Sen ve Ben Değil! BİZ

Hayır

Şarkı Önerisi:
İkiye On Kala- Koptu İpim Düşüyorum 🌼

Elçinin Ağzından:

"Sen nerden öğrendun yemek yapmayi gelun?" dedi Neriman babaanne bir yandan da hamur açarken. Akşama misafirler gelecekti. O yüzden yemek yapıyorduk. Bende şimdi börek yapıyordum.

"Annemden öğrendim babaanne."

"Ananun yanunda çok durmamişsun, nasi öğrendun?"

"Yanında durduğum süreçte annem ne zaman mutfağa geçse yanında durdum ve yaptıklarını tekrar ettim. Sonra da kendim internetten araştırdım ve yapmaya başladım öyle öyle."

"El lezzetun da var belli. Reha kilo almuş." Gülümserken son yufkaya da patates koydum ve sarıp yuvarladım. Onu da tepsiye koyduktan sonra

"Sıcak sıcak yensin hepsi babaanne o yüzden misafirler gelmeye yakın atayım fırına."

"Olur." Anneme bakarken yaprak sardığını gördüm. Dün gelmişlerdi ve ısrarlarımıza rağmen yemeğe yardım edeceğini söylemişti. Havva abla da mercimek köftesi yapıyordu. Neriman babaanne ne yapıyordu bilmiyordum ama. Elimi yıkadıktan sonra anneme doğru ilerliyordum ki

"Elçin!" diye çağıran Rehanın sesini duydum. Mutfaktakilerin bakışları bana kayarken mutfaktan çıktım.

"Elçin!"

"Efendim Reha?" diye seslenip yukarı çıktım. Odaya geldiğimde Adelyanın uyanmış olduğunu gördüm.

"Adelyaya mama verde sonra yap ne iş yapacaksan." dedi ve valize bakınmaya devam etti. Bu tavrı bana garip gelirken Adelyayı kucağıma aldım ve Rehaya baktım.

"Bir sorun mu var?"

"Hayır, neden?"

"Ne biliyim tavrın pek hoşuma gitmedi de ondan."

"Şirketle ilgili bir olay olmuşta, Behzatla tartıştık ondan sinirlerim bozuldu biraz."

"Noldu?"

"Üretimle ilgili bir sıkıntı olmuş. Bu kreasyonda saten kumaş olmayacaktı biliyorsun sen seçmiştin."

"Evet?"

"Kadife kullanacağı yere saten kullanmış. Kadife olması gerekiyordu o ceketlerin. Ya hani bu hata değil resmen. Uzaktan bakan bir insan bile der bu ceket nasıl saten olur diye. Sabahlık gibi olmuş aynı. Gelmiş bana ne yapacağız diyor. Bende sinirlendim çıkıştım kavga ettik işte."

"Ne zaman sonra farketmişler hatayı?" Reha sıkıntıyla bana dönerken

"Ön siparişlerin hepsi yapılmış." Gözlerimi kapatıp derin bir nefes verdim.

"İtalyadan gelen sateni mi kullanmışlar peki?" dedim cevaptan korkarken.

"Maalesef."

"Ya o kumaşı getirtene kadar canım çıkmıştı benim!"

"Ne yapacağız peki Elçin?"

"Reha ne yapacağızı mı var? 1 haftaya yetişecek onlar. Behzat nasıl yanlış kumaş seçtiyse mesai yapacak işçilere de mesai yaptıracak mesai için yövmiye de verecek ve çalıştırıp 1 haftaya yetiştirecek o ceketleri. Bu hata kabul edilemez yani."

"Arasana sen bir." Adelyayı geri yatağa yatırdım ve eline oyuncağını verdim. Sonrasında arka cebimden telefonumu çıkarıp Behzatı aramaya başladım. Birkaç çalıştan sonra

"Efendim Elçin?" diye açtı. Sesi hayli sıkıntılı geliyordu.

"Behzat olanları duydum, o ceketleri 1 haftaya yetiştireceğiz. Başka yolu yok."