Muğla

2.8K 79 23
                                    

Kadını döndürmeden geriye adımlar atmaya başladı Sadi, yatağa çarpması ile duraksadı. Ellerini Songül'ün belinden ayırdı, bedeninden teması kesmeden yukarı çıkarmaya başladı. Herbir santim yukarı kayan parmaklarında hissetti yanan bedenin daha da alevlendiğini.

Dudaklarını artık nefese ihtiyaç duyduğu an ayırdı Sadi. Maviden eser kalmayan gözleri kızaran dudakları geçtikten sonra az önce izler bıraktığı köprücük kemiklerinde gezindi. Karnının altındaki ateş çoktan tüm vücudunu esir almışken ellerini sütyenin üzerine kaydırdı Sadi. Songül'ün gözleri kapanırken Sadi'nin kulaklarını buldu sert yutkunuşu.

"Sadi."
Karısının dudaklarından dökülen kendi ismi ile gözlerini kadının zorlandığını belli eden yüzüne değdirdi Sadi. Parmakları kumaşın üzerinde çoktan kasılmış bir haldeyken kadını yormamak için devam etti yukarı çıkmaya. İki omzundaki askılara geçirdi işaret parmaklarını, yavaşça sıyırdı kollarından.
Vakit kaybetmeden sırtını kopçayı bulup çözdü hızlıca. Songül üzerinden çıkan kumaş ile anlık rahatlarken gözlerini açtı tekrar. Adamın ensesinde olan parmaklarını saçları arasında dolaştırarak aklının daha şimdiden tamamen bulanmamasını isterken sırtının serin kumaşla buluşması bir oldu. Sadi'nin bu hızlı halleri tamamen aklının başından uçmasını sağlamıştı.

Sadi kadının göbeğine baskı yapmayacak şekilde uzandı tek dizini kırarak. Önce elleri saçlarından başlayarak çıktı dudaklarının çıkmak istediği keşfe. Saçlarında gezinen parmakları indi usulca kadının sol omzuna.
İşaret parmağının tersi omzundan kolu boyunca hareket ederken Sadi kadının gözlerinden bir an ayırmıyordu gitgide koyulaşan gözlerini.

Songül'ün bedenleri arasında olan bağlı ellerini es geçti Sadi, bileğinden karnına kaydırdı parmaklarını. Avcunu yasladığı bel oyuğundan hissetti Songül'ün nasıl yandığını. Eli yukarı çıkmaya başlarken hızlanan nefesine Songül'ün dudaklarından tutmakta zorlandığını mırıltıları eşlik ediyordu.

Alt dudağını dişleri arasına aldı Songül, Sadi'nin yavaş hareketleri yüzünden iyice gerilen bedenini rahatlatmak için. Adamın sıcacık avcunun göğsünü kaplamasıyla gözlerini kapatıp başını kaldırdı yastıktan Songül, alnını yasladı adamın çenesine. "Sadi."

Sadi kendini çoktan bırakan karısının yüzünün her anını görmek için çekti hafifçe başını. Gözleri kapalı olan kadın zaten onu dağıtırken, aralık olan dudaklarından sık sık çektiği nefeslerin ılık havasını dudaklarında hissedince dayanamadı daha fazla Sadi. Dudaklarını hızlıca buluşturup Songül'ün de biraz olsun rahatlamasını istedi.

Songül bedenleri arasındaki ellerini kaldırıp adamın ensesine yerleştirmeyi arzularken Sadi kalkan kolları bileklerinden tutup başının üzerinde sabitledi. Songül zaten ayrılan dudakları ile daha fazla bu işkenceye dayanamayacağını anladı, adama baktı emir veren gözlerle. "Çöz."

Sadi'nin dudaklarına küçük bir ego gülümsemesi yerleşti, Songül'ün isteğine karşılık.
"Bu kadar çabuk mu?"

"Sadi!"
Kadının dişleri arasından fısıldar gibi çıkan sesiyle daha çok gülme isteği geldi.
Sadi elini kadının bileklerinden çekmeden başını eğdi gerdanına. Dudaklarını ağırca bastırdı kadının tenine, Songül'ün kalp atışlarını  hissetmeye başladı dudaklarında.
İçinden her vuruşu sayarken sekize gelince ayırdı dudaklarını gülümsemeyle. Çenesindeki sakalları usulca sürtmeye başladı bu sefer. Songül gözlerini kapatmış boynunu geri atmışken Sadi uzandı bu sefer çenesinin altına. Uzun uzun öpmeye devam ederken kadının cılız sesi buluyordu kulaklarını.
"Sadi...hadi..."

Daha fazla yormaya niyeti yoktu karısını, üzerinden doğrulmadan dudaklarını buluşturdu. Kadının bileklerini tutan eli buldu düğümlenmiş kravatı, zaten kolay düğüm attığı için bakmadan çözdü Sadi.
Songül bileklerinin kurtulmasıyla hemen adamın ensesine kaydırdı ellerini. İnce parmakları saçlarını kavrayıp çekiştirirken Sadi ayırdı dudaklarını.
"Nasılsın karıcığım?"

Seni Bulduğum Şehir | SadgülHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin