CADI | ASKIDA

8. Parti

OY VERMEYİ YORUM YAPMAYI VE ARKADAŞLARINIZA ÖNERMEYİ UNUTMAYIN LÜTFEN. :)

☾

PARTİ

Akşamki partiye hazırlanabilmemiz için odalarımıza gönderildik. Tabii ki partiye falan katılmayacaktım. Maggie'yi bırakıp Juliet ve Lana ile odamıza çıktım. Mag'e kızgın olduğumdan falan değildi, mutlu görünüyordu rahatsız etmek istememiştim. O burada, yıllardır kurduğu hayallerini bulmuştu ve ben bulamadığım için onu suçlayamazdım. Sarmaşık'la ilgili hayallerim geldiğim an koca bir balon gibi söndüğü için kimseyi suçlayamazdım. Yıllardır süregelen ait olmama hissi benimle alakalıydı. Aradığım ama bulamadığım bir şey, içimde tamamlayamadığım eksik bir yer, boşa çıkmış hayaller... Ancak olay bu değildi. Asıl sorun, ait olmadığım bir yer değildi. Yani sorun okul değildi, benim bu dünyaya ait olmamamdı.

Parmaklarımın arasına geçen parmaklarla düşüncelerimden arındım.

"Yine hangi dünyalara daldın?" diye sordu Mag, el ele tutuşan ellerimizi ileri geri sallayarak. Çocukluğumuzdan beri yapardık bunu.

"Akşamki parti için ne giyeceğimi düşünüyordum," dedim alayla gülerek.

Maggie ise göz devirdi. "Neden beni beklemedin?"

Omuz silkerek cevap verdim. "Eğleniyormuş gibi görünüyordun, o yüzden rahatsız etmek istemedim."

Maggie beni merdivenlerdeki kalabalıktan çekerek koridora çıkardı. Diğer elimi de tutup gözlerimin içine bakarak konuştu.

"Özür dilerim Emily."

Konuşmayı öğrendiğimiz andan itibaren en yakın arkadaşım olan Maggie'yi birazcık tanıdıysam, onu hayal kırıklığına uğrattığımı söylediği için kendinden nefret ediyordu. Senelerce benim daha cesur biri olmam için uğraşmıştı. O haklıydı ve böyle hissetmesini istemiyordum. Neden bahsettiğini bilmiyormuş gibi gülümseyerek cevap verdim.

"Neden özür diliyorsun ki?"

"Yapma Emily," dedi, omuzlarını düşürerek. "Sen beni ne kadar iyi tanıyorsan ben de seni o kadar iyi tanıyorum."

Gülümsemem dudaklarımda asılı kalırken bakışlarımı yere çevirdim.

"Senin de böyle olmayı istemediğini biliyorum ki değilsin de zaten. Benim yanımda gerçek Emily'sin ve gerçek Emily öyle biri değil. Gerçek seni herkesin görmesini istediğim için bazen üzerine fazla geldiğimi biliyorum. Yapmamalıydım."

Ona bakarken bu sefer gerçek bir gülümseme ulaşmıştı dudaklarıma.

"Önemli değil Mag, gerçekten. Daha çok çabalayacağım. Söz."

☾

Parti için herkes en güzel kıyafetlerini ve cüppelerini giymiş, en gösterişli takılarını ve şapkalarını takmıştı. Mag, Juliet ve Lana'nın heyecanı beni de heveslendirmişti.

Juliet ve Lana henüz siyah giyinme saçmalığının olmadığı ortaçağ zamanından cadıların kıyafetlerini, Mag gotik ama modern bir cadı görünümünü seçmişti. Aynı zamanda aşırı seksi görünüyordu.

Juliet ve Lana görünümlerine uygun olarak kızıl renkte upuzun peruklar takmış, üst kısmı etrafını örgü ile çevirecek şekilde büyük bir topuz yapmış, saldıkları alt kısmın birkaç tutamını örmüşlerdi. Ayrıca kıyafetlerinin rengiyle uyan küçük çiçekler takmışlardı saçlarına. İnanılmaz derecede güzel görünüyorlardı.

Mag, gotik görünümüne ters düşen gökkuşağı rengindeki saçlarını büyük dalgalar şeklinde salmıştı. Bu tarz zıtlıkları her zaman severdi.