Batu Meşe

3.7K 206 76
                                    

Bir gün seninle aynı evin anahtarını taşımak istiyorum...

Arkadaşlar m.m yaya şarkı koyamadım çünkü bulamadım. Ama sizler bu bölüm için bulup dinlersiniz umarım. Şarkı- Öykü Gürman~ Kül Oldum. Bu bölümü o şarkıyla yazdım. 4 dk lık versiyonu var onu dinleyerek okursanız sevinirim. Ayrıca şarkıyı dediğim yerde açın. Bölümün içinde yazıyor nerede açmanız gerektiği. İyi okumalar...

Rehanın Ağzından:

Elçinin uyanmasının üzerinden 8 gün geçmişti. Ve Batu hala uyanmamıştı. Bizlerde hastaneden taburcu olamamıştık daha. Simaya hala serum veriliyordu. Serumuna ilaç katılıyordu. Elçin zaten daha hala kendine gelememişti. Oksijen veriliyordu ona da. Beni de kaburgamdan dolayı göndermiyorlardı. Kaburgam fazla batıyordu. İç kanama riskine karşın burada tutuyorlardı.

Herkes farklı farklı yerlere dağılmıştı yine. Simay her zaman ki gibi ağlıyordu ama 1 hafta öncekine göre daha az ağlıyordu. Sürekli dua ederken buluyordum onu. Elçin gözleri kapalı oturuyordu sürekli. Kendi kendine bir şeyler tekrarlıyordu. Esen sürekli uyumak istiyordu. Behzat Eseni bir an bile yalnız bırakmıyordu. Bende elimden geldiğince Elçinle olmaya çalışıyordum. Batunun ailesi gelmişti bir hafta önce.

Babam ve Defne teyzeler onlarla ilgileniyorlardı sürekli. Yine Elçinin odasında Elçinle beraber oturuyorduk. Elçinin gözleri yine kapalıydı. Ve kendi kendine konuşup duruyordu sürekli. Bizimle ilgili konuşmak istemiyordu. Benimle bile konuşmak istemiyordu. Ama artık baş başa kalmışken konuşmalıyız diye düşünerek Elçinin elini tuttum.

Elini tutmamla beraber gözlerini açtı. Önce bana, sonra da birleşmiş olan ellerimize baktı. Ellerini usulca çekti elimin altından ve kendi elleriyle oynamaya başladı. Bakışlarımı elimden ayırmadım.

"Elçin artık konuşmanın sırası gelmedi mi sence de?"

Oynadığı ellerini durdurup bakışlarını bir süre ellerinde sabitleştirdi. Sonra sıkıntıyla derin bir nefes bırakıp kafasını kaldırdı.

"İstemiyorum diye daha kaç defa söylemem gerekiyor Reha?"

"Elçin evlenme teklifi içindi herşey neden anlamak istemiyorsun?"

"Yoruldum ve bıktım Reha. Senin saçma sapan kıskançlıklarından da bıktım, değişik triplerinden de bıktım. Ben o an neler düşündüm biliyor musun sen? Evlilik teklifini kabul edecek miydim sanıyorsun?"

Bir anda kalbim sıkışmaya başladı. Elçin alayla gülüp dudaklarını geri araladı.

"Etmezdim Reha. Çünkü sen beni o an orada suçladın ya, geçen seneyi bana hatırlattın ya canım çok yandı. Ayrılmak istiyorum dedin ya, o an bittin benim için. Çocuk oyuncağı değil bu ilişki. Ben seninle bir gelecek hayal ederken sen sürekli ayrı bir tavır takınıyorsun. Ve bunlar beni çok yordu"

"Elçin-"

"Ayrıca bu kadar bencil olma. Batu orada kendi başına nefes bile alamazken burada konuştuğumuz konuya bak. Zamanı değil Reha. Hemde hiç değil. İzin verirsen şimdi uyumak istiyorum. Sende gidersen sevinirim" Sonra yatmak için arkasını döndü.

Bende daha fazla uzatmanın anlamı yok diyerek yerimden kalkıp gittim. Uzun bir süre bu konuyu açmayacaktım..

4 Ay Sonra....

Hepimiz hastaneden çıkmıştık. Batu hariç... Batu hala uyanmamıştı. Hepimiz okulu dondurmuştuk. Batu buradayken okula gitsekte birşey yapamazdık. Simay çok zayıflamıştı. Batuyu ailesi olarak görmüştü her zaman. Ailesini kaybetmişti. Şimdi ise bu halde olması onu çok üzüyordu. Hepimiz sapa sağlam geri çıkmıştık hastaneden.

Sen ve Ben Değil! BİZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin