KRALİÇENİN KEHANETİ LOTUS

VEDA ZAMANI

Multimedya da: periler Sara'ya veda ediyor.
Duygusal bir sahneye duygusal bir müzik: özdemir: sözün bittiği yer.

Dinlenebilecek gücü dahi hissetmiyorum kendimde. Bir zamanlar bu odaya girdiğimde içimi huzur kaplardı şimdi gücüm dahi yok. Herkes çok güçlü olduğumu söylese de ben bu şekilde düşünmüyorum. Bir gün niye ben diyeceğim aklımın ucundan bile geçmezdi. Ne vardı herkes gibi normal bir hayat yaşasam dünyaya iyilik dağıtan bir peri olsam. Prenses olarak doğdum şu an bu ülkenin kraliçesiyim ama ülkemden kaçıyorum. Kapı yavaşça aralanarak Toprak başını içeriye uzattı ve gelebilir miyim diye sordu. Gel Toprak bir sorun mu var. Sana süt getirdim rahatlamanı sağlar. Ben rahatım zaten bir problem yok. Bana bari yapma seni en iyi tanıyan benim ve hiç iyi olmadığını görüyorum. Bir anda gözündeki bütün yaşlar bu anı beklermiş gibi hücum etti ve ağlamaya başladı. Benim senden kurtuluşum yok mu? Hayır yok bence sende kurtulmak istemiyorsun. Kurtulmak istedikçe sana çekiliyorum. Bu gece seninle kalmamı ister misin? İyi olur kafasını ağrıtacak birine ihtiyacım var. Kafam emrinizde kraliçem isterseniz vurdurun başımı. Delirme gel şuraya. Toprak yanına oturdu Sara başını omzuna yasladı. Anlat bakalım bildiklerim dışında içeride neler oluyor. Kendimi güçsüz işe yaramaz hissediyorum. Oğlumu koruyamayacağım gibi geliyor. Ülkemden kaçıyorum ne olurdu bende halktan biri olarak doğsam. Bir şey daha var belli. Bir de şu dört elementi birleştirip element kraliçesi olmam var bütün bunlar yetmezmiş gibi. Öyle ya da böyle hepimiz birer periyiz her şey olabilir her şey bizler için. Bu bizim geçmemiz gereken zorlu bir sınav ve biz hepimiz bunun üstesinden geleceğiz. O kara ormanı geçip üç gün sonra buzlar ülkesinde olacağız. Biz bunu kolaylıkla atlatabilecek üstün yetenek perileriyiz senin muhafızınız. Ayrıca elementler ve bilgin iki kahin de var. Haklısın bir şekilde üstesinden gelirim. Sara Toprak ile konuşurken uyuya kaldı. Ah be kraliçe keşke o soğukta kar yağışını izlemek için dışarıya çıkan pembe burunlu kız olarak kalsaydın. Yani her şey zaman benim sana aşık olduğum gün donsaydı ne güzel olurdu. Sabah olmak üzereydi yola çıkmak için bir saat kadar zamanları kalmıştı. Sara güzelim kalk hazırlanman lazım. Sabah oldu mu? Evet canım hadi kalk hazırlan ben de hazırlanmaya gidiyorum. Yanına fazla bir şey almana gerek yok. Silahlarımı alacağım. Bu ülkede silah çok nadir kullanıldı bugüne kadar. Bende çok kullanmadım talimler dışında ama senin için gözümü bile kırpmam kullanırım. Kendimi korumam için bana da.. Hayır sakın ben seni korurum sen eline sakın silah alma. Tamam demek gelmiyor içimden ama seni dinleyeceğim. En iyisi güzelim üzerine rahat bir şeyler giy yolda sorun olmasın. Sara kafasını salladı Toprak odadan çıktı ve hazırlanmak için dolabına yöneldi.

Victoria ne durumdasınız. Hazırlanıyoruz abi büyü kullanamayacağımız için yemek falan aldık bir de birkaç parça kıyafet en önemlisi silahlarımız. Tamam güzelim Sara da hazırlanıyor ben de gidip üzerimi değiştirip silah alacağım. Tamam abi biz seni merdivenlerin orada bekleriz.

Toprak üzerini değiştirdikten sonra yolda giymek için bir takım aldı eli ne kadar gitmese de mecbur olduğunu bildiği için silahlarına yöneldi.

