatım. Sırıtarak kendi bira kutusunu uzatıp kadeh tokuşturdu.
"Kafamdaki o kızla," dedi. Gülümseyerek birayı yudumladım.
Aramızda sessizlik geçerken niçin geldiğimi hatırlayarak sigaraları ona verdim. Konuşmadan başını sallayıp paketten bir dal alıp yaktı.
"Sevişirken karşı tarafa acı vermediğini nasıl anlıyorsun?" Ani sorumla duman boğazına kaçtı ve öksürdü. Gözleri dumandan yaşarmış bir halde bana baktı.
"Sen içince aşırı rahat biri oluyorsun. Bunu biliyorsun, değil mi?"
"Evet. Ahmet o yüzden başka yerde içmeme izin vermiyor çünkü mantıksız şeyler söylüyormuşum." Alkole karşı toleransım neredeyse sıfırdı. Hemen sarhoş oluyordum. O zaman da ne dediğimin farkında olmuyordum ve birkaç kez Ahmet'i rezil etmişliğim olmuştu. O da başka yerde içmemi istemedi. Ama Devrim benim güvenli alanımdı.
"Biz seninle ne ara böyle kanka oldu be?" dedim durumu fark ederek. Aşırı tuhaftı. Gülmeye başladım.
"Sen benim hayatımdaki en nefret ettiğim insandın. Senden korktuğum kadar kimseden korkmazdım. Yüzü görünce bir ıyy diyesim gelirdi. Şimdi kankam oldun he." Sırıtarak sırtına vurdum. O ise yüzüme öfkeyle bakıyordu. Duygu değişimine anlam veremedim.
"Niye öyle bakıyorsun?" diye sordum.
"Genelde filmlerde filan nefretten aşka dönüşüm olur. Seninki nefretten kankalığa mı dönüştü?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOLMUŞ MÜREKKEP
Teen FictionNazlı, Can, Ahmet ve Devrim. Her şey Nazlı'nın Snapchat'te Naz adında fake bir hesap açmasıyla başlamıştı. Aslında onun tek derdi platoniği ile st atmakken kendini 1 Milyon skoru olan bir çocukla konuşurken buldu. Üstünde bir de sakladığı sırrı ort...