2. Ay Listesi

40.3K 2.1K 260
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen :)

Kitabın başlarındaki karamsar hava size biraz boğucu gelebilir ama pes etmeyip devam ederseniz siz de iyi ki devam etmişim yorumu atanlardan biri olabilirsiniz :)

AY LİSTESİ

23 Gün Önce.

"İstediğin kadar saklan, bundan asla kaçamazsın!"

Maggie her zamanki abartılı enerjisiyle arka bahçemize adım attığında, tam da söylediği gibi saklanıyordum. Ve evet, akşamki kabul töreninden ne yaparsam yapayım asla kaçamayacağımı biliyordum.

Bu akşam ay listesinde Sarmaşık'a kabul edilen yeni nesillerin isimleri belirecekti. Bridge kasabasında yaşayan büyücülerin neredeyse tamamı Sarmaşık'ta okumuştu. Onların çocukları ve onların çocukları... Tuhaf bir şekilde kasabadaki en sıradan büyücüler bile son derece kuvvetliydi. Sarmaşık girilmesi çok zor bir okul olduğundan dünyanın farklı yerlerindeki büyücüler kabul edilmemeyi pek fazla takmazlardı ama burada Sarmaşık'a kabul edilmemek, büyücünün soyuna sürülen ve asla silinmeyen kara bir leke olarak görülürdü. Bundan beş sene önce kızları kabul edilmeyen Lee ailesi hâlâ konuşulurdu burada. Maruz kaldıkları aşağılamalara dayanamayıp şehri terk etmelerinin üzerinden dört sene geçmişken hem de. Onların başına gelenler aklıma geldikçe akşam için daha fazla geriliyordum. Evans ailesine sürülen kara leke ben olmak istemiyordum.

Maggie, terastan bahçeye inen geniş ahşap basamaklarda yanıma oturduğunda, diğer yanıma da kedisi Mavi oturdu. Kedisi mavi falan değildi. Bildiğimiz gri - beyaz, sıradan bir kediydi. Adının Mavi olmasının nedeni, Maggie'nin en sevdiği renk olmasıydı.

Gözlüğümü işaret parmağımla itip gözüme iyice yerleştirerek Maggie'ye döndüğümde, o da beni dikkatle inceledi.

"Gerçekten kabul edilmeyeceğini düşünüyorsun," dedi, çok saçma bir düşünceyi dile getiriyormuş gibi. Mavi bu ve buna benzer sohbetlerimize aşina olduğundan bizden sıkılmış gibi bir ses çıkarıp yanımızdan ayrıldı.

"Sadece ben değil, annem de bugün için pek hevesli değil," dedim umutsuzca. "Ona bu konuda yanıldığını söylemek ister misin?"

Bir şey söylemeyeceğini biliyordum. Maggie, anneme bir şeyler anlatmaya çalışmaktan yıllar önce vazgeçmişti. Çünkü annem Mag'in söylediklerinin üzerinde bir saniye bile düşünmüyordu. Annemin kendini dünyanın en haklı insanı olarak gördüğünden emindim.

Beni güldürebilmek için ses tonunu değiştirerek annemin taklidini yapmaya başladı. Bunun her zaman işe yaradığını biliyordu. Komikliğinden ziyade annem yüzünden benden uzaklaşmaktansa onu beni güldürebilmek için kullanması güldürüyordu beni. Mag, bir insanın sahip olabileceği en mükemmel arkadaştı.

"Bayan Carter! Her zamanki gibi en uygun zamanda geldiniz. Sizin de Emily gibi akşamki tören için hazırlanıyor olmanız gerekmiyor muydu? Ayrıca papağan gibi gezmekte kararlı mısınız?"

İkimiz de gülmeye başladığımızda annemin bizi duymaması için ağzımı kapadım. Bizi duyarsa yanımıza gelip akşam için endişeli olmamız ve burada oturmak yerine kabul edilirsek neler yapmamız gerektiği konusunda düşünmemiz ile ilgili bitmek bilmeyen bir vaaza başlardı. Saatlerce konuştuktan sonra da umutsuz vakalar olduğumuzu söyleyip yanımızdan ayrılırdı. Maggie'nin saçları ile ilgili de bir şeyler eklemeyi asla unutmazdı. Ne zaman unutmuştu ki?

Büyücüler sadece siyah giyerdi bunun nedenini onaylamasak da anlayabiliyorduk. Ama Maggie'nin rengarenk saçlarına neden bu kadar kafayı taktıklarını anlayamıyorduk. Cadıların geleneklerine bu kadar bağlı ve kapalı bir ırk olması, hatta bazen işi bağnazlığa kadar ilerletmeleri sinir bozucuydu. En azından Maggie ve benim için. Birçoğu için hava hoştu çünkü bağnazlıkları, sıradan olarak adlandırdıkları insanlardan üstün olduklarını düşünmeleri ile bağlantılıydı. İnsanların bizlerden daha aşağı bir tür olduğu düşüncesi bazı büyücülerin en masum düşünceleriydi. İnsanlar hakkında çok daha iğrenç şeyler düşündüklerine şahit olmuşluğum vardı.

CADI | ASKIDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin