Keyifli okumalar 🌸
Bizimkilerin göz göre göre ana kapıdan çıkmayacağını bildiğimiz için -Merve de tecrübelerine dayanarak- bizi başka bir çıkış kapısına götürdü.
Furkan, Gizem, Begüm ve Cem bir arabanın köşesinde silahlarını kontrol ediyordu. Diğer arabanın yanında üç kişi vardı.
Ayakta duran iki kişiyi hayal meyal hatırlıyordum. Daha önce görmüştüm ama arabanın ön koltuğunda oturan çocuğu daha önce görmediğime emindim.
Merve'yi dürttüm. "Orada oturan kim?" diye sordum.
Merve daha yeni fark ediyormuş gibi gözlerini kısarak baktı.
"Aman tanrım!" Birden bire gerginleşti. "Onun burada ne işi var?" diye söylendi kendi kendine.
"Neden? Kim ki o?" diye sordum. Daha da meraklanmıştım.
"Barış," diye mırıldandı. "Kovan üyelerinden biri. Hatta ailesi Kovan'ın kurucularından biri diyebiliriz. Ama buraya çok nadir gelir. Hatta onu yıllar sonra ilk kez görüyorum."
Adımlarımızı yavaşlattık. İkimiz de Barış'a bakıyorduk. Vücudu arabanın içindeydi ama uzun bacağını arabadan dışarı sarkıtmıştı. Elindeki silahını kontrol ediyordu.
"Neden gelmiyordu?" diye sordum.
"Yıllar önceydi, zamanını pek hatırlamıyorum. Serkan ve Barış'ın mutlak lider olacağı bariz belliydi çünkü ikisi de hem kurucu ailelerin çocuklarıydı hem de lider olmak için cesur ve güvenilir tiplerdi. Sonra Demir geldi ama kimse onun lider olacağını düşünmüyordu."
"Daha sonra kurucular arasında anlaşmazlık çıktığını duyduk. Barış'ın ailesi hala bir Kovan üyesi ama geri planda kalmayı tercih ettiler. Barış'ın da bu durumda Kovan'a lider olmasını istemediler. Barış yerine Demir lider oldu."
"Serkan Kovan'a ihanet edince..." diye mırıldandım.
"Evet, Barış'ın ailesi işleri tekrar eline almış olmalı."
Merve'yi onayladım. Sadece birkaç yıllık bir üye olan ben bu kadar şeyi bilemezdim.
Bizi ilk gören Begüm oldu. "Aaa! Gelmişsiniz."
Begüm'ün seslenişinden dolayı bütün gözler bize döndü.
Cem bizi gördüğüne şaşırmış ve biraz da rahatsız olmuş gibiydi.
"Onların burada ne işi var?" diye sordu Furkan'a.
"Biz de biraz eğlenmek istiyoruz," dedi Merve, Cem'e dik dik bakarak.
"Eğlenmeye gittiğimizi kim söyledi?" dedi Cem sinirli bir sesle. Doğruca Furkan'a bakıyordu.
"Biraz eğlenip biraz da etrafı kontrol edeceğimizi söyledim." dedi Furkan.
"Sizin gelmenize gerek yok," dedi Cem.
"Buna sen mi karar veriyorsun?" Merve'nin duruşu dikleşti. Ben karışmamayı tercih ediyordum.
Cem, Merve'ye yaklaştı ve kolunu tuttu. "Tehlikeli olduğunu anlamıyor musun? Bu kadar inatçı olma!"
Merve kolunu hızla geri çekti. Furkan, Cem'i sakinleştirmek için kolundan tuttu.
O sırada arabanın içinde bir hareketlenme oldu. Barış arabanın içinden çıktı ve bize doğru yürüdü.
"Bırak gelsinler dedi." Soft bir sesi vardı. Beklediğimden daha kalındı ve kendinden emin bir tonla konuştu. "Onlar da bizim gibi eğlenmek istiyor anlaşılan."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fanus
حركة (أكشن)Nice ölüler, nice ölümler gördüm. Çoğu çığlık çığlığa son bulurken, pek azı sessizce olup bitti. Bazılarının ruhu bedenden ayrılıp gökyüzüne süzüldü. Kimininse ruhu yaşayan bedeninde can verdi. Gördüğüm ilk ölüm değildi bu. Sonuncusu ise hiç değild...
