33. Maggie

6.9K 901 93
                                    

OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN LÜTFEN :)

Bölüm başlıktan da anlayacağınız üzere Mag'in bakış açısından.

MAGGIE

Ormanda yürümeye başladığımızda nereye gittiğimizi anlamamıştım ama şimdi nereye yaklaştığımızın farkındaydım. Ormanın derinliklerinde, okulun yanından geçen nehre bağlı bir şelale vardı. Son birkaç ağacı da geçtiğimizde, şelale ve altında oturmuş Dom görüş alanımıza girdi. Dom'un günlerdir burada oturuyor olması nedeniyle hem dehşete düşmüş, hem de onların aslında bir iblis olduğu ve çok güçlü oldukları gerçeğini bir kez daha fark etmiştim. Çok değil, bundan birkaç ay önce iki iblisi kendi ailendenmiş gibi seveceksin deseler gülmekten yere düşerdim. İblisler önceden her büyücü gibi benim de kabuslarımın başrolleriydi. Hayattaki en büyük korkumdu onlar. Oysa şimdi geldiğimiz duruma bakın. Hayat gerçekten tuhaftı. Tuhaf kelimesinin yeterli gelmeyeceği kadar tuhaf hem de.

Dominic, bir kayanın üzerine bağdaş kurarak oturmuş, su kafasından aşağı akarken gözlerini kapatmış, hiç kıpırdamadan duruyordu. Darren dünyadaki tüm cadıları öldürmemek için kendini alkolle uyuşturduğunu söylemişti. Dom da bir katliam çıkarmamak için kendini bu şekilde sakinleştiriyordu demek ki.

Biz açıklık alana çıktığımız anda oradaki varlığımızın farkına varmıştı.

"Emily Ramona'yı bulmuş, bizi bekliyorlar," diye seslendi Darren.

Dominic en ufak bir tepki bile vermedi. Gözlerini bize dikmiş, taş gibi bir ifadeyle bize bakıyordu. Gitmemizi beklediğini söyler gibiydi.

Bu sefer şansımı ben denedim. "Bir an önce harekete geçmemiz gerekiyor Dom! Daha fazla vakit kaybedemeyiz! Eğer başarılı olamazsak ailemi kaybedeceğim! Görüler geliyor, ailemi katledecekler!"

Dom bu sefer bir tepki vermişti. Aile onlar için her şeyden önemliydi. Kayanın üzerinde ağır ağır ayağa kalktı. Birkaç saniye vücudunu esnettikten sonra, tek sıçrayışla yanımıza geldi. Eğer görüler beynimi kemiriyor olmasaydı, bu hareket sayesinde önümüzdeki iki gün boyunca ağzım açık gezeceğime emindim.

"Ne görüyorsun?"

"Ailemi katlettiklerini."

"Yarı tanrılar mı?"

"Evet."

Dom başka bir şey söylemeden yürümeye başladı. "Öyleyse gidelim."

Geldiğimiz hızla geri dönüp, arabaya bindik. Dom'un bize yardım etmekten vazgeçtiğini düşünmüştüm ama öyle değildi. O sadece sakinleşmeye çalışıyordu.

"Önce eve uğrayalım," dedi Darren. "Dom üzerini değiştirsin, birkaç parça eşya alalım."Arka koltukta oturan Dom'a aynadan ters bir bakış atarak ekledi. "Arka koltuk sırılsıklam oldu, arabayı da değiştirelim."

Geldiğimizden çok daha yüksek hızla evlerine döndük. Hazırlanıp yeniden yola çıkmamız yalnızca birkaç dakika almıştı. Bu seferki rotamız, Emily ve Ramona'nın bizi beklediği kendi evimdi. Emily'nin nasıl yaptığını bilmiyordum ama Ramona'yı bulmuş ve bizimle kalması için ikna etmişti. Dom'u almak için giderken gelen mesajdan öğrenmiştim. Mesajı okuyup, Emily'nin sevdiği biri istediğinde cehennemin dibinden taş bile getirebileceğini ve onun muhteşem biri olduğunu söylediğimde, Darren'ın dudaklarında belli belirsiz bir gülümseme yakalamıştım. Bakışlarının değiştiğine de emindim. Her ne kadar belli etmese de, Darren'ın Em'i tanıdıkça ondan hoşlandığının farkındaydım.

CADI | ASKIDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin