Akşam gelecekti biliyorum. Aksilikler oldu kusura bakmayın.
İyi okumalar.
Yorum ve oylarınızı bekliyorum
Seviliyorsunuz
-M
♥️
Elazığ'ıya varalı bir hafta olmuştu. Evdeki eşyalarımızı toplayıp nakliye aracıyla gelmiştik.
Elâzığ çok küçüktü. Yani, İstanbul'dan sonra çok küçük gelmişti. Ama bizim oturduğumuz semt Malatya'ya yakın sayılırdı. Buradakiler genellikle gezmek için Malatya'ya gidiyormuş. Orası daha büyükmüş. Henüz yerleşme aşamasında olduğumuz için gezme şansımız olmamıştı. Henüz alışmamıştım ama insanlar nelere alışıyordu. Buna mı alışamayacaktık?
"Nazlı? Kızım hadi yemek hazır." Annem odamın kapısını tıklatarak bana seslenirken defter ve kalemi bıraktım. Yemek hazır olana kadar ders çalışacağımı söylemiştim.
"Geliyorum!" diye seslendim.
Yeni odam eski odam gibiydi. Yani, en azından boyut olarak öyleydi. Üstümde Devrim ve altımda Can oturmuyordu. Ya da karşı apartmandaki camların yansımasından neler yaptıklarını göremiyordum çünkü binalar arası genişlik çok fazlaydı. İstanbul'daki sıkışıklık burada yoktu ve ben o sıkışıklığı özlediğimi fark ettim.
Mutfağa gittiğimde annemle babamın yüzlerinde büyük bir gülümseme ile yemek yediklerini gördüm. Evet, onlar gerçekten çok mutluydu ve ben bu mutluluklarına gölge düşürmek istemediğim için adapte olmaya çalışıyordum.
"Bunca yıl neden kendimize işkence etmişiz anlamıyorum," dedi babam lokmasını ağzına atarken. Burada her şeyin harika olacağına inanıyordu. Şehirler değişse de insanların aynı olduğunu hep unutuyordu.
"Yarın dükkân için malzemeler gelecek, değil mi? Bir an önce iş yerimizi de açalım." Annem dualar ederek başını kaldırırken bu kadar heyecanlı olmalarına anlam veremiyordum.
"Sen ne zaman okula başlayacaksın?" diye sordu annem. Onlara henüz kararımı açıkladığımı biliyordum. Olabildiğince erteliyordum fakat kaçışım olmadığını biliyordum. Yine de biraz daha ertelemek istedim.
"Anne bana çikolatalı ballı ekmek yapsana. En son ne zaman böyle güzel çikolata yedim hatırlamıyorum," diyerek taze ekmeği anneme uzattım. Taze ekmek yediğim günleri bile hatırlamıyordum. Buraya geldiğimizden beri güzel yemekler yiyerek kahvaltı yapıyorduk. Evet, yemek konusunda burayı sevmiştim. Evet, evler de genişti. Her şeyi ile iyiydi, farkındayım. Sadece alışmam gerekiyordu.
"Al bakalım," diyen annem ekmeği bana uzattı.
Yerimden kalkarken, "Ders çalışmam gerekiyor," diyerek yerimden kalktım.
Odama geldiğimde ders çalışamadan ekmeğimi yedim. Etrafımı yine korku ve endişe sardığı vakit kendimi Ahmet'i, Devrim'i ve Can'ı düşünürken buldum. Can telefon numarasını değiştirip tüm hesapları kapattığından dolayı ona ulaşamıyorduk. Olur da Snapchat'ine bakar diye yüzlerce mesaj bırakmıştım lakin dönüş yoktu. Yine şansımı denemek için telefonumu elime aldım. Arkada ses olması için müzik açtım. Yıllar sonra kendime Spotify Premium hesabı açtım. İstediğim şekilde rahat müzik dinleyebilecektim.
Nazlı: Seni çok özledim.
Nazlı: Sadece iyi olduğunu bilmek istiyorum. Seni çok merak ediyorum.
Nazlı: Can. Lütfen. Sadece iyiyim yaz. O bile yeter.
Nazlı: Bir gün mesajlarımı açacaksın, biliyorum. En sevdiğin suçunun ne halde olduğunu görmek isteyeceksin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOLMUŞ MÜREKKEP
Teen FictionNazlı, Can, Ahmet ve Devrim. Her şey Nazlı'nın Snapchat'te Naz adında fake bir hesap açmasıyla başlamıştı. Aslında onun tek derdi platoniği ile st atmakken kendini 1 Milyon skoru olan bir çocukla konuşurken buldu. Üstünde bir de sakladığı sırrı ort...