39#

2.9K 409 149
                                    

(Hey)

*

Çalan şarkı yukarıdaki

*

Jimin, üstünde Kitty üniformasıyla müziğin kulaklarını patlatacak şekilde çaldığı kulüpte Sungwoon'dan son talimatlarını alırken dikkatliydi.

"Sağ tarafa girme, orayla ben ilgilenirim. Jeon çetesiyle Yuno'nun görüşmesi sol arkada olacak. Orayla sadece senin ilgilenmen için diğerleriyle konuştum. Bir sorun çıkmaması gerek. Servis omegası da istenmemiş şimdilik zaten." derken Jimin anladığını belirtecek şekilde kafasını salladıktan sonra, eline oradaki tepsilerden birini aldı.

(Üniforma)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Üniforma)

Gözlerine ağır bir makyaj yapmıştı, simsiyahtı şimdi neredeyse. Üstündeki kıyafetle uyumlu pembe mor bir far da sürmüştü. Dapdar kıyafetler, dövmesini açığa çıkardığı için onu da kapatmıştı zor olsa da. Kulağına taktığı saçıyla uyumlu büyük gümüş küpeler ve dudağına sürdüğü parlatıcıyla dikkatleri dağıtmayı ve bugün burada tanınmamayı umut ediyordu.

Derin bir nefes aldı ve envai çeşitli renkle parlayan kulübe girdi. Şükür ki karanlıktı.

Yüzüne yerleştirdiği gülümsemeyle kendisine atanan sol taraftaki müşterilerle ilgilenmeye başladı. Siparişleri yüksek müzikte duymak zordu ama elinden geleni yapıyordu. Bara gidip elinde dolu içkilerle geri gelirken dikkatini bir an olsun kapıdan ayırmıyordu ama.

Masalardaki yaşlıca alfaları ve betaların kollarındaki genç omegalara bakarken iğrentisini bastıramadı. Para her şeyin anahtarıydı işte. Para sayesinde bu adamlar böyle pervasız bir şekilde takılabiliyordu.

Masaları silerken, oturanların bakışlarının arka kısmına kaydığını da hissedebiliyordu. Eskiden olsa bu konu üzerine bir saniye düşünmezdi, böyle şeylerden etkilenmeyi çoktan bırakmıştı. Bir omegaysanız her zaman cinselliğinizle ön planda olacaktınız, özellikle böyle bir yerde.

Ama şimdi kendini saklamak istiyordu. Rahat değildi. Vücudu artık bir tek onun değil gibiydi. İçinde omegasının rahatsızlığını da hissedebiliyordu. Alfaları dışında başkalarının onlara şehvet dolu bakışlarla bakmasından hoşlanmaz olmuştu.

Yaklaşık bir saati geçmişti hizmet omegası olarak çalışalı ama hala Jungkook gözükmüyordu. Neredeydi bu adam?

Tam biraz oturmak için arkaya doğru geçmeye karar vermişti ki, arkasından mekana giriş yapan kalabalığı fark etti. Durduğu yerde donakaldı. Ardından hafifçe yan çevrilerek gelişlerini izledi.

Jungkook, yanında 60'lı yaşlarında çok çirkin ama çok büyük bir egoya sahip olduğu belli olan bir adamla, yüzündeki sahte gülümsemeyle konuşarak içeri giriyordu. Tam bir beyefendi gibi giyinmişti. Üstündeki takım elbisesi, arkaya taranmış saçları ve bileğindeki pahalı saatiyle, onun bir suçlu değil bir iş adamı olduğuna pekala inanabilirdiniz.

Standing Next To You | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin