KRALİÇENİN KEHANETİ LOTUS

AY SARAYI

Multimedya: Ay Sarayı ve Sara'nın düğün dansı
Marry me: Jason Derulo. Sara ve muhafızları dinlenmek için odaya çıktılar. Bir an için bir aksilik çıkacakta evlenemeyeceğiz sandım. Yani aslında çıktı da sayılır. Bence çıkmadı Victoria. Peki ya kader Çarkı adalet Terazisi onlar neden bir anda törene dahil oldu.  Ritüel sadece. Sende biliyorsun ki Sara tanrıça gördüğü şey üzerine çağırdı onları normal gibi görünse de kararı sana bıraktı o yükün altına girmek bile istemedi.

Uzatma artık Victoria her şey oldu bitti onlar artık evlendi. AYNİS içimde kötü bir his var sadece bu yüzden bütün huzursuzluğum. Yoksa Sara biliyorsun ki evlenmene mutlu olmana çok sevindim. Lütfen beni yanlış anlama. Seni anlıyorum Victoria ilk başta o kötü his bendede vardı ama sonradan geçti adalet terazisini ve kader çarkını gördün her şey mutluluğuma işaret. Haklısın ben biraz endişelendim. Ben nedenini biliyorum. Nedeni ne imiş çok bilmiş Melis hanım. Bence biz birbirimizi çok seviyoruz ve  birimizin üzülmesi mutsuzluğu ondan çok bizi üzüp mutsuz ettiği için endişemiz. Haklısın bayan çok bilmiş. Of siz çok sıkıcı olmaya başladınız aşağıda benim düğünümde herkes eğleniyor biz burada sevgi yumağı oluyoruz. Hadi gidip biraz eğlenelim. Hem ben daha ilk dansımı bile yapmadım. EE hadi madem gidip şu prensin dans yeteneklerini görelim.

Gülerek hep beraber aşağı indiler. O sırada prens APOL karşısından geldi. Hayatım dinlenmeye gittin beni unuttun.  Seni unutur muyum dans etmek için yanına geldim. O zaman bu dansı bana lütfeder misiniz ömrümün prensesi. Elbette prensim sizin gibi yakışıklı birini reddetmek ne mümkün. Müzik çalmaya başladı Sara APOL ’ün elinden tutup farklı bir ahenk ile dans etmeye başladı.

APOL kendimi adeta büyülenmiş gibi hissediyorum. Seni tanıdıktan sonra mükemmel olan hayatım kusursuz bir hal aldı. Ve şimdi çok huzurlu hissediyorum bana huzur veriyorsun. Hayır Sara çok yanılıyorsun asıl huzur veren sensin mükemmellik kusursuzluk bunlar adeta sende hayat bulmuş. Ben senin bir parçan olduktan sonra hayat buldum. Seni tanıdıktan sonra zaman durdu kalbimin atmaya başladı. Seninle aldığım her nefesin bir anlamı var iyi ki benimle evlenmeyi kabul ettin. Seni seviyorum çünkü. Bende seni seviyorum Sara.

Sara gülümseyerek APOL ‘e sarıldı ve yavaşça dans etmeye devam ettiler.

Güzel bir gecenin sonunda artık ayrılmanın vakti gelmişti. Sara ailesinden ayrılıp ay sarayın da yaşamaya başlayacaktı. Güle güle kızım kendine iyi bak. Anne ağlama lütfen baba sende anneme baksana ağlıyor. LENA yapma hayatım üzmeyelim prensesimizi. Hem onun yanında APOL var. Hatta HESTİA ve PANAS da onlar ile birlikte iyi bakarlar prensesimize.

Evet LENA kral Warner çok haklı kendi kızımız gibi bakarız Sara’ya üzülme. Sağ ol HESTİA. Bak anne aklın bende kalmasın kızlar da yanımda Toprak da her gün gelecek.
Sara toprak da her gün gelecek deyince APOL sinirlenmeye başladı. Kimse fark etmesin diye şekilden şekil e girdi ama yine de toprağı sürekli görmek hoşuna gitmiyordu ve Sara ile konuşup bir an önce toprak dan kurtulması gerekiyordu.
En sonunda ayrıldılar ve saraya gitmek üzere arabalarına bindiler.  Çok mutluyum APOL sanki hala rüyadayım ve biri gelip uyandıracak diye çok korkuyorum. Korkma Sara rüya değil gerçek bizim aşkımız. Ben aşkımız yalan demedim ki evlendiğimize rüya gibi dedim. Aşk gerçekse evlilik her daim gerçektir.

APOL yanlışlıkla girdiği kelimelerinden bir türlü kurtulamadı ve en sonunda çareyi konuyu değiştirmek de buldu.  Hayatım sana bir şey soracağım. Sor APOL. Bu babana söylediğin Toprak da her gün gelecek dediğinde ciddi miydin? Evet hayatım her gün gelecek ciddiyim. Sara sen artık evli birisin ve eski hayatını bırakıp olgun birisi olmalısın. Bu yüzden Toprak ile görüşmeni istemiyorum. Anlayamadım APOL. Toprak ile görüşmeni istemiyorum. Bu ne yazık ki mümkün değil. Neden peki. Toprak da benim muhafızlarımdan ve ayrıca olmasa da istediği zaman gelip gidebilir çünkü doğduğumdan beri nadiren güvendiğim insanlardandır. Tamam canım sen öyle istiyorsan gelsin tabi.  Hafifçe gülümsedi ve Munzur bir şekilde  seni kıskandım sadece o kadar dedi.  Sara’nın hoşuna gittiği için kıskanması gülümseyerek yanağına bir öpücük bıraktı.

Sonunda ay sarayına geldiler. APOL ve Sara’nın düğünü olduğu için her yer ışıklar içinde çiçekler ile süslenmiş halka ziyafet verilmişti. Sara gördüğü muazzam manzara için büyülenmişti adeta. Harika hiç bu şekilde hayal etmemiştim burayı. Soğuk gri bir yer olarak hayal etmiştim. Burası sizinki kadar renkli olmasa da görünüşü çok renkli güzellikler barındırır içinde.
Sara kapıdan büyük bir salona girdi. İçerisi çok geniş altın heykeller ve yaldızlı duvarlar vardı. Burası dışarıdan daha harika muhteşemmiş. Yaşayacağın yeri beğenmene sevindim.

Yavaş yavaş kendi odalarına doğru ilerlemeye başladılar.  Sara’yı farklı bir heyecan basmaya başladı. Kalbi o kadar hızlı atıyordu ki bir an duracağını sandı. Bir taraftan korkuyordu saat on ikiye gelmek üzereydi. Acaba APOL Lotus dövmesini görünce nasıl bir tepki verecekti. Bu kadar düşünceye heyecana dalmış iken APOL ’ün ona seslendiğini bile duymuyordu. Sara hayatım beni duyuyor musun Sara. En sonunda birden irkilerek efendim dedi. Öyle bir daldın ki seslendiğimi bile duymadın. Heyecanlandın mı yoksa? Sara bu beklemediği soru karşısında utançtan kıpkırmızı oldu. Utanmak da sana çok yakışıyor bunu bugün daha iyi anladım. Yapma zaten kızardım iyice. Daha da güzel oluyorsun hem de sevimli. Geldik burası bize ait olan oda. Sara kapıyı açıp içeri girdiğinde şok oldu. Yerlerde küçük mumlar ile süslenmiş yatağın üzerinde kırmızı gül yaprakları güzel bir masa hazırlanmış harika bir odaydı.

KRAL WARNER: LENA bu gece prensesim başka bir yerde uyuyacak hatta yarın da  öbür günde artık yanımızda olmayacak. Warner lütfen böyle yapma o daha evlilik düşünmüyordu APOL ile evlendirmeyi sen istedin. Hatalıyım keşke hiç evlendirmeseydim hep yanımda otursaydı. Hadi gel Warner gidip alalım kızımızı biz vazgeçtik geri istiyoruz diyelim. Saçmalama LENA. E sende saçmalıyorsun evlenmek istemese torun isterdin. Haklısın aslında. Haklıyım hadi gel gidip yatalım. Tamam canım hadi yatalım.

PANAS: Beni niye çağırdın HEXA. Niye mi çağırdım adalet Terazisi ve kader Çarkı nasıl eşitlendi sanıyorsun. Sen mi yaptın? Ne sandın senin böyle bir şeyi akıl edemeyeceğini biliyordum. Güneş tanrıçası gördüğü üzerine iptal edebilirdi düğünü. Madem ilk başta gelip neden gerçeği görmesine engel olmadın. Sen salak mısın PANAS o yüzüğe büyü işlemiyor. Teşekkür edeceğine birde mızmızlanıyorsun bak evlendiler işte sonunda. Teşekkür ederim haklısın. Haklısın demek yetmiyor. Anlamalıydım ne istiyorsun. Büyülü kitabı istiyorum. Neyi istiyorsun neyi. Özel büyülü cadı kitabını istiyorum bu kadar basit. O kitap çok özel bir büyü ile kilitlenmiş son savaşta kimse açamadı bu güne kadar. Biliyorum sadece ver diyorum. İyi bakalım bu günü kurtardın istediğin gibi olsun. Bir büyü yaptı ve kitap ellerinin arasında belirdi. Kitap artık senindir HEXA. Peki bununla ne yapacaksın. HEXA içinden bu kitabı sana bırakacağımı mı sandın PANAS Sara’yı kurtarmak için bu kitaba ihtiyacım olacak diye geçirdi.  Sana ne PANAS sen artık saraya dön HESTİA merak eder sonra. HEXA son sözünü söyledi ve bir anda ortadan kayboldu. Nasıl olsa açamaz o salak kitabı. Bir anda bir ses fırtınası esti kulağında. Seni duyuyorum PANAS. PANAS neye uğradığını şaşırdı. Saraya dönsem iyi olacak.

HESTİA: MİTHRA babanı gördün mü? Hayır anne görmedim neden arıyorsun onu. Ben salona çıkarken bir anda ortadan kayboldu. Dün gece nereye gittiğini soracaktım. Cevap alabilirsen iyi ama belki  APOL ’ün odasındadır. O nasıl bir cümle MİTHRA. Yalan mı anne APOL ’ün kuyruğundan ayrılmıyor babam. Of MİTHRA sana soranda kabahat hadi yat sen. Bence sen de yat nasıl olsa dönüp dolaşıp mecburen gelecek buraya. Zaten bekleyecek halim yok çok yorgunum uyumaya gidiyorum iyi geceler prensesim. İyi geceler meleğim.

İnstagram: maviates95