35 ☘️

2.5K 346 69
                                    

Kendime başka bir eğlence pardon iş bulduğum için geri kalan angaryaları çocuklara devrettim. Bin bir türlü yalan söyleyerek hepsine görev verdikten sonra kalan bütün zamanlarımda yeni boşluk büyüsü bulmaya çalıştım. Ne büyüsü mü? Tabi ki bir mühür. O geri zekalının büyü gücünü mühürledikten aç kurtların önüne atacağım. Sen hakla benim hafızamla oynarsın? Benim lan bir dâhinin. Acaba Griffin kardeş hala ormanda mı?

Kolayca oluşturulabilecek bir büyü olmadığının bende farkındaydım. O yüzden bütün çabamı ve dikkatimi bu büyüye vermiştim. Defalarca başarısız olmam hevesimi kırmıyordu, aksine daha da heveslenmemi sağlıyordu.

Bütün gün uğraştıktan sonra başarmıştım. Başarmıştım başarmasına da tabi ki bir şartı olduğunu öğrenmiştim. Mühürleyeceğim kişinin büyü gücünün benim seviyemin altında olması gerekiyordu. Ve o kişiye dokunmam gerekiyordu. Yani müdürün gücünü mühürlemek hayal olmuştu. Ya da olmamıştı?

Önce bileklikle büyü gücünü çekersem veya kaldırabileceğim kadar büyü gücünü yüklenirsem belki bir şansım olabilirdi. Ama iki ucu keskin bıçak gibiydi. Müdürün büyü gücünü çektikten sonra bilekliğe bir şey olursa bu kaldırabileceğimden fazlası olurdu. Kendimi yine revirde bulmam işten bile değildi. O yüzden riske girerek şehir lordunun evinin yolunu tuttum.

Oluşturduğum boşluk büyülerinin bu ülke için ne kadar tehlikeli olduğunun gayet farkındaydım. Büyüyü çeken eşyalar veya mühürlenen büyü güçleri olsaydı savaşın çıkması kaçınılmaz olacaktı. Şimdiye kadar fırsat bekleyip soylulardan intikam almak isteyen insanlar bunları kullanarak intikamlarını alacak veya tekrardan diğer ülkeler ile savaş başlayacaktı. Burası da sadece Rena'dan oluşmuyordu. Rena dışında 5 farklı ülke daha vardı. Şu an barışçıl bir şekilde yaşayıp gidiyor olsalar bile kısa süre önce bir savaş patlak vermişti. Eğer elimdeki büyüler bir şekilde öğrenilirse diğer ülkeler de isteyecekti.

Riski buradan geliyordu. Şehir lordu bir yerde ufacık bir bahsini açsa bile deseni bilmediği için peşine düşülecek olan yine bendim.

Şehir lordunun evine giderken iyice düşündüğümde vazgeçmiştim. Şehir lordu doğrudan kralla bağlantılıydı ne olur ne olmaz ona bu büyülerden bahsetmek tehlikeliydi.

Şehir lordunun evini ziyareti kısa tuttuktan sonra akademiye geri döndük.

Elimde 5 tane bilezik vardı. Daha sonra deneme yapacağım için Kayla'ya dahi dokundurmamıştım. Büyü gücüm çekildiği için ben de dokunamıyordum. Şimdi denemelere başlayabilirdim.

Kayla'dan kılıcını kendinden uzaklaştırmasını ve bileziklerden birini eline almasını istedim. Dediğimi yaptı. Kayla'ya bir boşluk büyüsü yaptığımda işe yaramadı çünkü bilezik gücü çekmişti.

"Şimdi kılıcını eline al." Dedim. Amacım kılıcın bilezikteki gücü çekip çekmeyeceğini görmekti.

Kayla kılıcı bir süre tuttuktan sonra ondan bileziği kırmasını istedim. Bilezikteki büyü gücü doğrudan bana gelmişti. Yani kılıcı etkili değildi. İkinci denemeye geçtim. Bu sefer kılıcını tutarken bileziği takacaktı.

Büyü gücümün yarısını harcayarak nasıl olsa engelliyor diye Kayla'ya gönderdim. Sonra da kolundaki bileziği kırmasını istedim. Kırdıktan sonra hiçbir büyü gücü bana geçmemişti. Bu demek oluyordu ki bütün güç kılıç tarafından çekilmişti. İkisi aynı anda kullanıldığında kılıç daha üstün geliyor bütün büyü gücünü kendine alıyordu.

Üçüncü denemeye geçtim. Kalan üç bilekliğe de sonuna kadar büyü gücümü yükledim. Eğer üçünü de aynı anda kırarsak büyü gücüm dört katına çıkacaktı. Kaldırabileceğim miktarı görmek için bu deneyi yapıyordum. Büyü gücümün tekrar dolmasını bekledikten sonra Kayla'ya bilezikleri kırmasını söyledim.

Rena (GirlxGirl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin