Seni Bulduğum Şehir | Sadgül

Beklenmedik Olay

Songül gözlerini hafif aralarken, kolunu üzerine atmış olduğu bedeni daha sıkı sarmaya başladı. Vücudunu esnetirken başını hafif kaldırınca Sadi'nin çenesine çarptı alnı. Gözlerini tamamen aralayınca adamın göğsüne değdi gözleri.

Sadi'nin hala uyuduğunu fırsat bilerek başını yaklaştırdı, dudaklarını adamın çene altına bastırdı.
Sadi hafif gülümserken Songül'e belli etmedi uyanık olduğunu. Kadının dudaklarının yukarı çıktığını fark edince başını eğerek dudaklarını buluşturdu.

Songül memnuniyetle mırıldanırken Sadi kadının belindeki elini iyice bastırdı.
Dudakları ayrılırken çıkan sesten başka bir şey duyulmamıştı odada.
Eliyle kadının önündeki saçları aldı Sadi.
"Günaydın güzelim."

Songül gülümseyerek eşlik etti adama
"Günaydın sevgilim."

"Kızıma da günaydın demeliyim küsmesin sonra."
Songül dudaklarını diliyle ıslatarak gülümserken Sadi eğilip kadının karnından öptü.
"Günaydın çitlembiğim."

Adamın ensesine koydu elini Songül.
"Daha günaymadı diyor."

Sadi kaşlarını hafif çatarak baktı kadına, tekrar yanına uzandı.
"Uykusu mu var kızın?"

Songül avucunu yerleştirdi adamın yanağına, hafif hafif okşamaya başladı. "Uykusu yok da babasından ayrılmak istemiyor sadece."

"Kızım babasından mı ayrılmak istemiyor yoksa karım kocasından mı ayrılmak istemiyor?"

Songül gülümserken dudaklarını bilmem anlamında aşağı büzdü. "İki kişi olduğum için bazen duygularımızı ayırt edemiyor olabilirim. Bilmiyorum belki de ben bugün böyle sarılıp kalalım istiyor olabilirim."

Sadi şaşkınlığıyla birlikte gülümsedi "Karıcığım bugün hafta içi ve bizim kalkıp hazırlanmamız gerekiyor. Sen böyle demezdin iş günleri."

"Bugün hiç gitmek ve seni yanımdan ayırmak istemiyorum Sadi."

"Allah Allah, bir şey yok değil mi Songül? Normalde bunları benim demem senin de 'Sadi giyin giyin' demen gerekirdi"

"Yok hayatım bir şey, ben sabah sabah nazlanıyorum galiba."

Sadi kadının dudağına bastırdı dudaklarını "Nazlan karıcığım kocana nazlanmayacaksın da kime nazlanacaksın."

Songül adamın ensesine yerleştirdiği eliyle adamı kendine çekerken kendi de yastıktan ayırdı başını. Kocasının dudaklarını uzun uzun öperken midesinin bulanmasıyla yüzünü buruşturarak ayırdı dudaklarını.

"Kıskanıyor galiba ama hala hangimizi kıskanıyor çözemedim."

Sadi kadının sözlerine gülümserken eğilip karnından öptü ikinci kez. "Oh güzel kızım, seninle bir anlaşma yapmamız gerekiyor artık Busenaz."

"Sadiii!"

"Dur karıcığım ya." Tekrar karnına bakarak konuşmaya başladı Sadi. "Anneyle baba festival yapacakları zaman senin uyuman gerekiyor çitlembiğim. Sen zaten daha miniciksin uyuyup büyümen gerek."

"Sadi ya, neler diyorsun daha doğmamış bebeğimize."

"Doğduktan sonra yeni bir anlaşma yapacağım ben kızımla karıcığım."

Songül adama gülümserken Sadi komodinin üzerindeki saate baktı. "Şimdi sabah festivali desem geç kalacağız diyeceksin."

"Hiç istemesede mecburen gitmek zorundayız."

Sadi kadının dudağına öpücük bırakıp yataktan kalktı.Songül'de o sırada oturur hale geçti.
"Neyse akşam festivalleri daha uzun sürüyor zaten."