YENİ KOMŞUM

Barış

Selamlar canlarım! Dediğim gibi çok hızlı bir şekilde yazıp düzenleyip atıyorum bölümü. Artık barıştılar, mutlular artık. Umarım severek okursunuz. Başka diğer güzel bölümlerde görüşmek dileğiyle...
Sizleri seviyorum❤️
Sıcak su vücudumu mayıştırırken gözlerimi kapatıp anın tadını çıkardım. Bir süre daha duşta kaldıktan sonra bornozuma sarınıp çıktım. Müzik listemden güzel bir müzik seçip giyinme odama geçtim.
"Ne giysem, ne giysem? " Bir süre dolabımı karıştırdım. En sonunda beyaz gömlek ve kot pantolonda karar kıldım. Onları giyindikten sonra hafif bir makyaj yaptım. Çantamı hazırladıktan sonra parfümümü de sıkmıştım. Hazırdım artık!
Sabah ablam arkadaşlarıyla dışarı çıkacağını ve benim de onunla geleceğimi söylediğinde gitmek istemediğim için Cem'lere gideceğim bahanesini uydurmuştum. Bunu duyunca mutlu olup izin vermişti.
Cem'e haber vermeden onlara gidecektim. Umarım evdedir de boşu boşuna gitmiş olmam.
Taksiyle 10 dakika gibi bir sürede Cemlere gelmiştim. Şimdi ise kapıyı çalmak kalmıştı. Zile basıp geri çekildim.
Çok geçmeden kapı açılmıştı. "Buyrun, kime bakmıştınız? " Çalışanlarıydı bu kadın anladığım kadarıyla.
"Cem'e bakmıştım da. Cem'in arkadaşıyım. " Kadın gülümseyerek geri çekildi.
"Cem bey odasında. Buyurun lütfen. " Kadın odaya kadar eşlik ettikten sonra gitti. Ben de kapıyı çalıp birkaç saniye bekledim. Ses gelmeyince duymadı diye düşünüp içeri girdim.
Cem uyuyordu. Yavaşça yanına yaklaştım. Üstü çıplaktı. Yaptığımın doğru olmadığını bilsem de yatağının kenarına oturdum. Cem'i süzmeye başladım.
Sarıya kaçan kumral saçları ve onlarla uyumlu kahverengi gözleri vardı. Gerçekten kendine hayran bırakan mükemmel bir fiziği vardı. Ve ilk defa bu kadar yakından görüyordum.
Uyurken çatılan kaşları, ipek gibi saçları... Saçlarına dokunmak için elimi uzatacağım sırada elim havada kaldı. Ne yapıyordum ben? Ondan habersiz odasına girmem yetmezmiş gibi bir de yatağına oturuyordum. Tam ayağa kalkıp gidecekken Cem'in sesini duymamla durdum. "Selin? "
"Günaydın Cem. " Cem hafiften doğrulduktan sonra gözlerini ovuşturdu. Şu hali o kadar masumdu ki...
"Günaydın da... bir şey mi oldu? Birisi bir şey mi yaptı! Şu dünküler? " Benim için endişelenmesi beni mutlu ederken kafamı iki yana salladım.
"Sabah ablam beni arkadaşlarıyla birlikte bir yerlere götürecekti. Ben de seninle buluşacağımı söyleyip sıyrıldım. Yalan olmasın diye de geldim. Seni de yalanıma dahil ettiğim için kusura bakma. "
"Saçmalama. Hiç önemi yok. Hatta gelmen beni çok mutlu etti. Pek hoş karşılayamasam da seni. "
"Önemi yok. "
"Ee ne yapmak istersin? " Eliyle yatağının karşısındaki televizyonu gösterdi.
"Dark izlemek ister misin? " Gözlerim anında açıldı.
"Dark'a kim hayır der? " Çantamı çıkartıp yere koydum. Cem yana kayınca ben de yanına geçtim.
Yaklaşık 2 bölüm Dark izledikten sonra kendimi çok mutlu hissediyordum. Cem'lerin çalışanı hanım abla çok güzel bir aşçıydı. Bir sürü şey yemiştik Cem'le beraber. Ve açıkçası, uzun zamandır bu kadar mutlu olduğumu hatırlamıyordum.
"3. bölüme hazır mısın? "
"Çok isterim ama bence sonra devam edelim. " Cem beni onaylayıp diziyi durdurdu. Ardından bana döndü.
"Ee ne yapmak istersin? Yemek yiyelim mi? " Anında reddettim.
"Çalışanınızın eli çok lezzetli ama çok fazla yedim. Ne yapsak aşağıya mı insek? Bahçede otururuz. "
"Tamamdır ben bir üstümü giyineyim. " Cem bir ayağa kalkıp dolabına gidince ben de ayağa kalktım.
Tam çıkacakken Cem'in sesiyle durdum. "Selin! " Arkaya döndüğümde Cem altına bir şort geçirmiş, elinde iki tane tişört tutuyordu.
"Hangisi? " Gözlerim Cem'in karın kaslarında birkaç dakika takıldıktan sonra gözlerine ulaştı.

''Şu s-siyah olan. O daha iyi. '' Cem üstünü giyinip parfümünü sıktıktan sonra aşağıya indik. Bahçeye çıkıp yerdeki armut koltuklara oturduk.

''Ya Cem! Ben seni çok yordum değil mi? Sabahın köründe geldim. Çok özür dilerim. '' Cem kafasını yaslayıp bana döndü.

''Hiç önemi yok. Hatta uyanınca gördüğüm ilk yüzün senin yüzün olması günümü gün etti. Hep sen mi uyandırsan beni ya? '' Gülerek Cem'e döndüm.