Artık son. Bölüm sonunu okumayı unutmayın, keyifli okumalar ♥️ Satır aralarında buluşalım.
🦅
☆☆☆
Sabah gözlerimi zayıf bir karın ağrısıyla açmıştım. Sanki hafif hafif iğneler batıyor gibiydi ama öyle çok rahatsız ettiği de söylenemezdi. Reglim yaklaşıyordu, ondandı sanırım.
Bu yüzden pek fazla önemsemedim.Başımı çevirdiğimde Emir'in uyuduğunu gördüm. Sırıttım ve uzanıp dudaklarına kısa bir öpücük bıraktım. Çocuklardan dolayı Emir'in uykusu epey hafiflemişti. Hemen uyandı bu yüzden.
"Günaydın aşkım," diye mırıldandım. Otuz iki diş sırıttı. "Sana da günaydın." Uzanıp yanağımı öptükten sonra tekrar yatıp bana baktı.
Tam bir şey söyleyeceği sırada odamızın kapısı paldır küldür açılmıştı.
"Anne! Bu şerefsiz benim ceketimi aldı geri vermiyor!" Feda isyankar bir şekilde Sefa'ya bağırırken Sefa da ona çemkiriyordu.
"Lan ne kıymetli ceketin var, bir gün giyip vereceğim oğlum. Kahvaltıdan sonra kızla buluşacağım."
"İşin gücün karı-kız amına koyayım ya!" Feda homurdanınca gözlerimi devirip doğruldum ve Emir'e baktım. "Bu çocuklar hep senin yüzünden küfürbaz oldular!"
Emir de benim gibi doğruldu. "Lan ben ne yaptım şimdi?"
"Ne demek ne yaptım? Sinirlenince bir tutamıyorsun ki ağzını,saydırıyorsun gelene geçene."
"Yine ortalığı mı karıştırdınız siz?" Tartışmamızı Cefa'nın sesi bölmüştü. "Kusura bakmayın mr. Reyiz ve Mrs. Reyiz," Cefa sırıtarak kardeşlerinin enselerinden tuttuğu gibi kapının önüne koymuş ve kapıyı kapatmıştı. Onların bu hali beni güldürürken tekrar yatağa bıraktım kendimi. Emir de güldü ve ayağa kalktı.
"Aşkım hadi kalk, kahvaltımızı yapalım da gönderelim çocukları. Bugün antrenmanım geç saatte, yatacağım valla öğlene kadar."
Onun futbolu bırakıp yardımcı antrenör olduğu gerçeğine hala alışamıyordum. Cidden yaşlanmıştık. Onun gibi ben de futbolu bırakmıştım mecburiyetten. Ama üniversitede antrenörlük eğitimi aldığım için bırakmamıştım ve Emir gibi yardımcı antrenörlük yapıyordum Beşiktaş Kadın takımına.
" Ben bütün gün yatacağım." Yataktan kalkıp ona öpücük attım ve sırıtarak odadan çıktım.
"kaç sene geçti hala tek öpücüğüne düşüyorum anasını satayım." Emir söylenerek arkamdan gelirken ben gülmekle meşguldüm. Benim için de aynı şey geçerliydi. Yıllardır, o panik olduğunda yaptığı ense kaşıma hareketine düşüyordum. Bir de göz kırpmaları yok muydu... Şerefsiz herif saçı beyazlıyordu git gide ama hala taş gibiydi. Senin 17 yaşında 3 tane çocuğun var yani,haksız mıyım?
"Mrs. Reyiz, günaydınlar efendim." Feda yine yalakalık modunu açmıştı. "Paran mı bitti anneciğim?" Diye sordum ocağa çay koyarken. Babası gibi ensesini kaşıyınca göz devirdim. Cefa ve Feda Emir'e öyle çok benziyorlardı ki! Bir tek Sefa benim kopyamdı. Enerjikliği, gevşekliği falan.
"Nerden bildin anne?"
"Ben senin ciğerini bilirim oğlum. Git babandan al valla,yeni sponsorluk anlaşması imzaladı zengindir o şimdi." Dediğimde Feda sırıttı ve masaya oturdu.
"Bugün Meray da bizimle gelecekmiş. Şaşırtıcı." Sefa elindeki telefonunu bıraktığında ben direk Feda'ya baktım. Pek umrundaymış gibi durmuyordu. Salak çocuk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEPLASMAN • tamamlandı
Teen FictionKendi halinde futbolu takip eden ve okulunun futbol takımında amatör top oynayan, arkadaşlarıyla Playstation kafede zaman öldüren sıradan olduğuna kendini inandırmış bir kız ve Göztepe'nin forveti, hayatını futboluna adamış, yalnız bir futbolcunun h...