Selamlar!
Çok sevgili Çiçekseverler size bizzat Çiçek Toprak'ın ağzından mini minnacık bir bölümle hatta bölümcükle geldim.
Bu bölümsü şeyi yazmayı bir anda akıl ettim ve bir cesaretle paylaşıyorum. Nasıl olduğu hakkında bir fikrim yok. Döver misiniz sever misiniz kestiremiyorum bile ama inşallah üzülmeyiz ;)
Bu benim bir çocuğun ağzından yazdığım ilk yazım değil ama paslanmışım.
Anne seven çiçek emojisi, kalp emojisi, Leyla emojisi.
Hadi iyi okumalar...
"Kaç para ki bir anne?" diye soran ikiz canıma şaşkınlıkla baktım. Anne parayla mı satılıyor ki? Kiloyla elma satıldığını biliyordum ama ya anne? Allahcığım Allahcığım! Bir anne kaç kilo eder ki? Çok tutar mı acaba? On çikolata parasına bir anne alabilir miyim ki? Ayy hiçbir şeycik anlamadım ben bu işten.
"Elma mı bu parayla satılsın?" diye soran Memo'ma baktım.
"Ben de onu düşünüyordum Memo düşüncemden aldın. Annenin kilosu kaça ki?"
Memo hep yaptığı şeyi yaptı elleriyle yüzünü kapadı. Canımcığımın yüzü kaşınıyor herhalde.
"Al birini vur ötekine." dedi. Kimi kime vurduğumuzu anlamasamda biriciğim Memo'cuğum söyledi diye başımı salladım. Ağabey sözü dinlemek sevapmış. Baba sözü, hala sözü, abla sözü dinlemekte sevapmış. Ay Allahcığım ne kadar çok sevap var! Ama en çok anne sözü dinlemek sevapmış. Boşuna anne almayacağız. Bizimde bildiğimiz var yani.
"Ee nerede satılıyorsa gidip alalım." diyen ikiz canıma hak verdim.
"Evet Memo hadi gidip alalım ama ben seçeceğim. Yoksa sevmem anneyi."
Memo tehditimle korkmuş olacak ki yüzünü astı. Allahcığım biliyor gönlüme göresini arıyorum ben. Annem olacak abla prenses olmalı. Gerçi benim biricik, birtanecik, aslan kral babacığım prenseslerin masallarda yaşadığını söyledi. Çok uzak olduğu için buraya gelmezlermiş ama elbet prensese benzeyeni de vardır.
"O zaman seçerken şarkı da söyletelim. Ben Pepe söyleyemeyen anne istemem." diyen ikiz kuvvetime karşı kalbimden öpücükler taşacaktı neredeyse.
"Masal da biliyor muymuş sorarız değil mi Memo? Masal olmazsa olmaz."
"Çiçeğim nereye gidip de soracağız bunları?"
Memo bugün neden bu kadar saçmalıyor ki?
"Nasıl Memo, anne almaya gitmeyecek miyiz?"
"İyi de nereden alacağız anneyi Çiçeğim?"
Memo'cuğumu akıllı zannederdim. Bilgisayarda cahiliz diye kızan sakalsız dede gibi baktım Memo'ma. Anladın sen!
"Nereden olacak Memo tabiki de Anne Esirgeme Kurumu'ndan."
Memo gülünce aşırı aşırısı harika oluyor ama şimdi neden güldü ki?
"Gülme Memo! Daha gidip anne seçeceğiz." kızmam etkili oldu ki Memo gülmeyi kesti ama bu seferde kötü kötü bakmaya başladı. Bakmasana Memo bana öyle, tek ayak üstünde durasım geliyor.
"Ya niye bakıyorsun öyle?" diye sorunca konuştu.
"Bakıyorum akıllı mısın deli misin diye."
"Aşk olsun Memo tenefüs ederim sana. İnsan hiç Çiçek'ine deli der mi?"
"Tenefüs değil tebessüp. Te-bes-süp. Tamam mı?"
Bir kere de atlamasa olmaz zaten. "Ha tenefüs ha tebefüs ne fark eder ikizparem?"
"Yalnız teessüf o." diyen Memo'ya döndük ikimizde. Sanki tebelüp diyebiliyorum da bir de doğrusunu söylüyor. Biz de biliyoruz yanlış olduğunu ama kimse bilmiyor ki içimden geçeni ağzım duymuyor.
Memo'yu tekrar edip "Teessüf" diyen ikizpareme baktım. Ne de güzel dedi. Benim de ağzım var demiyor işte.
"Ağzınızın dediğini sonra duyarsınız. Hadi gidip alalım anneyi de gelelim." deyince Memo ''Of!" çekti. Onunda canı anne çekiyor tabii. Ah Allahcığım duy halimizi. Gökten kuş yağdıracağına anne yağdırsan ya başımıza? Amin.
"Anne öyle isteyince bulunmuyor." diyen Memo'ya şaşkınlıkla baktım.
"Ama Memo dışarısı anne dolu. Ben hep görüyorum." deyip ikiz kuvvetime dirsek attım. "Sen de söylesene ikiz kuvvet."
"Evet Memo her yer anne dolu."
Memo yüzünü kaşıdı tekrardan. Canım Memo'cuğum ya! Annesizlikten hep ben biliyorum. Benimde sol yanımda kaşıntı oluyor bazen. İlacı yok mu bunun? Doğru ya anneler öpünce geçiyor. Allahcığım sen ne kocamansın. Hem anne yüzünden kaşınıyoruz hem de anne öpücüğü ile iyileşiyoruz. Her evde bir anne olsa kimse hastalanmaz o zaman. Neden düşünemiyorlar ki bunu? Büyükler çok cahil!
"Çiçeğim bir amca senin yanına gelip onun çiçeği olmanı istese ne dersin?"
"Pışık derim Memo! 10 tane anneye değişmem ben biricik babacığımı."
"Ya bak sen bile hemen kızdın. Peki biz gidip birine 'sana anne diyebilir miyiz?' desek sence o da kızmaz mı?"
"Ama Memo bu çok saçma. Bir kere benim gibi harikanın en harikası bir kızı olacak diye oynamalı."
"Evet Memo bizden iyi çocuk mu bulacak?"
Memo neden kızardı ki şimdi? Annesizlik ağrı yapıyordu ama ateşte yapıyor muydu ki? Ayy annesizlik süründüyor ya...
"Daha akıllısını bulacağı kesin." diyen Memo'cuğuma dudaklarımı büktüm. Hem deli dedi hem de başkalarının çocuklarının daha akıllı olduğunu söyledi. Bende isterdim daha akıllı olmak ama annesizlik akıl mı bıraktı ki?
Memo beni böyle görünce hemencecik sarıldı. Oy ikiz canım da sarıldı. Ne güzel sarılıyorlar böyle. Acaba anne sarılması nasıldır? Aman kim ne yapsın anneyi? Ay çok tövbe Allahcığım. Bir anlık akılsızlığıma geldi. Kızsam da Memo haklı. Annesizlik akılsızlık da yapıyor.
"Babam bile kafede çalışacak garson bulmak için gazeteye ilan veriyor. Biz dışarı çıkınca nasıl bulabiliriz ki anneyi? Olmaz." diyen Memo'cuğuma baktım. Babam ilan verip garson buluyorsa bizde ilan verip anne bulamaz mıydık? Bulurduk bulurduk...
3'ü bir aradanın gazeteye ilan vermek akıllarına böyle geldi işte.
Sağlıcakla kalın!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sana Anne Diyebilir Miyim? (1. ve 2. Kitap)
Humor(Sana Anne Diyebilir miyim ve Bana Anne Diyebilirsin adlı romanlar tek çalışmada toplanmıştır.) DİKKAT! Bağımlılık yapabilir. Deneyimli/Deneyimsiz Anne Aranıyor. *25-30 Yaşları arasında bayan *Babamızın karısı olacak *Çok çocuk seve...