Standing Next To You | Jikook

23#

(I swear that I'll be right here)

*

Jungkook, şimdi Jimin'in üzerinden çekilip omeganın yanına yatmıştı.

Jimin oturdu, ardından etraftaki kıyafetlerini üstüne geçirmeye başladı. Jungkook yattığı yerde hafifçe doğruldu. Kaşları çatık bir şekilde omegaya bakıyordu.

"Ne bu acele?"

Jimin, buradan çıkmalıydı. Hiçbir şey demeden kıyafetleri vücuduna geçirmeye devam etti. Jungkook'un üstündeki kokusu, her şeyinden kurtulması gerekiyordu. Odanın bitişiğindeki banyoya doğru ilerlemek üzere kalkacaktı ki, Jungkook'un koluna koyduğu eliyle duraksadı.

"Nereye gidiyorsun Jimin? Problem ne?" derken, Jimin kokusundan, Jungkook'u endişelendirdiğini anlayabiliyordu.

Jungkook'la beraber olmak, korktuğu her şeyin doğru olduğunu kanıtlamıştı.

Alfa, her şeyiyle, sesiyle, dokunuşuyla, kokusuyla bambaşkaydı Jimin ve omegası için. Ama Jungkook'un alevine yakalanırsa bir daha kendisi için parlayamamaktan çok korkuyordu.

Kaç gündür aradığı dokunuşu almak için kavga da etseler alfayı öpmesi yetmişti. Jimin emindi ki şu an Jungkook'a eşlenelim, beni mühürle dese, alfa tereddüt etmezdi.

Ama o zaman Jimin'e ne olacaktı?

Kariyeri bitmiş, doğru bildiği her şey yanlış olmuşken, koruması gereken insanları nasıl koruyacaktı? Doğru bildiğinin arkasında güçlü bir şekilde durabilecek miydi? Yoksa bir süre sonra sınırları Jungkook'un gri sınırlarına mı dönecekti? İyiyi ve kötüyü ayırt edebilecek miydi?

Jungkook'un istediği gibi sadece güçlü alfasının yanında duran süs bir omegaya dönebileceğini ilk defa bu kadar derinden hissetmişti. Duyguları, düşünceleri her şeyi karmakarışıktı şimdi.

Omegası, alfanın yanından bir saniye bile ayrı kalmak istemiyordu ve bu Jimin'i çok ama çok korkutuyordu. Çünkü şimdi, ne kadar kolay omegasına boyun eğebileceğini anlamıştı.

Sadece alfası izin verirse ona yardım eden, kendine ait bir hayatı ve kariyeri olamayan, ileride de tamamen eve kapanıp bir iki çocuk yapmak isteyen birine dönüşmekten çok korktu.

Savaştığı her şey boşuna olacaktı. Koruduğu insanlar hep tehlikede olacaktı.

Kolunu tutan elden yavaşça kurtuldu. "Bir şey yok, duşa gireceğim."

Arkasını dönmeden ayağa kalktığında, Jungkook'un şimdi tamamen oturmuş, onu izlediğini görebiliyordu. "Ben de geleyim, seni temizlemek benim görevim."

Alfanın sesi ciddiydi. Jimin banyoya doğru yürürken konuştu. "Gerek yok, ben hallederim."

Jimin, banyonun kapısını açıp içeri girdi. Kapıyı kapatacakken, karşısında tamamen çıplak bir şekilde duran Jungkook vardı. Ama alfanın gözleri endişeli bakıyordu. "Jimin, sorun ne? Söyle, çözelim."

Jimin kafasını iki yana sallayıp konuştu. "Bir sorun yok."

Ardından Jungkook'un yoğun bakışlarını görmezden gelerek kapıyı kapattı.

Üstündeki kıyafetleri tekrardan çıkarırken gözlerinden yaşlar akmaya başlamıştı.

Omegası alfanın yanında olmak, ona sarılmak istiyordu. Daha dakikalar önce kollarındayken şimdi neden tekrar yalnız kaldıklarını anlamıyordu.

Sadece bir kere yattıktan sonra bile Jimin bu konumdaydı. Jungkook, birden tamamen alfası olmuştu ve Jimin onu istiyordu.

Sıcak suyun altına girip, suyun saçından aşağı bütün vücuduna akmasına izin verdi. Jungkook'un karnına geldiği ve ovduğu yeri yıkamak için ekstra duş jeli aldı eline. Ama yıkamak istemiyordu. Alfanın kokusu üstüne yapışsın istiyordu. Gözyaşları şiddetlendi.