Konuşmaya başladım.
"Öncelikle bana hangi elemente yatkın olduğunu gösterir misin?" Bir süre yüzüme baktı.
"Şey," dedi. "Su elementinin çağırma desenini unuttum."
Bu çocuk ciddi değildi değil mi? En temel deseni bile hatırlayamıyor mu?
Yerden rastgele bir kitap aldım.
"Bu kitap ne hakkındaydı?" diye sordum.
"Tuhaf. Daha geçen gün okuduğumu hatırlıyorum ama..."
İnanılmaz. Karşımdaki çocuğa bakarken birkaç adım geri çekildim. BU kadar kısa sürede unutması imkansızdı. Hele ana elementi olan desene unutması bile mümkün değildi. Vücudum her zerresi ile duruma şaşırdığından elimdeki kitabı yere düşürdüm.
"Bu arada ben arkadaşımı incitmek için kendimi geri tutmadım. Turnuvadan önce desenleri unuttum." Dedi düşürdüğüm kitabı yerden alarak.
"Sana okulda yaptıkları şeyleri hatırlıyor musun?"
"Evet."
"Küçüklüğünde olan anılarını hatırlıyor musun?"
"Evet."
"Okuduğun son kitabın adı neydi?"
"Unuttum."
Tuhaf. Tuhaf. İç sesim tuhaf diye bağırıyordu. Ne olabilirdi? Büyü mü? Birisi okuduklarını unutsun diye büyü mü yapmıştı? Öyle bir büyü mü vardı? Bu şeye benziyor... Benim Rena'ya geldikten sonra okuduğumu unutuşuma! Beynimin kurduğu bağlantıyla öylece kalakaldım.
Sorunun ne olduğunu tam anlamıyla bulmuştum fakat elimden ne geleceğini hiçbir şekilde bilmiyordum. Ne yapabilirim ki? Üzerindeki büyüyü nasıl silebilirim?
"Benimle gel." Dedim. Bunları şehir lorduna anlatıp bir bildiği var mı diye kontrol etmek şu an en iyi seçeneğimdi.
"Nereye?"
"İçeri."
"Gelmek istemiyorum."
"Neden?"
Omuz silkti. Bu çocuk bana cinnet geçirtecekti.
"Gelmezsen yarın Letos ve Afora'yı buraya getiririm." Diyerek onu tehdit ettim. Odadan element çağırma kitabını alarak önüme düşmesini söyledim.
Beraber oturma odasına girdiğimizde Kayla ile şehir lordu satranç oynuyordu. İlginç bir eşleşmeydi. Ondan ziyade satranç mı?
"Ekin biliyor musun satrancı ilk defa bizim akademi müdürü ortaya çıkarmış." Dedi.
"17 sene önce ortaya çıkmış ve bizim müdür keşfetmiş."
Ha? Başından beri bu dünyada olan bir şey değil miymiş yani? İlginç müdürün bu oyunu kendi kendine bulduğunu sanmıyordum. O zaman bizim dünyadan gelen birisi mi öğretti? Bu demek oluyor ki 17 yıl önce bile gelen mi vardı?
Öğrendiğim şeyler artarken eve dönme ihtimalimiz giderek uzaklaşıyordu. Oyuna baktığımda şehir lordunun şah demesine bir adım vardı. Kayla ise göremiyordu. Kayla elini ata attığında elini tutup geri çektim. Fil'i oynatıp şehir lordunun önünü kapattım.
"Oho, iyisin." Dedi. Sen ne sandın? Daha 8 yaşındayken dünya şampiyonuydum ben.
Kendimi oyuna kaptırıp şehir lordunu mat ettikten sonra çocuğu birkaç dakikalığına aklımdan çıkarmıştım. Hepimiz oturma odasına oturduğumuzda kapı açıldı ve elinde eşyalarla bir kadın içeri girdi. İlk başta çocuğu görünce elindekileri düşürdü. Sonra hızlıca toparlanarak bize baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rena (GirlxGirl)
FantasyGirl x Girl olacak arkadaşlar. Eski hesaptan rastgelen olursa nolur darlamayın gitti o hesap bu kitabın da yeri bende çok farklı o yüzden buraya aldım. Evet girlxgirl. İsterseniz tekrar söyleyeyim, girlxgirl. Bu konu hakkında tek bir şey duymamayım...