Bir şans daha?-47

188 16 1
                                    

O an aklından neler geçtiğini çok merak etmiştim doğrusu ama sormamıştım.
"Benim biraz işim var.1 saate dönerim."
"Geç kalma lütfen."
"Tamam."
Arsel giderken yanağımdan öptü ve evden çıktı.Bende bebeği beşiğine yatırıp odadan çıktım.Eğlenceli güzel falan ama çok yorucu be bu bebek işi.Vallahi çok yoruldum bugün.Ayıcıklı pijamalarımı çekip koltuğa yattım ve televizyonu açtım.
Acaba yarım yamalak takip ettiğim saçma dizimde bu hafta ne tür entrikalar dönüyordu...
***
Yazardan*
Arsel kapının önünde bir sigara yaktı ve içine çektiği dumanı gökyüzüne bakarak üfledi.İçinde gerçekleşen çetin kavgaları bugün sonlandıracaktı.Telefonunu çıkartıp adamlarından birini aradı.
"Buyrun Arsel Bey?"
"Her şey hazır mı?"
"Evet efendim sizi bekliyoruz."
"Tamam.Ben gelmeden bir şey yapmayın.Birazdan ordayım."
Kısa süren telefon konuşmasının ardından Arsel,sigarasını bitirip arabasına atladı ve mekâna geldi.Burası yıllar önce çıkan bir yangında boşaltılmış olan bir fabrikaydı.Şimdiyse insan içinde yapılması uygun olmayacak işlere ev sahipliği yapıyordu.
"Hoşgeldiniz Arsel Bey."
"Uyandı mı?"
"Evet efendim."
"Kafasındakini çıkartın."
Arsel bir sandalye çekip oturduğunda emri yerine getirildi.
"Bu yaptığınızı size ödeteceğim.Kimse bana böyle bir muamele yapamaz!"
Eylül ışıktan kamaşan gözlerini kırpıştırırken karşısında Arsel'i görmesiyle dahada sinirlendi.
"Vay be,demek böyle oluyor.Beni buraya seyretmek için mi getirdiniz Arsel Bey?"
Arsel gülümseyip saçlarını karıştırdı ve "Aslında seni buraya neden getirdiğimi çok düşündüm, ilk bulduğum yerde öldürmem gerekirdi."dedi
"Sakin ol şampiyon ablanı öldürecek kadar ne yaşadın?"
"Bu soruyu benim sana sormam gerekir.Bütün bu yaptıklarına sebep olan ne Eylül?"
Konuşma Eylül'ün beklemediği bir yönde başlamıştı.Arsel'in yönelttiği soru karşısında ne söyleyeceğine karar veremedi ama hazır lafı açılmışken içinde ki her şeyi dökecekti.
"Neden beni düşmanın olarak görmek yerine bir kez olsun kardeşin olarak görmek istemedin?"
"Kendini hiç benim yerime koydun mu Arsel?Kendinden her konuda daha başarılı bir kardeşin var,baban erkek çocuğu delisi ve oğlunun başarılarıyla bile asla yetinmek bilmeyen,hep daha fazlasını isteyen,aza asla tahammül edemeyen bir insan...Ne yazık ki senin koyduğun hedefler benim yeteneklerim için çok fazlaydı, hep senin gölgende kaldım Arsel.Bunları hiç düşündün mü?.."
Arsel paketinden bir sigara çıkartıp dudaklarının arasına koydu.
"Olduğumuz insan,olmak istediğimiz insan mıdır her zaman?"
Sigarasını yaktığında Eylül düşünüyordu.
"Çalışıp gelmişsin."
Arsel gülümseyip dumanı ağır ağır dışarı üfledi.
"İnsan olmak istediği gibi olamıyor."
Yükselen dumanları bir kedinin yün yumağıni takip edişi gibi izliyordu ikiside.Eylül onun sessizliğinden faydalanarak devam etti.
"Ne o?Bana içimde ki iyiliği bulmamı öğütleyeceğin o klişe konuşmaya mı geldi sıra."
"Hayır,her zaman özgünlükten yanayım biliyorsun.Hem ben senin içinde ki iyilikten ümidimi keseli çok oldu."
Eylül bu duruma bozulmuş olsada çaktırmadı.Başından beri merak ettiği soruyu ona yöneltti.
"Bana ne yapacaksın Arsel?Ne istiyorsun benden?"
Sigarasından derin bir nefes alıp arkasına yaslandı ve gözlerini kapattı.
"Sigaraya ilk başladığım zamanları hatırlıyor musun?"
"Bunun konuyla ne ilgisi var?"
Arsel,Eylül'ün söylediğine aldırmadan devam etti.
"Babam izmaritleri bulduğunda deliye dönmüştü.Vurduğu yerlerin acısını hâlâ hissedebiliyorum biliyor musun?"
Kolunu sıvazlayıp gülümserken bakışları bir noktada sabitlendi.Aklından geçen o kötü anılar yüzünde ki gülümsemeyi alıp götürmüştü Eylül'de o günü hatırladığında içi sızladı.Babası Arsel'in sigara içtiğini öğrendiğinde onu bayıltana kadar dövmüş,kardeşinin dayak yemesine dayanamadığı için suça ortak çıkarak kendiside bu dayaktan payını almıştı.
"Bazen rüyamda görüyorum onu,bana vururken gözlerinde beliren o öfkenin damarlarımda gezdiğini hissediyorum."
"Onun oğlusun,farklı bir şey beklenemezdi."
"Ama o gün bir şeyi anladım."
Hâlâ sigarasının dumanını izliyordu ve sanki Eylül'ü duymuyor gibiydi.
"Bir insana acı vermek...Onu yapmak istediği şeyden alıkoymuyor."
Sigarasından bir nefes daha çekip yere attı.Dumanını Eylül'e üfledikten sonra güldü "Şekilde görüldüğü gibi."
Eylül için gittikçe sıkıntılı bir hâl alan bu konuşma, Arsel içinde onun ki kadar zor geçiyordu.Her ne yapmış olursa olsun ablasını eli kolu bağlı bir şekilde karşısında tutmak onu üzüyordu.İçinde biriktirdiği öfkenin ve merhametin ağırlığı onu yoruyordu.
"Tek istediğim senin hiçbir şey yapmadan elde ettiğin mutluluğun yarısı kadarına sahip olmak Arsel.Hayatım boyunca hep senin gibi olmak istedim,bunu senin istemen gerekirken,ben senin gibi olmak istedim!İnsanlar benimle gurur duysun,herkesin saygı duyduğu biri olayım istedim..."
Eylül artık kendini tutmuyor,dilediği gibi konuşuyor ve ağlıyordu.
"Ve hep yanıldığım şeyde,bunun parayla satın alınacağını sanmaktı.Şimdi çok param var ama ne bir ailem ne de beni seven,saygı duyan insanlar!"
Arsel karşısında hüngür hüngür ağlayan ablasına ifadesizce baktı.Tuhaftı ki onun göz yaşları Arven'in ki kadar yakmıyordu canını.
"Hadi bana,benden ne kadar nefret ettiğini anlat abla."
***
Arven*
Bebeğin ağladığını duyunca yattığım yerden kalkıp odasına gittim.
"Sadece emziğin düşmüş küçük tosbağam.Bak işte burada."
Yavaş yavaş beşiğini sallarken telefonuma Ece'den mesaj geldi.
^5 dakikaya evinizdeyim.Umarım evdesindir.Bu gece deli gibi yiyoruz!^
"Manyak bu kız ya."dedikten sonra odadan çıktım.Söylediği gibi kısa bir sürede gelmişti.Elindeki poşetleri üzerime yığıp içeriye geçti.
"Bomba gibi haberlerim var kız koş koş!"
Poşetleri mutfağa bırakıp yanına gittim.
"Anlat bakalım ne oldu?"
"Düğün tarihini belirledik.Kasım'ın 12'si."
"O kadar yakın mı?!"dedim şaşkınlıkla, sonrasında bu şaşkınlık yerini tatlı bir öfkeye bıraktı.
"Ya benim giyecek bir şeyim yok ama bana yapılır mı bu?!"
"Ya kız bulursun sen bir şeyler.Onu boşverde şimdi şuna bak!"
Ece ayağa kalkıp tişörtünü kaldırdı.
"Belli oluyor mu?"
Azıcık şişmiş karnına bakarak gülümsedim ve parmaklarımla işaret ettim.
"Şu kadarcık."
"Ayy güzelim göbüşüm kocaman olacak Arvi kapıdan bile geçemeyeceğim belkide."
"Abartma istersen."
"Ama ..."
Ece tam bir şey söyleyecekken o bilindik ağlama duyuldu yine.
"Kız bu ses ne?"
"Aa o mu?Şey...Gel,seni biriyle tanıştıracağım."
Ece'yi kolundan tuttuğum gibi bebek odasına getirdim.
"Kıııızz!Bunu hangi ara yaptınız?!"
***
Yazardan*
Arsel hava almak için dışarıya çıktığında art arda yaktığı 3. sigarasındaydı,Eylül hakkında bir karar vermesi gerekiyordu.Emindi ki bu kararı tek başına verdiği için babasıyla tartışacaklardı ama bunu çokta önemsemiyordu.Ki zaten Ahmet Bey,Arsel vurulduğundan beri ona karşı çok ılımlıydı.
Eylül'ün yanına döndüğünde onun,önce ellerini sonrada ayaklarını çözdü.
"Bunu neden yapıyorsun Arsel?"
"Neyi?"
"Sana çok kötü davrandım.Sadece seninle kalmayıp bu kötülüğün içine Arven'i de kattım.Benden kurtulma şansın varken neden değerlendirmiyorsun?"
Arsel ipleri yere atıp ayağa kalktı.
"Ben seni bana yaptıkların için affediyorum,Arven'e yaptıkların için değil."
"Salaksın."
"Merhamet denilen şey herkese bahşedilmiyor."
Eylül oturduğu yerden kalkıp bileklerini ovaladı.Bir süre yere baktıktan sonra tereddütle kollarını Arsel'e doladı.Ona yıllar sonra ilk kez sarılmış ve omzunda ağlamıştı.
"Az kalsın ölümüne sebep olacaktım.Arsel affetme beni ne olur!"
"Kendine yeni bir hayat kur ve sadece mutlu olmayı hedefle.Başaracağına inanıyorum."
Eylül gözlerini silip kardeşinin yanağından öptü.Elleri hâlâ Arsel'in beline dolanıkken karnına dokundu.
"Selen'e dikkat et Arsel.Asla durmayacak.Size zarar vermesine izin verme."
"Asıl dikkat etmesi gereken sensin.Yeni bir düşmanın var artık ama yalnız değilsin."
Eylül son bir kez daha sarıldıktan sonra ağır adımlarla oradan ayrıldı.Bacağında ki yaranın acısını bile hissetmez olmuştu.Artık yeni bir hikayenin,yeni bir hayatın başrolündeydi ve hikaye yalnızca ona aitti.Yalnızca onun mutluluğu onun acıları olacaktı...

Yalnızca onun mutluluğu onun acıları olacaktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Victoria Justice)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Victoria Justice)

✨ BİR BULUT OLSAM ✨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin