Gözlerim benden ayrı bir parçaymış gibi açılmamakta zorlasada yavaşça uyanıp etrafımdaki sesleri algılamaya çalıştım.Jungkook düşündüğüm gibi buradaydı ve gitmemişti. Başımda bir adamla birlikte dururken ayaklanmış ve birkaç adim uzaklaşarak konuşmaya başlamışlardı.
Sanırım dediklerini dinlemek için uyuyor taklidi yapmak fena olmazdı. Zaten çok az açılmış gözlerimi tekrar kapatmış ve kulak vermiştim konuşulanlara.
"..Fakat çok çok riskli dönemde. En ufak hareketi bile zarar getirebilir, çok iyi bakılması gerekiyor. Şuan alacağınız önlemler ileride bebeğinizin sağlıklı ve sorunsuz doğacağı anlamına geliyo-"
Neyden bahsediliyordu şuan asla anlam veremiyordum. Ne bebeği söz ko konusuydu şuan asla anlamlandıramiyorum..
Doktor olduğunu düşündüğüm adamın bahsettiği bebek sanırım tamda benim içimdeydi... Hamile miydim gerçekten?
Şuan babasının Jungkook mu Hoseok mu olduğu sorusu aklımı kurcalasa da oradan gelmeden önce Jungkook ile ilişkiye girdigimiz aklıma gelmişti. Fakat bu neden beni rahatlatmıştı ki? Sanırım Jungkook'un bebeğini taşımak Hoseok' un bebeğini taşımaktan dahs cazip geliyordu..
Jungkook herşey için teşekkürlerini sunup doktor ile birlikte aşağı indi. Gözlerimi sonunda açıp tavanda sabit kaldım ellerim yavaş yavaş göğüslerimden karnıma yol çiziyor hafifçe titremeye başlamıştım.
Gözlerimi sımsıkı kapatıp karnımı okşamaya başlamıştım korkak hareketlerimle.. Gerçekten bebeğimiz mi olacaktı, hala akıl erdiremiyordum çünkü o gece ilişkimizden sonra koruyucu hap aldığıma emindim ki sanırım paketin arkadasında yazan %5 lik hamile kalma oranına girmiştim. Ne beklenirdi ki zaten bu kadardı benim şansım zaten..
Peki şuan ne hissediyordum? Bu bebeğin Jungkook'un olduğunu bilmeme rağmen onu istiyor muydum.. Hayır hayır asıl sorumuz Jungkook' u istiyor muydum? Çünkü ben asla kendimden bir parça olan masum bebeğime kıyamazdım. Zaten benden önce Jungkook öleceğini bilse asla bu bebeğe kıymama izin vermezdi...
Ahh~ kafamda oluşan ağrılar yerini tek tek bulurken ne yapacağımı düşünmeye başlamıştım. Şuan Jungkook bilmeseydi karnımdakarnımdaki bebeği herşey biraz daha kolay olurdu belkide. Fakat zaten gitmeyecekti buradan ki bundan sonra kesinleşmişti asla bırakmazdı beni.
Benim için kalmayacağını söylese de bebeği bahane ederdi. Hakli mıydı bilmiyorum. Belkide ikinci kez çocuğunun babasından uzak büyüsün istemiyordu. Bunu bende istemiyordum ve sanırım onun bir müddet kalması doğru olabilirdi.
Onunla asla eskisi gibi olmayacağıma söz vermiştim içimden. Asla ona dokunmayacak kendime dokunturmamaya söz vermiştim.
O beni değil bebeğini hak ediyor, burada kalacaksa da bunun tek nedeni bebeğiydi..
Açılan kapı ile başımı yavaşca o tarafa çevirdim. Saçı başı dağınık ve zaten bastan beri yüzünde olan yorgunluk ve acı ifade duruyordu. Fakat bi yani çok mutluyum der gibi haykırıyordu. Kırmızımsı Dudaklarındaki yukarı kıvrılan gülümsemesi bunu apaçık gösteriyordu.
"Uyanmışsın."
Yanıma gelirken göz temasını bozmada söylediği ile hafifçe doğrulmaya çalışırken hemen adımlarını hızlandırmış ve yardim etmeye kalmıştı ki ellerimle sert olduğunu düşündüğüm bir kendimi geri çekme hareketinde bulunmuştum.
Onun Hemen geri çekileceğini düşünmem zaten saçmalıktı ki aynı sertlikte geri tutmuş ve doğrulmama yardım etmişti.
Kaşlarımı çatmaktan alamıyordum kendimi. Beni sinirlendirmekten başka birşey yapamıyordu resmen bu adam..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAD WIFE - JJK (+18)
Fanfiction(#yetişkiniçerik ve diyalog) Onunla olmak için yıllarca Tanrı'ya yalvarmam sonunda sonuç vermişti. Fakat onunla evlendikten sonra , bu denli değişmesini hiç tahmin etmemiştim. Tüm çektiğim acılara rağmen, asla kopamamıştım ondan taki beni bir parça...