Emily'nin Gölgeler Kitabı

30.7K 1.8K 116
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen :)


Emily'nin Gölgeler Kitabı

Ocak 24

Sabahın ilk ışıkları

Gölgeler kitabı, cadılar yeni nesil olduğunda, yani herhangi bir büyü okuluna kabul edildiği ilan edildiğinde aile büyüğü tarafından verilen bir defterdir. Cadı, bu defteri yabancı gözlerden saklamak için bir büyü kullanır. İçini ise kendi büyü denemeleri, büyüleri ve büyü malzeme listeleriyle doldurur. Bir cadının gölgeler kitabı, cadı öldüğünde soyundaki sıradaki kişiye verilir. Ancak cadı kitabını tamamlayamadan ölürse, kitabı da onunla birlikte yakılır. Cadıların bu tarz gelenekleri olmasa ya da en azından cadılar geleneklerine bu kadar bağlı bir tür olmasaydı şimdi olduğumuzdan çok daha güçlü olurduk. Cadıların paylaşma huyu yoktur. Büyülerini kendilerine saklarlar. Bu gelenek yüzünden ne büyüler unutulup gitti kim bilir...

Şimdi aklında bazı sorular vardır muhtemelen. Bu kitap –defter- neden benim elimde, Emily'ye ne oldu, neden gölgeler kitabını uygun görüldüğü gibi büyülerini yazmak için değil de bir günlük olarak kullandı?

Bir kere benim gölgeler kitabıma yazabilecek büyülerim yok. Bu konuda gerçekten başarısızım. Yeni büyüler üretmek benim için çok zor, o yüzden yazmıyorum. Ayrıca çocuğumun olacağını falan da sanmıyorum. Muhtemelen Muninn ile birlikte yaşlanıp, ölüp gideceğim. O yüzden bu kitap senin elinde.

Yalnızca bil istiyorum... Emily diye biri vardı ve bunları yaşadı, bunları hissetti. Muhtemelen okuduklarına inanmıyorsun ve deli olduğumu düşünüyorsun. Ya da bu okuduklarının bir yazarın elinden çıkmış, başarısız bir kurgu olduğunu düşünüyorsun. Olsun... Önemli değil. Tek bir isteğim var senden. Hayatım değersiz olsa da, anılar her zaman değerlidir. Okuduktan sonra bir kenara atma olur mu? Hem belki başka bir şey olur. Okuduklarını başkalarıyla paylaşır, cadıların gerçekten var olduğunu insanlara duyurursun. Böylece en azından bizden sonraki nesiller daha rahat yaşar. Ama dikkat! Saçma isteklerde bulunmayın ve cadılara çok fazla yaklaşmayın çünkü sinirleniyorlar ve bir cadıyı kızdırmak, hayatta yapmak isteyeceğiniz son şey bile olmamalı. Ayrıca sakın ha onlara cadı demeyin! Benim dediğime bakma, onlara göre bir büyücüye yapılabilecek en büyük hakaret ona cadı demektir. Çünkü cadı kelimesi, ortaçağda insanların kadınları aşağılamak için çıkardığı ve onları ölüme götürmek için uydurduğu bir kelime. O yüzden kendi ırkımızın bile kendine cadı demesi büyük hakaret. Irkımızın ne kadar saçma takıntıları olduğunu anlayabiliyor musun?

Biliyor musun, yıllardır gölgeler kitabıma kavuşmanın hayalini kuruyordum. Akşamları yatmadan önce neler yazacağım hakkında planlar yapıyordum. Ben diğerleri gibi büyü denemeleri ile doldurmayacaktım kitabımı. Zaten neslimin devamı gelmeyecekti ve ben sıradan bir insana verecektim kitabımı, ne gerek vardı ki? O yüzden kendim olacaktım kitapta. E yani, büyü okulu sıradan bir yer değil. Yaşadıklarım belki sıkıcı olabilir ama sıradan olmayacak... Her şey harika! Ancak henüz ilk sayfasında, Darren Mathers'dan bahsedeceğim aklımın ucundan bile geçmemişti.

Ahhh, Darren Mathers!

Her şey şöyle başladı: Okula kabul edildiğim açıklanıp, herkesin önünde büyülü gösterimi yapacağım sırada birisi tüm konsantrasyonumu böldü. Bunun nasıl bir şey olduğunu anlayamayacaksın ama bu imkânsızdı. Ben kendimi hiçbir ses ya da kokunun, yani dikkatimi dağıtacak hiçbir şeyin giremeyeceği büyülü bir bariyere kapatmışken o yalnızca varlığıyla dikkatimi çekti. Bu cadılar için bile imkânsız bir şey. Biz bile göremediğimiz birinin varlığını o kadar uzaktan hissedemeyiz ama ben hissettim. Hele ki büyülü bir konsantrasyonu bölmek...

CADI | ASKIDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin