BAD WIFE - JJK (+18)

•2

Odamın her yerine sızan ve son derece rahatsız eden Güneş ışıklarının yüzüme vurması ile hafifçe ve son derece miskin bir şekilde yataktan doğruldum. Direk banyoya geçip ağzımın  içindeki iğrenç tattan kurtulup rutin işlerimi de halledip çıktım. Karşıdaki aynada kendimi süzmeye başladım..
Acaba Jungkook beni beğenir mıydı?

Yıllardır bu düşünce ile kahroldum. O hayali bile edilemez derecede harikaydı, keskin yüz hatları damarları belirgin boynu resmen buradayım
diye bağırıyordu. Yüzde doksanı, yok yok yüzde yüzü kastan oluşan vücudu onu istememe daha çok yol açıyordu. Kahverengi saç tutamları en çok basketbol oynadıktan sonra ona yakışıyordu.

Evet onu gittiği heryerde takip ediyordum yakalandığım iki seferde saçma birer bahane ve onun inanmadığına adım gibi emin olduktan sonra topuklarımı kalçama vura vura oradan uzaklaşmıştım.

Artık bu düşüncelerden vazgeçip aşağı kata inip mısır gevreğini alıp kaseye bi miktar koyduktan sonra dolaptan aldığım sütü de ekliyip,  geniş mutfağımin tam ortasındaki büyük mermer masaya geçip yemeye başladım.

Her erkeğin isteyeceği tarzda vücudum vardı: siyah, kalçama yakın yerde biten kahverengi saçlarım beyaz tenime uyuyordu. Okulda sayamayacağım kadar çok kişiden çıkma teklifi aldım, ama kim olursa olsun Jungkook kadar olamadı benim için. Hiç bir erkek onu görünce yerinde duramayan kalbim gibi attıramadı kabimi. Ben hep inandım onunla bir geleceğim olacağına dair.

Yemeğimi yiyip kalkacağım sırada yanımda car car çalan telefona kim olduğuna bakmadan yanıtladım, o sırada kalkmış tek elimle tabağı yıkamaya çalışıyordum ki sesi, mutlu olduğunu belli eden şekilde bi anda bağırması ile bunun Wona dan başkası olma ihtimalini kafamdan hemen attım. Kulaklarımı hissetmeye başlar başlamaz Wona konuşmaya başladı

Wn: "Yuna! Neden açmıyorsun telefonu kaç saattir, amansız bir hastalığa kapılmadığın sürece baloya gelmene hicbir şey engel değil,  birazdan sende olucam yoldayım."

Wona hala konuşurken  ben onun kaç kere aradığına göz ucuyla baktım 4 kere aramış, duymamamın sebebi büyük ihtimalle jungkook aklıma geldiği içindi. Bu sırada Wona yine bi cırlama çıkardı ağzından ve hemen yanıtladım.

Yuna: "Tamam bekliyorum bekliyorum."

Kısa yanıtımdan sonra odama çıkıp balo için Wona ile birlikte  aldığımız kıyafetleri çıkardım. Hâlâ aldığımız poşetlerde duran birkaçı taşlı, parlak ve oldukça ihtişamlı, birkaçı ise oldukta sade ve zarifti tabiki bunları Wona ne kadar varoş ayakkabıları diye adlandırsada benim için  gayet idealdi.

Çalan kapı sesi ile aşağı inip Wona'nın kapıyı yumruklama huyundan vazgeçirmeyi unutmamam gerektiğini aklımın bi kenarına kazıdım. Kapıyı açar açmaz yüzüme bile bakmadan yukarı çıkmaya başlayan sexy arkadaşıma göz attım arkasından. Dizinin iki karış  üstünde biten kot etek ve içine sıkıştırdığı beyaz, üstüne zırvalanmış  birkaç yazı basılmış tişört ile zaten güzel olan fiziğini daha da güzel kılmış. O her zaman güzel bir kızdı.

Wona'nın beni çağırması ile düşünceleri, kafamı bikac kere iki yana sallayıp attım. Odama girer girmez eğilip kendi getirdikleri ile birlikte tüm kıyafetleri süzüyordu. Bacakları iyice ortaya çıkmıştı bu düşünceyi dile dökme kararı alıp konuştum

Yuna: "Sanırım birileri Hoseok' dan gizlice çıkmış evden ha?"

Wn: "Ne! Hayır tabikide ikimizde canım abimin  ne kadar iyi olup bana ve giyimime katiyen karışmadığını biliyoruz "
Deyip küçük bi kahkaha savurdu.

Wona günün her saati hoseok'tan sikayetci olduğunu söylerdi, nedeninin abartilacak şeyler olmadığını biliyorum,  klasik abi hareketleri iste.  Hoseok'u çok severdim.  o da benim gibi pek abi kardeş gibi olmasa da sever beni. Üç ay önce benden uzun zamandır hoşlandığını söyledi, hicbir tepki vermesemde o an ki şaşkınlığımdan, istemediğimi düşündüğü için bu anı hiç yaşamadık say diyip konuyu katında bu süre zarfında hiç açmadım konuyu. O çok sexy bir erkek gerçekten okuldaki tüm kız nüfusu onun peşinde idi tabi jeongguk'un lisedeki 2. yılda okulumuza gelmesi ile pabucu dama atılan bi sexy Hoseok kalmıştı. Ama ondan hep etkilenmişimdir ama tek sorun bu etkilenme hicbir zman onun isteyeceği türden bi etkilenme değildi.

Çalan alarm ile baloya yarim saat kaldığını anlayan Wona son kez aynaya bakmış ve aşağıda beni beklediğini söyledi. O gittikten sonra onun yerine geçip kendimi son kez süzdüm. Wona ne kadar ısrar etse de ben abartmadan giyinmiştim.

Üzerimdeki dizimin bi karış üstünde biten zarif bir bel detayı ile  renk verilmiş göğüs dekoltesi fazla olmasa da küçük bir hareketimde benim için dekolte sayılacak açıklık vardı. Ama sadece bu gece için bunu dert etmedim çünkü ne kadar yanlış olsa da benden sonra vücudundan etkilenmesini istediğim bir Jungkook var. Aklıma geldikçe daha cok deliriyorum onun için kim bilir ne kadar da yakışıklı olmuştur...