Standing Next To You | Jikook

31#

(Something they can't take away, ayy)

*

Jimin nefesini tutup dövüşün başlamasını izledi.

Ringteki iki alfa birbirlerinin etrafında yavaşça dönüyorlardı şimdi. Az önce çığlıklar atıp göğsüne yumruklar vuran kaslı adam şimdi sakinleşmiş gözüküyordu. Karşısındaki rakibini tartıyordu.

Jungkook'un çenesi ise şimdi göğsüne yaklaşmış kaşları çatılmıştı. Jimin bakışlarının korkutuculuğunu buradan bile görebiliyordu. Büyük ihtimalle kokusu bir fırtına olmuştu bile.

İlk yumruğu Wonho attı. Hızlı ve keskin bir hareketle Jungkook'un sağ yanağına vurmaya çalıştığında, diğer alfa geri çekildi. Jungkook sürekli bekliyordu, saldırmıyordu.

Mesela Jimin, Jungkook'un direkt saldıracak biri olduğunu düşünmüştü. Ama alfa her adımını dikkatle atıyordu. Wonho, kas ve büyüklük olarak kocamandı. Güçlü olduğu belliydi. Jungkook da fark etmişti görünüşe göre.

Bir süre daha Wonho'nun boş vuruşları ve Jungkook'un kaçışları eşliğinde devam ederken, aniden Jungkook yerinden fırladı ve o kocaman alfanın arkasına geçip boynunu kolu arasına aldı.

Aşırı hızlıydı. Jimin gözünü bir saniye ayırsa göremezdi. Seyirciler de onunla aynı şaşkınlığı paylaşıyor olacak ki, uğultular yükselmeye başladı.

Wonho, Jungkook'un kollarında çırpınıp, rastgele yumruklar savursa da Jungkook bırakmıyordu. Kolundaki alfanın yüzü morarmaya başladığında, ringe alelacele sunucu olduğu belli olan bir adam çıktı. Wonho şimdi elini kaybettiğini kabul eder bir şekilde dizine vuruyordu.

Herkesten çığlıklar yükseliyordu. Ama Jungkook, Wonho'nun elini görse de sunucu araya girene kadar diğerini bırakmadı.

Kolunu geri çektiğinde, o koskocaman kaslı adam yere düşüp küçük bir çocuk gibi bacaklarını kendine çekmişti. Nefes alamadığı çok belliydi. Belki de soluk borusuna bir şey olmuştu.

Jungkook'un yüzü ifadesizdi, hatta sıkılmış gibiydi. Sunucunun kolunu havaya kaldırmasına kısa bir süre izin verdikten sonra, köşesindeki su şişesine ilerledi ve onu alıp kafasına dikti.

Jimin şok olmuştu.

Bu kadar kısa sürmesi, inanılmaz değil miydi? Tek bir hamleyle şampiyon dedikleri adamı indirmişti.

Bu sadece Jungkook'un kasları ve kaba kuvvetiyle değil aklıyla çalışan bir adam olduğunu kanıtlıyordu.

Alfa ringten inerken etrafı bir sürü insanla dolmuştu bile. Jimin de onlardan biri olup yanına gidip böyle bir şey yaptığı için ona kızacaktı ki, seyircilerden biri aniden Jungkook'un yanında belirdi ve olaylar arasında Jimin bir anda kalabalığın arasında kaldı.

Bağırışlar neredeyse beş katı artmıştı. Lanet olsun ki boyu kısa olduğu için ve etrafındaki herkes onu sıkıştırdığı için hiçbir bok göremiyordu ama yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunu anlamıştı.

Birden gürültünün arasında duyulan silah sesiyle, herkes sessizleşti.

Jimin'in kulakları uğulduyordu. Neler oluyordu? Kahretsin ne oluyordu? Jungkook neredeydi?

İnsanların büyük bir kısmı silah sesinden korkmuş bir şekilde çıkış kapısına giderlerken Jimin sonunda biraz ortalığı görebildi.

Jungkook'un zaten patlak olan dudağı bir daha patlamıştı ve hemen yanlarında bacağından vurulmuş bir adam yatıyordu.