Acı

3K 178 37
                                    

Bir kadına el kaldıran erkek korkaktır...

Şarkı Önerisi;
Tuna Velibaşoğlu- Kal Ölene Kadar 😍

Elçinin Ağzından:

16 gün olmuştu. Ve biz hala buradaydık. Göndermiyordu bizi ruh hastası. Bir yolunu arıyordum ama bulamıyordum. Odada ellerimle dizlerime sarılmış halde dururken gelip alnımdan öpmek için eğildi Göktuğ ama ittim onu.

"Ben biraz dışarı çıkıyorum güzelim. Sakın yaramazlık yapmaya kalkma dışarısı koruma kaynıyor" deyip zorla da olsa alnımdan öptü ve gitti.

"Ahh ne yapacağım?" Behzatın yanına gidince rahat konuşamıyorduk. Kamera vardı ve sürekli izliyordu.

Saçlarımı karıştırıp gözlerimi kapattım. Bir yolunu bulup Esen ve Behzatı çıkarmam lazımdı. Esen daha ne kadar dayanır onu bilmiyordum. Mutfağa gidip bir tepsi aldım. Ve yiyecek bir şeyler koydum içine. Bir şişede su alıp tepsiyle beraber Esen ve Behzatın bağlı olduklara odaya gittim. Odaya girince Esenin yine sessiz sessiz ağlıyor olduğunu gördüm.

Behzatın her yeri morluk içindeydi. Göktuğ her gün dövüyordu onu. Esenin de kaşında yarın vardı. Esen geldiğimi görünce ağlaması şiddetlendi.

"Elçin nasıl kurtulacağız buradan? Behzat daha ne kadar dayanabilir?"deyip burnunu çekti.

Esene cevap vermeyip tepsiyi sandalyenin üzerine koydum. Sonra Behzatın yanına gidip yaralarının üzerine dokundum.

"Kurumuş kanlar. Silmemi ister misin?"dedim dolmuş gözlerimle.

Olumlu anlamda kafa salladı. Odadan çıkıp ufak bir kaba ılık su ve yumuşak bir bez koydum. Sonra tekrar odaya döndüm. Elimdekileri diğer tepsiye koyup su şişesini aldm elime. Kapağını açarak Behzata uzattım içmesi için. Ve bir kaç yudum içti. Akan göz yaşımı silip Esenin önüne gittim.

"Bir yerin ağrıyor mu?"dedim diğer gözümden akan yaşla.

"Kalbim acıyor. Behzatın daha fazla dayanamayacağını biliyorum Elçin" Elimin tersiyle yanağımı silip şişeyi Esene uzattım.

O da bir kaç yudum içtikten sonra kapatıp tepsiye geri koydum. Ve ıslattığım bezle Behzatın önüne geldim. Canını acıtmamaya çalışarak silmeye başladım. Her bir dokunduruşumda

"Özür dilerim"diye fısıldayıp göz yaşı döküyordum. Suratını kurumuş kanlardan arındırınca bezi de yerine koydum.

Sonra makarnadan yedirmeye başladım. Acıktıklarını biliyordum. Göktuğ evden çıkınca yemek yiyebiliyorlardı. Yoksa Göktuğ izin vermiyordu yemek yemelerine. Behzata makarnasını yedirdikten sonra tekrar su içirdim ve Esenin önüne geçtim bu sefer. Esene de hızlı hızlı yedirip su içirdim.

"Elçin çık artık, Göktuğ gelince seni burda görüp dövmesin" Dolmuş gözümden bir yaş daha aktı.

Sonra Esenle Behzata fısıldayarak

"Bulacağım bir yolunu. Biraz daha dayanın bulacağım" Tepsileri alıp odadan çıktım. Tam bu esnada kaloriferin altında ki siyah bir şey dikkatimi çekti. Etrafta kimsenin olmadığından emin olduktan sonra elimi altına uzattım.

Telefon çıkmıştı.

"Allahım lütfen"deyip çalışıyormu diye baktım.

Çalışıyordu! Hızla Rehanın ezberimde ki numarasını çevirip mesaj attım. Göktuğa nerde olduğumuzu sorduğumda söylemişti. Telefonlarımız ondaydı ne de olsa. Ama bu telefonu buraya kim koymuştu bilmiyordum.

Sen ve Ben Değil! BİZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin