Standing Next To You | Jikook

32#

(Take-take-take-take-take-take off)

*

Jimin bir şey demeden büzdüğü dudağıyla Jungkook'a baktı. Hala omegam diyordu, daha saniyeler önce ne hissettiğini söylemesine rağmen. Bu adam değişmeyecekti.

"Ben istemesem bile zorla senin omegan yapacağını söylüyorsun ya bana," derken durdu ve alfanın onaylamasını bekledi. Jungkook'un onu tutan elleriyle bakışları da sertleşti. Kafasını onaylar biçimde kısaca sallayınca Jimin devam etti. "Zorla yapmasan da ben istediğim için beraber olsak? Böyle daha iyi olabileceğini düşündün mü hiç?"

Jungkook'un sert bakışları anlamaz bir şekilde Jimin'e bakıyordu şimdi. "Ama istemiyorsun."

Jimin derin bir nefes verdi. "İstemediğimi nereden biliyorsun?"

Alfa duraksadı. Şimdi kaşları çatılmıştı. "Söyledin."

"Ben hayatım tamamen değiştiği için öyle söyledim. Ayrıca senin bu çok sahiplenici hallerin de sinirimi bozduğu için. Ben kimseye ait değilim, kendim istemediğim sürece."

Jungkook yine itiraz etmek için ağzını açacaktı ki, Jimin hızla parmağını alfanın ağzına koydu. "Ama bu istersem ait olmayacağım anlamına gelmiyor."

Bu koca alfaya bunları açıklamak çok komikti. Ama Jungkook ilk defa ne demek istediğini anlıyor gibiydi. İlk defa onu gerçekten dinliyor gibiydi. "Yani... o zaman senin istemen için ne yapmam lazım?"

Jimin güldü. İçinden, ağzını kapatsan ben zaten seninim diye düşünse de bir şey demedi. Jungkook'un dudağındaki parmağını alfanın çenesine indirdi.

"Bana saygı duymayı öğrenmen gerek."

Yumuşak bir şekilde konuşuyordu. Jungkook onu anlasın istiyordu. Araları kötü olmasın istiyordu. Alfanın bakışları da onunkiler gibi yumuşaktı ama bir itiraz da görebiliyordu Jimin orada.

"Sana saygı duymadığımı kim söyledi?" derken bakışları Jimin'in yüzündeki ellerine kaymıştı.

Bu yakın mesafe ve yumuşak konuşma, Jimin'in kalbini hızlandırıyordu. Daha dakikalar önce sinirden köpürüp ağlarken şimdi bu uysal varlığa dönüşmüştü yine işte. Alfasının onayını almaya çalışan bir omegaydı.

Jimin bakışlarını alfanın dudağına çevirdi. Patlak yeri iyice temizlemişti bu yüzden artık kan yoktu ama krem sürmediği için hala açıktı. Bakışlarını dudağından çekebildiğinde Jungkook'un da bütün dikkatiyle onu izlediğini gördü.

"Yapabileceğim şeyleri görürsen, bana bir şans verirsen sana kendimi kanıtlayabilirim alfa." derken Jimin şimdi Jungkook'un saçlarını kulağının arkasına itiyordu. Aralarındaki gerginlik hat safhadaydı. Jungkook'un göz bebekleri, Jimin'in alfa demesiyle genişlemişti şimdi. Odadaki feromonların kokusu artmıştı. İkisi de birbirlerini istiyordu.

Jungkook, bir şey demeden omeganın belindeki ellerinden birini kaldırıp Jimin'in saçının arkasını tuttu. Yüzünü kendininkine yaklaştırıyordu şimdi. Gözleri omeganın dudağına kenetlenmişti. Öpmek istiyordu belli ki.

Jimin tam dudakları birleşeceği zaman, Jungkook'un omzuna tutunarak durdu. Şimdi gülümsüyordu. Aralarında hiçbir mesafe kalmamışken, dudakları arasında milimler varken durup gülümsüyordu alfasına.

Elini Jungkook'un yanağına getirip okşarken, gözlerini ona şimdi bir açlıkla bakan alfanınkilere sabitledi ve fısıltıyla konuştu. "Önce dediklerimi yaparsan, sonra tamamen senin olurum alfa."