Herkes hazırlıklarını tamamlamış toplanmaya başlamıştı element üyeleri de gelmişti. Artık tek beklenen kişi kraliçeydi. Onu da merdivenler de görünce herkes çantalarını sırtına taktı artık gitmeye hazırdılar. Hazır mısın Sara. Evet hazırım gidebiliriz. Kraliçem.. Sizler neden kalktınız daha çok erken. Sizi uğurlamak istedik bir daha ne zaman göreceğimizi bilmiyoruz. Sara hepsi ile vedalaşıp gidecekken kalkanın önünde birileri vardı. Herkes silahlarına sarıldı. Durun sakin olun kraliçe benim güneş tanrıçası. Beni içeri davet etmen lazım kraliçe yoksa kalkanı geçemem. Olacakları DRYAS gördü bu yüzden seninle konuşmaya geldik. Sara kahinlere baktı onlar olumlu anlamda kafa salladılar. Gel güneş tanrıçası ve kahini DRYAS sizi evime kabul ediyorum. Tanrıça pelerinini kaldırdı demek gidiyorsun yıldız kraliçesi. Evet buna mecburum. Olanları biliyorum artık sessizlik yemini bozulduğu için görebiliyoruz. Düğün günü bütün gördüklerimin bir sebebi olduğunu biliyordum keşke sana engel olsaydım. Olamazdınız ben aşk büyüsünün etkisindeydim. O büyü nasıl bozuldu bilmiyorum. Büyü yapan bozmadığı sürece etkisini kaybetmez dedi DRYAS. Nasıl olduğunu bilmiyorum ama oldu bir şekilde dedi Sara. Kara ormanda işin çok zor bu yüzden DRYAS seninle gelecek. Bir tehlike anında sizi bana getirerek koruyacak. Başka bir şey yoksa gidebilir miyiz? Var kraliçe neden bilmiyorum ama daha gözyaşı şişesini kırmadın. Ben onu unutmuştum. Unuttuğun iyi olmuş çünkü ben bile hissediyorken kırdığında hisseder ve buraya girmeye çalışır. Ama yanına al gittiğin yerde kırarsın. Aynis odamda dolabın içinde getirebilir misin? Hemen getiriyorum. Burası ne olacak kraliçe kime emanet ettin. Kimseye emanet etmedim her şey aynı olduğu gibi işlemeye devam edecek. Öyle olmaz kraliçe ülkeyi başı boş bırakamazsın. Bütün herkes benimle geliyor bu yüzden kimse yok. Ama durun siz varsınız bunu benim yerime yapar mısınız? Ben güneş tanrıçasıyım yıldız perilerini nasıl olur. Agron olabilir dedi eğer kraliçe mührünü size emanet ederse olur. Tamam sen mührünü emanet et artık geç kalıyoruz kraliçe gün doğduğunda işimiz zorlanır. Pečat je povjerena božica sunca HERA. On će voditi sve zvijezde dok se ne vratim (Mührüm güneş tanrıçası HERAYA emanet. Ben dönene kadar bütün yıldız perilerini o yönetecek) Yıldız perileri sana emanet tanrıça onlara iyi bak.

Sara arkasına dönerek Čuvamo vas božicu HERA. Vratit ću se sljedeći put. (Sizi tanrıça HERAYA emanet ediyorum kendinize iyi bakın. En yakın zaman da döneceğim)

Najljepše pjesme su rekli kraljici. Uvijek budite s njim. Boravak s ljubavlju je najmlađa lijepa kraljica pravednosti mira. Volimo te. (En güzel şarkılar söylensin kraliçemize. İyilik daima onunla olsun. Sevgi ile kal iyiliğin adaletin en genç en güzel kraliçesi. Seni Seviyoruz)

Sara iyilik perilerinin onlar için söylediklerini duyunca ağlamaya başladı. Hadi yıldız kraliçesi git artık kendine iyi bak burası bana emanet. Sara son kez evine baktıktan sonra çantasını aldı ve kara ormana doğru yürümeye başladı.  

Bazen sevdiğimiz biri için bütün sevdiklerimizden vazgeceriz. Aynı Sara gibi o da oğlu yaşasın bir şansı olsun diye ülkesini ve perilerini terk ediyor. Hepimiz aslında öyle değilmiyiz hep birşeyleri terk ediyoruz biri için. Bazen yaşarken ölmeyi tercih ediyoruz...

İnstagram:maviates95