55. BÖLÜM

171 19 72
                                        


Cumhurbaşkanı Cerrah Ata Kolcu derin bir sessizliğin içine mesken olurken benim gözlerime yerleşen korku Kaya'nın yüzündeki tebessümün en zıt hâliydi. Öyle ki cumhurbaşkanı endişe dolu bir ses tonuyla, "Faris Lider German." dediğinde Kaya büyük bir gururla, "Sizi dinliyorum." demişti, az önceki cümlesini yenileyerek.

"Şaşırmış olmama aldanmayın lütfen, iç işleri bakanlığı binamıza darbe girişiminde bulunan terörist sizden başka kimse olamazdı, öyle değil mi?"

Kaya kendine yeni bir sigara yakarken, "Cerrah Bey, emin olun bu konuları masaya yatırıp uzun vadede konuşacağımız günler de gelecek. Fakat dilerseniz önce benim isteklerimi yerine getirelim." demişti, büyük bir sakinlik içerisinde.

Cerrah Ata Kolcu sakinliğini korumaya devam ederken, "Sizi dinliyorum." demişti, Kaya'nın kurduğu cümleyi kurarak.

Kaya sigarasından derin bir nefes alarak, "Az önce de söylediğim gibi, Neva Beyoğlu Karadağ Örgüt liderini esir aldı. Benim görevim Örgüt'ün liderini Tünel'ine teslim etmek. Hemen şimdi Türk silahlı kuvvetleri ile iletişime geçerek taaruzun bitmesi için emir verin. Karşılıklı ateşkes yapalım. Sizden askeri bir helikopter istiyorum. Ardından benim, ekip arkadaşım ve Ünal Beyoğlu için bir güvenlik koridoru temin edin. Sizin gönderdiğiniz helikoptere binerek Neva Beyoğlu'nun yanına gideceğim. Ünal Beyoğlu'nu Kerem Karadağ karşılığında kızına teslim edeceğim. Ardından aynı helikopter ile bakanlığa döneceklerine dair söz veriyorum." demişti, isteklerini sıralayarak.

Cerrah Ata Kolcu yeniden derin bir sessizliğe çekilirken ben ise o sessizliğin içindeki boşlukta kaybolmuştum. İçime yerleşen muhakeme beni kül etmeye yemin etmiş gibi her yanımı kavururken bulunduğum durumda yapacak hiçbir şeyimin olmadığının da farkındaydım. Buraya kendi isteğimle gelmiş, bir terör örgütü kurucusu Faris Lider German ile Türkiye'ye darbe girişimi yaparak seksen iki Türk evladının ölümüne şahit olmuştum. Sanırım kendimi hiçbir zaman affetmeyecek, içime düşen ateşi de söndüremeden ölecektim.

Cerrah Ata Kolcu sessizliğini bozarak, "Ünal." diyerek bozmuştu. Kaya birkaç adım atarak telefonu Ünal Beyoğlu'na uzattığında telefonu eline alarak, "Buyrun cumhurbaşkanım." demişti, sesindeki tedirginlik ile.

"Neva Beyoğlu'nun yaptığı suikast girişiminden haberin var mıydı?"

"Hayır."

"Emin misin?"

"Kesinlikle cumhurbaşkanım, bilgim dahilinde değildi."

"Ünal Beyoğlu, yıllardır Karadağ örgütü ile yakından çalışıyorsun. İstihbarata ve Türk devletine verdiğin sözler gereği kendi sorumluluğunda yürüttüğün bir operasyonun içindeydin. Keza, kızın Neva Beyoğlu'da öyleydi. Fakat Pícaro Lideri Kaya Bağdat tarafından damadın ve torunun öldürdüğü andan beri vatan meselesi olan bu operasyonu kendi lehinize çevirerek bir aile meselesi hâline getirdiniz. Neva Beyoğlu Manila'dan senin yaptığın çağrı üzerine döndü. Amacınız Karadağ örgütüne sızmak, Türk istihbaratına destek olmak olmalıydı. Fakat senin kızın Karadağ ile Türkiye arasında imzalanan ateşkes anlaşmasını bugün itibariyle bozarak, ülkesine büyük bir ihanette bulundu. Bunun neticesinde Faris Lider German tarafından yapılan bu darbe girişiminden kızın Neva Beyoğlu sorumludur. Şimdi, sen o bakanlık binasından ayrılarak Faris Lider German ile birlikte göndereceğim helikoptere bineceksin. Kızın Neva Beyoğlu ile konuşup yerini öğrenecek ve bulunduğu noktaya iniş yapacaksın. Kerem Karadağ'ı Faris Lider German'a teslim ettikten sonra kızını da alarak Ankara'ya, cumhurbaşkanlığı sarayına geleceksiniz. Bu bir emirdir, aksi olacak her durumu senin zayiatın kabul ederim."

Ünal Beyoğlu başını kaldırarak Kaya'nın gözlerine baktıktan sonra, "Emredersiniz." demişti, çaresiz bir ses tonuyla.

Cerrah Ata Kolcu'nun, "Faris Lider German." demesiyle Kaya Ünal Beyoğlu'nun elindeki telefonu alarak, "Buyrun." demişti, yumuşak bir tavırla.

ŞANS OYUNUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin