(Screaming, I testify this lovin')
*
-müzik: got it/marian hill (yukarıda, jimin'in dansı da bu vibe)-
Dans pistine gittiklerinde, şimdi birbirlerine sırnaşmış insanların arasına girmişlerdi bile. Çalan müziği duyunca Jimin gülümsedi. Her şey onun istekleriyle uyumlu gidiyor gibiydi.Alfa, belindeki eliyle etrafına bakınıyordu hala. Gergindi belli ki. Bu gece hallettikleri işleri düşününce mantıksız değildi tabii ki. Ama Jimin alfanın ilgisini sadece kendi üzerinde istiyordu şimdi.
Maskeler yüzünden yüzleri gizliydi hala. Jimin alfanın kollarında dönüp kendi kollarını Jungkook'un ensesine sardı hızlıca. Alfanın bakışları etraftan onun gözlerine kaymıştı şimdi. Kaşları hala çatıktı.
Jimin umursamadan şarkıyla uyumlu bir şekilde vücudunu hareket ettirmeye başlayınca, Jungkook'un elleri beline daha da sıkı sarıldı. Jimin alfanın da dans etmesini istiyordu ama Jungkook'un buna hiç niyeti olmadığı belliydi. Ellerini alfanın beyaz gömleğinde aşağı doğru sürüyüp göğsüne indiğinde bile hareket etmemişti. Sadece Jimin'i tutup diğer insanlardan uzak duruyordu. Jimin sinir oldu. Alfayı boynundan kendine çekerken konuştu. "Dans et!"
Jungkook geri çekilirken tek kaşı kalkmış, alaycı bir şekilde omegaya bakıyordu şimdi. Ardından yavaşça kafasını iki yana salladı. Hayır diyordu.
Dans etmeyecekti yani. Jimin dans etmeyecek olan bir kütüğe bağlı kalacaktı böyle.
Müziğin ritmiyle vücudunu hareket ettirdi. Şu an güzel gözüktüğünü biliyordu. Boynunu kenara doğru attı. Ama alfa hareket etmemeye devam ediyordu.
Böyle mi davranacaktı? Peki diye düşündü Jimin. O zaman o da ona göre davranırdı.
Ellerini Jungkook'un belini sıkan ellerine götürüp çözerken, alfanın bakışları üzerinden bir saniye olsun ayrılmıyordu. Ne olduğunu merak eder bir şekilde Jimin'e bakarken, omega gözlerini devirdi ardından öne eğilerek konuştu. "Dans etmeyeceksen beni boğma! Git orada bekle beni!"
Derken eliyle barı gösteriyordu. Dans pistine uzak değildi zaten. En azından böylece kollarını beline bağlayıp onu küçücük alana hapsetmiş adamla dans etmek zorunda kalmazdı. Özgür olabilirdi.
Jungkook hiç gitmek istemese de, Jimin'in çatık kaşları ve ellerini iki yanına koymuş sinirli haline baktı. Gözlerini devirdi, ardından omeganın yanından geçerken eliyle kolunu sıktı ve kulağına eğilip konuştu. "Uslu dur."
Jimin gözlerini kısıp şimdi ondan uzaklaşan alfaya sinir sinir bakarken, Jungkook sadece göz kırptı.
Uslu falan durmayacaktı. İstediği gibi dans edecekti. Jungkook'a elindeki şeyin değerini bilmesi gerektiğini kanıtlayacaktı.
Gülümsedi.
Alfa, bara ulaşıp arkasını oraya yasladı. Tamamen Jimin'e dönmüştü. Arkasındaki barmene bir şeyler söyleyip, hemen uzatılan içkiyi de eline alırken, şimdi rahat gözüküyordu. Maskesini aşağı indirdi ve içkiyi dudaklarına götürürken, eliyle buyur işareti yapıyordu Jimin'e. Hodri meydan der gibiydi.
Jimin de kafasıyla onayladı. Ardından kendini müziğin ritmine bırakmaya başladı.
Etrafındaki neredeyse herkes birileriyle dans etse de, bu umrunda değildi. Gözlerini kapattı ve müziğin vücudundan akıp gitmesine izin vermeye başladı.
Kafasını geriye atarken, vücudu kıvrılıyor bükülüyordu. Kıyafetleri gösterişli olmasa da, hareketleri o kadar hafif ve zarifti ki, her şey akıcı görünüyordu. Ayakkabılarının minik topukları üzerinde dönerken, elleri saçlarına çıkmış oradan vücudu üzerinde gezinirken, göğsü müziğin ritmiyle inip kalkıyordu. Hayatta hissediyordu. Yaşadığını hissediyordu. Ortamın getirdiği normallik hissi mi, dansın vücudunu rahatlatması mı bilmiyordu ama, iyiydi bu his.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Standing Next To You | Jikook
Fanfictionİlk omega baş dedektif Park Jimin, yıllardır ülkedeki en büyük suç örgütünün ünlü lideriyle sonunda denk gelir. Ne var ki ülkenin en büyük suçlusu onun ruh eşidir. omegaverse, uygunsuz içerik 19.12.23 jikook #1