37#

3.1K 400 124
                                    

(Standing next to you, oh)

*

Taehyung'la birlikte ailesine parayı ve küpeleri göndermenin güvenli bir yolunu bulduktan sonra, Jimin betaya sarıldı ve Suga'yla kaldığı odaya girerken kafası çok bulanıktı şimdi.

Taehyung onu seviyor olmalıydı gerçekten, yoksa böyle bir şeyi tek kelime etmeden nasıl yapardı? Nasıl Jimin'in ailesi için bu kadar çabalardı? Gözlerindeki o bakış neden bu kadar hüzünlü olurdu?

Boğazına oturan yumruyu görmezden geldi ve yatağına girdi sessizce.

Görmezden gelmesi gerekiyordu. En yakın arkadaşının onu sevdiğini bilmemesi gerekiyordu. Bilmiyormuş gibi davranacaktı. Böylesi her ikisi için de daha az acı verici olurdu.

Jungkook'un haklı olması ve alfanın bunu tek bir bakışta çözmesine inanamıyordu. Şimdi evde bile yoktu. Neredeydi Jungkook? Jimin yatağında gözyaşlarını sessizce akıtırken, hayatı gözlerinin önünde parçalanırken neredeydi?

Uyku gözlerine gelirken, birlikte uyudukları geceyi hatırladı. Alfa, onun kokusunu almak için odasının önünden geçtiğini söylüyordu ama Jimin acı çekerken yoktu. Evde hiçbir işe yaramayan bir omega gibi bırakmıştı Jimin'i, kendi önemli ve gerçekten bir işe yarayacak işlerini tek başına hallediyordu. Yardımını istemiyordu bile.

Yardım edeceği tek şey saçma bir güvenlik kaydı olamazdı. Olmamalıydı. Jimin bundan çok daha fazlasını yapabileceğini biliyordu. Çok daha fazla yardımı dokunabileceğini biliyordu. Jungkook'un sadece ona gerçek bir şans vermesi gerekiyordu.

Onu sadece koruması gereken omegası olarak gördüğünden eve hapsettiğine emindi alfanın. Jimin'in evde kalıp önemsiz işlerle uğraşmasını sağlarken kendi kim bilir hangi tehlikelerle ve zorluklarla boğuşuyordu?

Jimin'e çabalayacağım değişmek için demişti ama yeteri kadar değildi bu çabası.

Üç gündür bir kere bile görmemişti onu. Bu nasıl mümkün olabilirdi? Hiç mi özlemiyordu Jimin'i?

Yattığı yerde gözyaşları hızlanırken nefesini yavaşça verdi. Suga'yı uyandırmak istemiyordu. Acı çektiğini kimse görsün istemiyordu.

Jungkook'un onu özlemediğini düşünmek, içine oturmuştu.

Alfayı gördüğü kısa sürelerde de Jungkook sadece gülümseyip aceleyle bir yerlere gitmekle meşguldü. Durup iki dakika vakit bile geçirmemişti Jimin'le.

İçi acıyordu omeganın. Ne zaman Jungkook'a bu kadar bağlandığını bilmiyordu ama olmuştu demek ki bir ara. Artık alfayı görmediği her gün acı çekiyordu.

Duygular salaktı, duygular insanı zayıf yapardı ama işte Jimin duygulardan oluşan zavallı bir omegaya dönüşmüştü. Alfasının iki dakika dikkatini alamadığı için ağlayan biri mi olmuştu gerçekten? Olmayı en istemediği kişi. Olmaktan en çok korktuğu kişi.

Bir de Taehyung vardı. Gerçekten onu seviyorsa, mahvolmuştu aralarındaki ilişki. Jimin, betaya acı çektirdiğini bilerek onu yakınında tutamazdı, tutmayacaktı. Taehyung'un onu unutması lazımdı. Jimin'in kalbi başkası için atıyordu.

Elini kalbine götürürken nefes alamaz oldu. Acıyordu. Onu görmezden gelen, eve kapatan biri için kalbinin atması acıtıyordu. Arkadaşının ona aşık olduğunu düşünmek de acıtıyordu.

Sakinleşti biraz. Ardından yatakta oturdu. Suga hala arkası dönük bir şekilde uyuyor gibi gözüküyordu.

Hoş, Jimin biliyordu ki diğer omega uyuyor olmasaydı bile, Jimin'in ağlama sesini duyup uyuyor taklidi yapardı diğeri utanmasın diye.

Standing Next To You | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin