Şehvetin Esiri

21.Bölüm

Belki bu bölümde bazı şeyler size daha mantıklı gelmeye başlar. Ya da mantıklı demeyeyim de aradığınız cevapları bulabilirsiniz. Bundan eminim!

Umarım bu bölümü de seversiniz. Yazım tarzım biraz daha farklı bu bölümde. Akıcı olmasına özen gösterdim. Umarım duyguyu sizde hissedersiniz...

Ayrıca multimedyada ki şarkının ritmi bölüme çok uyuyor. Hintçe olması sizi rahatsız etmesin. Şarkının tınısına önem verin. Kadının sesi sizi bölümle birlikte sürükleyip götürecek :)

Avucunun içinde tuttuğu küçük hapı Murat'a belli etmeden sıkı sıkıya tutmaya devam ediyordu genç kadın.

Önünde ki belgelerle uğraşan Murat kafasını kaldırmadan "Esra! Böyle bir hatayı nasıl yaparsın anlamıyorum. Son zamanlarda hiç iyi değilsin. Bu dalgınlığın sebebi ne? " diye söylendi. Son zamanlarda duyduğu bu ikazlara her zamanki gibi aldırış etmeyen genç kadın oturduğu koltuktan kalkıp "Özür dilerim," dedi kısık tuttuğu sesiyle.

Bir yandan da dikkat çekmeden içeceklerin bulunduğu dolaba ilerlemeye başladı. Murat'ın sık içmediğini bilse de bu akşam onu ikna edecekti. İçki şişesinin kapağını tek elle zorlansa da açtı. Kapağın çıkardığı sesi duyan Murat "İçeceğine gel yardım et," dedi uyarıcı bir sesle.

Bardağa içkiyi koyan genç kadın avucunda tuttuğu hapı hızlı bir hareketle bardağa attıktan sonra arkasını döndü. Murat'ın halen daha belgelere baktığını görünce içi rahatlamıştı. Bilerek çıkardığı bu sorunlar onu kendine daha çok yakınlaştıracaktı. Biliyordu ve emindi.

Murat'a cevap vermeden beklediği iki dakikada hap anca erimişti. Doldurduğu bardağı alıp Murat'ın önüne yavaşça bıraktı. Ardından karşısındaki koltuklara geçip oturdu. Şu an onu etkilemeye çalışmıyordu. Çünkü biliyordu ki Murat onu arkadaşı olarak görüyordu.

Bardağı genç kadına doğru iten Murat "İçmeyeceğim," dedi kafasını kaldırmadan. Bu hallerine alışık olan fakat dayanmaya gücü kalmayan genç kadın derin bir nefes aldı.

"İsteyerek olmadı. İnan bana nasıl gözümden kaçtı bilmiyorum. Dediğin gibi iyi değilim bu aralar," dedi genç kadın üzgün tuttuğu sesiyle. Kafasını dizlerine eğmiş ve Murat'tan gelecek tepkiyi bekliyordu.

"Neyin var?" Sakin ve anlayışla çıkan sese çevirdi kafasını genç kadın. Murat kafasını kaldırmış ona bakıyordu. Yüzünde ki şefkat yılardır alıştığı bir görüntüydü. Alıştığı ama vazgeçemediği bir görüntü.

Omuzlarını silken genç kadın bir şey dememişti. Biliyordu ki Murat onun gizemli hallerine alışıktı.

"Lütfen iç ve biraz rahatla. Benim yüzümden geriliyorsun. Bu saatlere kadar şirkette kalıyorsun zaten," içkiyi içirmek için her yolu denemekte kararlıydı genç kadın. Murat hareketsiz kalınca başka yollar düşünmeye başladı genç kadın. Tam o sırada bardağı kafasına diken Murat tek dikişle bitirmişti içkiyi.

Beklemediği bir hareket karşısında şaşıran fakat mutluluğunu gizleyen kadın anlayışla gülümsedi.

Tebessüm eden Murat "Oldu mu?" dedi. Gülümseyerek kafasını salladı genç kadın. Elindeki belgeleri bırakıp bilgisayarı önüne çeken Murat "Şimdi çalışmaya devam. Sistemde ki eksikleri ben bulurum. Sen evraklardan devam et," dedi. Ardından evrakları genç kadının önüne itti.

Kafasını onaylarcasına sallayıp "Tamam, ama öncesinde bir lavaboya gideyim," dedikten sonra yerinden kalktı genç kadın. Murat'ın bilgisayardan gözlerini ayırmadan kafasını salladığını görür görmez odadan çantası alarak çıktı. Yüzünde ki gülümseme silinemezdi. Sonunda istediği olacaktı. Bir aksaklık çıkmadan hem de!