Yuna~
Sabahın ilk ışıkları yüzüme vururken karın ağrımın olduğunu yavaş yavaş hissediyordum. Doğumuma sadece 1.5 hafta kalmıştı. Oldukça korkuyordum, tek nedeni yoktu korkumun birçok nedeni vardı..
Öncelikle bana destek olacak bir annem olsun isterdim en çok da şuan ihtiyacım vardı ona, sonra.. bebeğimi en iyi şekilde yetiştireceğime dair inanca ihtiyacım vardı.
Herşeyi unutun, benim o-ona ihtiyacım vardı, hiç olmadığı kadar sana ihtiyacım var Jeongguk..
"Güzelim?"
Sinirlerimi geren ona olan özlemimi giderin Hoseok'un yeni uyandığı için boğuk çıkan sesi ile ona dönmüştüm.
"Iyi misin? Canın yanıyor gibi"
Yüzümü buruşturmamdan anlamış olmalıydı ve inleme seslerim de onu uyandırmıştı, yük oluyor gibi hissediyordum..
"Acıyor H-hoseok.."
Iyiyim desem de her halimdem belli oluyordu kötü durumda olduğum. Bi anda vajinama giren ağrı öldürücü güçte idi resmen.
Hoseok endişelenmiş ve olduğu yerde doğrulmuştu. Saçlarımı kenara çekmiş yüzüme bakmaya çalışıyordu.
Şuan üstü çıplaktı bu bana tekrar ve tekrar onu hatırlatıyordu. Jungkook ta üstünde kıyafet varken uyuyamazdı.
"Neren acıyor bitanem, hastaneye g-gidelim mi, ha?"
Başımı anında olumsuz anlamda sallamıştım ki demin sabahın ilk ışıkları olarak adlandırdığım şey geceden açık kalan yanı başımdaki lamba dan idi.
Dışarıya kısa bi göz atınca daha güneşin bile doğmadığı ortada idi.
Bi anda giren ağrı ile sancı olmasından korkmuştun fakat daha 2 haftaya yakın zaman vardı. Belkide her zamanki ağrılarımdandı.
"Gel çabuk gel gel!"
Bi anda beni kavrayıp kucağına almıştı. Bir ay öncesinde hazırladığım doğum çantam hemen kapının yanında olduğu için Hoseok elini bacaklarımın altından geçirdiği elini kısa süreliğine çantayı almak için çekti.
Koluna geçirdiği orta boylu, valiz denebilecek çanta ile kaptığı gibi merdivenleri tek tek inmeye başladı.
Evet.. ne kadar korkudan kabul etmek istemesemde altımda hissetiğim ıslaklık ile doğumum başlıyordu sanırım.
Ahh lütfen yardım et tanrım bi an önce olup bitiversin, bunu kaldıracak kadar güçlü olacağıma hiç umudum yok...
"Hoseok!"
Tiz çığlığım ile canımın acısı katlanıyordu resmen. Daha başlamadan acım bu kadar varken gerçek doğumda ne yapacaktım, Tanrım..
!"Şşt gidiyoruz bitanem, dayan lütfen. Hastaneden bebeğimizle döneceğimizi düşün ve derin nefes alıp ver. Hadi bitanem."
Ne kadar telaşlı olsa da belli etmemeye çalışıyordu fakat en az benim kadar endişeleniyordu. Belki oda farkındadır yaşımdan dolayı bunu kaldırmama ihtimalimi ki ne kadar gözlerim boğuk olsa da gözlerinin doluşu gözümden kaçmamıştı..
~
Hoseok ~
Artacağı tutan siktigimin trafiğine rağmen kısa sürede yetiştirmeye çalıştım Yuna'yı. Çok acı çekiyordu, ç-çok.
Onun için zordu bu, tek istediğim ikisininde sağlıklı bir şekilde kollarıma gelmeleriydi.
Ameliyathane odasının önünde, bir o yana bir bu yana gidip gelerek 1,5 saat olmuştu. Kafayı yemek üzere idim , başta Yuna'nın çığlıkları beni korkutsa da son 1 saatlik sessizlik beni bitiriyordu adeta...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAD WIFE - JJK (+18)
Fanfiction(#yetişkiniçerik ve diyalog) Onunla olmak için yıllarca Tanrı'ya yalvarmam sonunda sonuç vermişti. Fakat onunla evlendikten sonra , bu denli değişmesini hiç tahmin etmemiştim. Tüm çektiğim acılara rağmen, asla kopamamıştım ondan taki beni bir parça...