Ve yeni bölümle karşınızdayım! Arkadaşlar finale az kaldı. Olaylar olaylar :)
Yorum ve oylarınızı bekliyorum!
Seviliyorsunuz
-M
♥️
Kendime bir söz vermiştim ben. Mutlu olacaktım. Her şeyi geride bırakıp geçmişi unutarak önümüze bakacaktık. Bunu yaparken de yanımda Ahmet olacaktı.
Her şeyi ayarlamıştık. Daha doğrusu annem ayarlamıştı. Bize New York'ta ev tutmuştu. Oraya gittiğimizde öğrenci vizesine geçiş yapabilmemiz için ayarlamaları yapmıştı. Okul okuyup hayatımızı orada devam edebilecektik. Paraya sahip olmanın ne demek olduğunu tüm işlerin hallolmasıyla anlamıştım. Hiçbir şeyim olmasaydı bunları yapamazdım. Oysa şimdi istiyorum diyerek sahip olmuştum.
Son kıyafetimi de valize koyup kapattım. Bugün gitme günümüzdü. Zamanın akıp gittiğine inanamıyordum.
Telefonuma mesaj bildirimi düşerken yataktan aldım. Ahmet mesaj atmıştı. Gülümseyerek mesajını açtım.
Ahmet: Eşyalarımı topladım. Sende durumlar nasıl?
Nazlı: Ben de topladım. Resmen saatler kaldı.
Ahmet: Ben hâlâ bunu yapabiliyor olmamıza inanamıyorum Nazlı.
Ahmet: Seninle dünyanın öbür ucuna gideceğimi düşündükçe sırıtıyorum.
Ahmet: New York sokaklarında el ele tutuşup yürüyeceğiz. Central Park'ta bisiklet süreceğiz. Bir tane kitap aldım! New York'ta yapılabilecek aktiviteleri anlatıyordu. Onların hepsini yapmak istiyorum.
Ahmet'in heyecanı o kadar güzeldi ki kalbim pır pır ediyordu. Mesajlarına gülümseyerek baktım. Hepsini yapacağımıza inanamıyordum.
Kapım çalınıp içeriye annem girerken telefonumu bırakıp ona döndüm.
"Müsait misin?" diye sordu annem.
"Gel anne. Valizimi topladım bende."
Annem yatağıma oturup yerdeki valizlerime baktı. Yüzünde buruk bir gülümseme oluştu.
"Bir zamanlar mahalleden ayrılmayı tatil olarak görürken şimdi sevgilinle New York'ta yaşayabilesin diye her şeyi yaptım. Hayat gerçekten çok tuhaf. Yapmam dediğin şeyleri yaptırıyor, olmaz dediğin şeyleri olur hâle getiriyor." Annem hayatı kısaca özetlerken derin bir iç çekti. Neydik ne olduk dedikleri bu olsa gerek.
"Nazlı ben bir şey gördüm." Annem bana bakarken neyden bahsettiğini anlamadım. Gözlerini bir yere dikerken ne olduğunu hemen anladım.
"Anne sakın," dedim hızla. "Sakın anne. Sakın."
"Kızım..."
"Anne hayır," diyerek sözünü kestim.
"Bu yüzden mi?" derken neyden bahsettiğini anladım. Başımı sallayarak onu onayladım.
"Şimdi her şey daha mantıklı geliyor," derken gözleri doldu. Geçmişi bırakıp gelecek kuracağız derken annem de o geçmişte kaybolacaktı. Hayatımda olmayacaktı. Verdiğim en zor kararlardan biriydi ama yapmam gerekiyordu.
"Mutlu olmam gerekiyor anne," dedim gözlerim dolarken.
"Olacaksınız." Kendinden emin bir şekilde konuşurken ona sarıldım. Kolları son kez beni sarmalarken onun yokluğunun bana koyacağını biliyordum. Annem tüm zorluklarda yanımda olan kişiydi. Bildiğinden şaşmayıp güçlü durmuştu. Yılmamıştı. Parası olunca insanları ezmemişti. Olmayınca da ezmelerine izin vermemişti. Hepsinden öte kendinden ödün vermemişti. Bu en güzeliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOLMUŞ MÜREKKEP
Teen FictionNazlı, Can, Ahmet ve Devrim. Her şey Nazlı'nın Snapchat'te Naz adında fake bir hesap açmasıyla başlamıştı. Aslında onun tek derdi platoniği ile st atmakken kendini 1 Milyon skoru olan bir çocukla konuşurken buldu. Üstünde bir de sakladığı sırrı ort...